☄ 3. Gün

27 32 4
                                    


⋘ ────── ∗ ⋅◈⋅ ∗ ────── ⋙

⋘ ────── ∗ ⋅◈⋅ ∗ ────── ⋙

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

⋘ ────── ∗ ⋅◈⋅ ∗ ────── ⋙

[ 3. Gün ]

Cardan'ın bulutları sayan gözleri yorgunlukla titredi. İşte bu kadardı bu dünya için, gidecek kimsesi yok, yardım isteyecek kimsesi yok, ona bakabilecek kimsesi yok, kimsesi yok.

57 tane bulut sayabilmişti şimdiye kadar sadece ama kendini yorgun hissediyordu. Bu yorgunluğunun sebebi kafasını fazla yukarda tutuşu değil, üzerinde bir yük hissetmesiydi.

Kafasını indirdi ve tutulan boynunu ovuşturdu ama eline gelen saç telleriyle hemen geri çekti. 1 haftadır dışarda olduğundan banyo yapmayı bırak üstünü bile değiştirememişti, tabii bakımsızlığı yüzünden cildi ve saçları dökülmeye başlayacaktı.

Zaten bu bedene ihtiyacı olmadığını düşündüğünden o kadar umursamamıştı. Sadece ruhuna ihtiyacı var, ruhunu kurtarmak ve bedenini yok etmek istiyordu Cardan.

Esnedi ve ellerini cebine atıp gökdelene ilerledi, bu sefer gelmeyecek diyordu içinden. Inui'yi dün son kez gördüğünü düşünüyordu. Hatta neredeyse emindi. Ama bunu kendine kanıtlamak istiyordu.

Tekrar teras katını tuşladı dünki gibi, inip de teras kapısına ulaştığında bir an duraksadı.

Geldiyse ne yapacaktı peki? Bu kadar emin olsa da dün geldi ve Cardan'ın da kalbi kapının ardında olmasını umut ediyor. Aklı tersini söylese de tekrar çocuğun gözlerine bakıp dün hissettiği gibi hissetmek istiyor.

Kapıyı açıp hafifçe ittirdi ve kendisine gülümseyerek bakan oğlana boş bakışlarını gönderdi. Bugün de gelmişti, inkar etmek istese de onu gördüğüne sevinmişti, ustaca gizledi.

"Bugün de gelmişsin Inui."

"Geldim Lilium."

Cardan yeni ismini seviyordu. Sürekli öyle anılmak istese de bir tarafı bunun Inui'ye özel olmasını istiyordu. Ama zaten onunla konuşan başka biri yok.

Ailesi kendisini arıyor mu bilmiyordu, ama özellikle saklanmıyordu. Yani arıyor olsalardı bulurlardı diye düşünüyordu. Muhtemelen şu an kardeşiyle ilgileniyorlardı.

Cardan daha önce kimseye kendisini anlatmaya çalışmadı, duygularından kimseye bahsetmedi, kimse için nasıl hissettiği ve ne istediği önemli olmadı ama şimdi karşısındaki çocuk bunları öğrenmek istiyordu ve bu işten hiçbir yararını göremiyordu.

Konuşmayı hiç istemiyordu, dün yaptıkları gibi sessizce otursalar son günlerimi daha güzel bir manzarada geçiriyorum diyip geçebilirdi Cardan, bu iyi olurdu onun açısından.

"Bugün de konuşmayacağını düşündüm."

Kızıl çocuğun gözleri parladı, nasıl tahmin ettiğini bilmiyordu ama bir anlığına nefesi kesilmişti. Inui'nin karşısına yere oturdu ve tek eliyle saçını düzeltti.

Zambağın Ölümü                                                   [ Inui Seishu ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin