Güçsüz Şeytan

19 4 4
                                    

Uzun zamandır bölüm atmıyordum çok özür dilerim. Okul tamamen bitince artık daha sık bölüm atarım aksilik çıkmadığı sürece. Umarım bölüm hoşunuza gider, iyi okumalarr.

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın.

Elimi birkaç kez Araf'ın verdiği bitkiyle yıkayıp çayını da içmiştim. Bitki güzel koksa da tadı gerçekten iğrençti. Sonra gece 00.00'ye kadar internette takılıp uyumuştum. İlk defa bu kadar erken yatmıştım ve güzel bir histi bu.

Dışarı çıkacaktım. Biraz gezmek istiyordum sonuçta beni kısıtlayian kimse yoktu artık.

"Nereye gidiyorsun?" Araf'ın sesiyle birlikte ona doğru döndüm ve,

"Dışarı çıkacağım. Daha önce hiç gitmediğim yerler var oralara gidip gelirim." dedim ve çantama birkaç önemli eşyalarımı koydum.

"Tamam ama çok gecikme, derse yetiş." dedi. Kafamı sallayarak onu onayladıktan sonra aklıma bir şey geldi. Biz dağın tepesindeydik ve araba kullanmayı bilmiyordum.

"Beni çarşıya bıraksana zaten işin yoktur. Araba kullanmayı bilmiyorum."

"Bırakırım." deyip üzerine ceketini aldı sonra da anahtarı alıp çıktı. Ben de peşinden onunla birlikte çıktım.

Gelmiştik. Çarşı büyük ve kalabalıktı. Her yerden insanlar çıkıyordu. Benim hiç alışık olmadığım bir şeydi kalabalık. Sevmezdim de zaten.

"Saat kaçta buraya geleyim?" dedi Araf. Şu an saat 13.00'di. İki saat burada oyalanırdım ben o yüzden,

"15.30'ta burada ol. Tam şuranın önünde buluşuruz." dedim bir mağazayı göstererek.

"Görüşürüz o zaman." dedi ve gitti.

Bir iki gündür evde yoktum. Kesinlikle büyük bir arama yapıyorlardır bu yüzden çok göze batmamaya çalışmalıydım ve göze batmayan yerlerde takılmalıydım.

Bir avm'ye girdim ve hiçbir şey beğenmeyip çıktım. Dışarıda biraz dolaşmaya karar verdim. Tam o anda Barlas'ı gördüm. Birini arıyor gibiydi. Beni arıyordu kesinlikle.

Kenara çekildim ve izledim. Yanına birini çağırdı ve bir şeyler konuştular. Sonra o kişi Barlas'ın yanından gitti. Gizlenebileceğim her yeri arıyorlardı. Şimdi kaçmaya çalışsam beni fark edeceklerdi bu yüzden daha da gizlenmeye çalıştım.

Dükkanları, ara yerleri didik didik arıyorlardı. Arkamı dönüp birisi geliyor mu diye baktım. Ve tekrar önüme döndüğümde Barlas tam karşımda duruyordu. Sıkı bir şekilde kolumdan tutup,

"Benimle geliyorsun. Hemen evleneceğiz." dedi.

"Emin ol benimle evlenmek istemezsin Barlas. Hayatını cehenneme çeviririm." dedim ve gözlerinin içine odaklandım. Öyle bakıyordum ki kitlenmiş gibiydim o da göz temasına devam ediyordu.

İçimden üç kere 'git buradan' dedim. Ve yine üç kere 'beni görmedin' dedim. Etkili olması gerekiyordu.

Beni sanki hiç görmemiş gibi arkasına döndü ve hızlı adımlarla aramaya devam etti. Ben de hızlıca kimseye görünmemeye çalışarak koşmaya başladım.

Güneş gözlüğümü takarak çantamdan telefonumu çıkardım. Araf'ı arayıp,

"Araf çabuk buraya gel aranıyorum. Buluşma yerindeyim, bir mağazanın içine girdim. Bir yer bulup saklanacağım. Hemen gel." dedim.

"Hemen geliyorum. Zaten eve gitmemiştim yakınlardayım." deyip kapattı. Bunun üstüne ben de elime birkaç kıyafet alıp kabinlerden birine girdim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 02 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Arafta Kalan ŞeytanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin