Yaklaşık bir buçuk saat süren yolculuğun ardından karargâha varan Ethan ve Satoru bahçedeki otoparka arabayı park edip, indiler. Bagajda olan bavulları alma zahmetine girmediler, yapacakları kısa toplantıdan sonra Satoru aynı arabayla evine geri dönecekti. Karargâh dedikleri bu yer aslında villa tarzı bir evdi. Satoru, burayı gitmeden birkaç ay önce almıştı. Karargâh iki katlı; 2 salon ve 5 odadan oluşuyordu, odaların ikisi toplantılar için diğerleri ise üyelerin konaklayabilmesi için bırakılmıştı. Önce Ethan içeri girdi ardından Satoru, hızlıca etrafa baktığında tanıdık yüzlerden ziyade yeni yüzlerin de çoğaldığını görünce gülümsedi. Satoru'yu gören herkes ayağa kalktı ona doğru yürümeye başlamışlardı ki Ethan onları durdurdu. "5 dakikaya herkesi toplantı odasına doldurun." Satoru'ya bakıp muzipçe sırıtarak "Patron ilk toplantısını yapacak." Herkes anladığını belirterek başını salladıktan sonra dağıldı. Satoru ve Ethan yukarı doğru çıkarken, Satoru dirseğini Ethan'nın karnına vurarak "Cidden 'patron' mu?" dedi. Bu sözden hoşlanmazdı çünkü burada herkesin eşit olması, birlikte hareket etmesi kabul etmedikleri bu sistemi değiştirebilmeleri için kurmuştu. Eğer, statüler ortaya çıkarsa bu bir tür amaçtan çıkıp herkesin sadece yarıştığı ve birbirini ezmeye çalıştığı bir duruma dönüşecekti, tıpkı şimdiki sistemde olduğu gibi.
Toplantı odasına vardıklarında herkes çoktan gelmişti. Satoru burayı son bıraktığında sayıları iki elin parmağını bile geçmeyecek üye bulunurken, şimdi odada ayakta kalanlar bile vardı. İçinde umutlar tekrar yükselirken dikkat çekmek adına keyifle ellerini çırptı. "Uzun, bensiz geçen onca sıkıcı zamandan sonra yeniden merhabalar." Diyerek toplantıyı başlattı. Warner bu lafa gözünü devirirken, Akino Satoru'nun neşesinden hiçbir şey kaybetmemesine sevindi. "Aramızda yeni yüzler görüyorum, hoş geldiniz önceki yaşanan tatsız olayları bir kenara bırakıp burada hala kaldığınız..." bunları söylerken duraksadı, odada olanların yüzüne baktı. Ona ne kadar güveniyorlardı, emin olmak istiyordu. Gitmeden önce hakkında çıkan onca söylentilerden sonra hala kalmalarına rağmen hala emin olmak istiyordu. Bu yüzden herkesle göz teması kurmaya dikkat etti. Ne de olsa gözler yalan söylemezdi değil mi? Hayır ona söyleyemezlerdi sonuçta gözden daha ilerisi görebilen biriydi. "Kalan sahalar bizimdir." Diyerek kötü bir espri yaptı. "Biliyorum hepiniz bir şeyler duymak istiyorsunuz. Bir cevap, özellikle de bir plan. Merak etmeyin hepsini yapacağız artık daha güçlüyüz, planlarımız daha sağlam. Öylece bir şey demeden gittiğim için kusura bakmayın, bu da planın bir parçasıydı." Bu cümleleri kurarken odadakilerle tekrardan tek tek göz teması kurmaya çalıştı şu ana kadar olumsuz herhangi bir tepki görmemiş olması onu rahatlattı. "Bugünlük toplantıyı kısa bitireceğim, yeni yüzleri daha yakından tanımak istiyorum ayrıca uzun bir yoldan geldim biraz dinlenmeyi hakkettim değil mi?" diyerek güldü. Hiçbir zaman ciddi bir yapısı olmamıştı, ciddi ortamlarda bile havayı yumuşatmak için gereksiz espriler yapardı Satoru. Ancak karşısındaki kalabalık için bu espriler yersizdi ayrıca duymak istediklerini alamamışlardı. Biraz olsun herkesi yumuşatmak adına ciddi bir tonda "Merak etmeyin, artık beyaz taşlar bizde." Diyerek kapıya doğru yöneldi. Kimse hala bir şey anlamamıştı ama yine de dağılmayı tercih ederek toplantı odasından ayrıldılar. Sadece Ethan, Satoruyla beraber kaldı. "Aklında bir plan yok değil mi?" diyerek şüpheci bir tavırla sordu. "Tatbikî var dostum yoksa neden bu kadar erken döneyim." Diyerek yanıtladı. "Bu kadar kısa sürede toplantıyı bitirmen garipti, ayrıca planının olmamasına şaşırmazdım." Satoru şok olmuş gibi ellerini kalbine götürerek "Dostuna bu kadar güvenmemen kalbimi acıtıyor." Diyerek kısa süreli güldü, ciddileşerek "Sadece etrafı kontrole geldim tepkileri kendi gözlerimle görmek. Yeni yüzleri de görmek iyi geldi." Kapıya doğru yöneldi ama söylemeyi unuttuğu şeyi hatırlayarak Ethan'a döndü. "Hey, senin takım elbisen var mıydı ya?" diyerek sordu. Bu soruyu beklemeyen Ethan şaşırdı. "Dolabımın derinlerinde vardır neden bunu merak ettin?" "Çıkarıp ütülesen iyi olur. Yarın Unity Rise Partisinin genel başkanıyla görüşmemiz var da ondan. Seni sabah buradan alırım." "Oyun çoktan başladı Ethan gözlerini açık tutsan iyi edersin." Diyerek odadan ayrıldı Satoru. Duyduklarının hala doğruluğunu algılayamayan Ethan olduğu yerde hala duruyor, Satoru'nun yapısından dolayı bu kadar hızlı harekete geçeceğini tahmin etmiyordu.
Merhabalar, uzun bir ara verdiğimden ve bölümün kısa oluşundan dolayı sizlerden özür diliyorum. Düzene oturtmaya çalışacağım umarım yeni bölümü beğenirsiniz. Okuduğunuz için şimdiden teşekkür ederim. Diğer bölüm görüşmek üzere.
Saya
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adaletin Terzisi
Aksi"Düzen ve işleyiş fikri herkes için farklıdır Satoru." "Öyleyse senin düzenini çökertirken beni izle Makima."