Medya: Sertap Erener - Bir Damla Gözlerimde
<<<<<<<<<<|||||>>>>>>>>>>
Bazı anlar yokuş yukarı çıkıyormuşsunuz gibi yorardı sizi. Nefesinizi keser, dermanınızı bırakmazdı. Şu an o anlardan birindeydim. Karşımdaki babama bakamıyordum. Eğdiğim başımı kaldırıp babama bakmayı geçtim, kimseye bakamıyordum.
"Nasıl Asi, nasıl söylemezsin bunu bana? Babanım ben senin. Hiç mi güvenmedin? Ha kızım?" gözlerimden akan yaşlara hakim olamıyordum artık.
"Baba..."
"Konuşma Asi, konuşma kızım. Bunca yıldır bana güvenmiyordun yani? Annen sizi bana emanet etti. Hiç mi düşünmedin bunu? Ben annenin yüzüne nasıl bakarım hiç düşünmedin mi?" salonun ortasında volta atıyordu. Elimi sıkan bir el hissettiğimde ona döndü bakışlarım. Alaz yüzündeki tebessümle bana bakıyordu.
"Halledeceğiz." hayır. Artık hallolamazdı.
Sanırım yolun sonuna gelmiştik.
Bir gün önce
Kafamı koyduğum çardak altındaki masa şu an öyle şeylere şahit oluyordu ki dile gelse bizden şikayetçi olurdu.
Bir yumruk daha.
"O Tolga'yı mahvedeceğim." diyen Cesur'a destek beklenildiği gibi Yaman'dan gelmişti.
"Hep beraber kardeşim hep beraber." kafamı kaldırmadan Alaz'a döndüm.
Sakin değildi, hatta aksine oldukça gergin ve sinirliydi. Ama üzerinde garip bir durgunluk da vardı.
"O değil." dedi beklemediğim bir anda. Arka plandan gelen uğultular durdu cümlesinin ardından.
"Ne?" diyen Çağla'yı işittim hemen sonra.
"Günahım kadar sevmiyorum şu herifi ama o değil işte."
"Nerden biliyorsun Alaz? Çanta düştüğünde bi' tek o varmış orada, Asi dedi işte. Şimdi de şüpheleri yok etmeye çalışıyor."
"Değil Rüya. Değil işte."
"Lan nerden biliyon nerden?"
"Biliyorum Cesur! Değil dedim zorlamayın! Yormayın kendinizi." aniden çıkışmasıyla kafamı kaldırdım masadan.
"Abicim tamam, o değil de. Neden?" susmaya devam ediyordu. Onlara söylemese bile bana söylemeliydi. Nedenini bilmek benim hakkımdı.
"Alaz. Söylemen lazım. Neden o değil? Nerden biliyorsun sen? Onun olmadığını söyleyecek ne biliyor..."
"Seni seviyor çünkü!" hızla bana dönen başıyla duraksadım. Bakışlarında garip bir korku kırıntısı vardı.
"Oha! Tolga mı?!" Çağla'nın sesi soğuk havada buhar olup uçmuştu. Gözlerimi Alaz'ın gözlerinden çekemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ukiyo - aslaz
FanfictionAslaz Ukiyo: Japonca'da yaşamın tüm dertlerinden uzaklaşıp anı yaşamak. İkinci dönemin başında havalar ılık seyrederken Soysalan evinde basit tabirle sıradan bir gün geçiyordu. Sitenin kaotik altısı olarak geçen ve yaşlıların korkulu rüyası olan gen...