Uyanalı bir saat oluyordu kahvaltı hazırlamak için erken kalkmıştım her şey hazırdı çay hariç o da hazır olsun borayı kaldırıcaktım beş dakikanın ardından çayda hazır olunca borayı kaldırmak için yukarı çıktım odaya girdiğimde hala uyuyordu dürtsem uyanmiyicagı için üstüne atladım gözünü açar açmaz ne olduğunu anlamadı ama daha sonra beni görünce gülümsedi "Bora kalk hadi kahvaltı hazırladım"" tamam sen aşa in ben geliyorum " tamam anlamında kafamı salladım ve aşagı indim evin içini tam olarak bilmediğim için daha sonra evi gezmeye karar verdim Bora gelince kahvaltı masasına oturduk "Bora bugün avm ye gidelimmi" "kahvaltımızı yapalım gideriz hatırlamışkan söyleyeyim akşam iş yemeğine gidicez hazırlan tamammı " "tamam "
Kahvaltımızı bitirdikten sonra hazırlanmak için yukarı çıktık Bora siyah bir tişort ile siyah pantolon giymişti o giyindikten sonra bende giyindim üstüme Beyaz crop ve altımada siyah paraşüt pantolon giyip odadan çıktım Bora telefonla konuşuyordu ben yanına gelince seni birazdan ararım diyip telefonu kapattı "kimle konuşuyodun"" sanane " sanane diyince odadan çıktım ve aşagı indim kibar bir dille söyleyemem diyebilirdi ama Ayıda ne gezer kibarlık
Arabanın arka koltuğuna oturup boranın gelmesini bekledim beş dakikanın ardından sonunda gelebilmişti "AVM den ne alıcaksın" ilk bakta cevap vermedim ama daha sonra onun yaptıgı "sanane " dedim aslında oraya kitap almak için gitmek istemiştim "sanane mi " "evet sanane " "bak damla bana öyle cevaplar verme " "o zaman sende bana öyle cevap verme"" ben öyle cevap verebilirim ama sen veremezsin " "ben niye öyle cevaplar veremiyorum da sen vere biliyorsun "
"Çünkü ben öyle istiyorum "dedi ben tam bişey söyleyecekken elı ile agzımı kapttı "sakın tek bir kelime daha etme " ben bu dağ ayısı ile neden karşılaştımki diye içinden geçirmeden edemedim yarım saatin sonunda avm ye geldiğimizde borayı beklemeden arabadan inip avm ye girdim ardımdan gelip sert bir şekilde kolumu tuttu "bırak kolumu canımı acıtıyosun " dedim kolumu bırakıp sert bir şekilde elimi tuttu "ilk nereye girmek istiyosun "" kitapçıya "" kitapçıya mı buraya kitap almak içinmi geldik " evet anlamında başımı salladıgımda sabır diliyordu gördügüm ilk kitapçıya girdiğimizde boranın elini bırakıp kitaplara bakmaya başladım
Birkaç tane güzel kitap bulduğumda aldım ve boranın yanına gittim "gerçektende kitap mı alıcaksın " "evet " dedim ve ardından "yoksa beni sevmiyomusun aldıgım üç kitap çokmu battı " "bu kartı görüyor musun limitsiz kart sana olan sevgimde bunun gibi limiti ve sonu yok " ne bekliyodu yaa diyip boynuna sarılmamı filanmı borayla beraber kasaya geldiğimizde aldigım üç kitabı bıraktım masadaki çalışan başka bir isteginiz varmı dediginde tam hayır diyecekken bora "burdaki tüm kitapları alıyoruz " dedi agzım açık bir şekilde ben ve kasadaki çalışanlar boraya bakıyoduk çalışanlardan biri "hepsini mı "dediğinde Bora "hepsini "dedi ve bana dönüp "karıcıgım al sana bir sürü kitap bi daha sana olan sevgimi sorgulama çünkü sana olan sevgim anlat anlat bitmez " dediğinde hala ona şaşkın bir şekilde bakıyordum çünkü nerdeyse burdaki kitap sayısı altı bine yakındı belkide daha fazlaydı kitapları paketleyip verdiği adrese bırakmalırını istedi Bora .çalışanlar ona tamam dedi şokunu atlattıktan sonra kitapçıdan çıkıp bir markanın magazasına girdik akşam iş yemegi oldugu için elbise almam gerekiyordu ve boranında
Kendime kırmızı bir elbise seçip kabine girdim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
psikopat mafya +18
Teen Fiction+18 bölümler olacaktır. SPOİ!! ➡️ "Bora nolur affet bida kaçmam söz" "Sen şansını çoktan kaybettin damla bugün zevk alsan iyi olacak çünkü ben çok fazla zevk alacağım bunca yılın acısını çıkaracağım " Kaçtıgım için bana sahip olacağını söylem...