Bakire // jb

YARDIM

Burası tam anlamıyla huzurdu. Yeşil çimenler, doğa kokusu muhteşemdi. Çimenlere uzanıp gökyüzüne izliyordum. Gökyüzünü izlemeyi çok seviyordum. Birden seslere uyandım. Kadın adama deli gibi bağırıyordu. Sanırım sevgililerdi ve adamı başka kızla yakalamıştı. Seslerden dolayı rahatsız olup yerimden kalkmıştım. Arabama doğru yol alırken birden yağmur başlamıştı. Ağzımdan küçük bir küfür kaçmıştı ve koşarak arabama ilerlemiştim. Ortada bir sorun vardı. Arabam yoktu. Hemen görevliye sordum. "Arabanızı yanlış yere park ettiğinizden dolayı çekildi efendim." dedi. Lanet olsun. "Hemen beni arabama götür" dedim. Zaten boğazlarım yanıyordu hasta olacaktım üstüne bide yağmur ne sikimsonik bir ironiydi. Garaja geldiğimizde hemen arabama bindim ve farları açtım. Görevliye parasını ödeyerek garajdan çıktım. Tanrım çok üşüyordum. Hemen evime ulaşıp üzerimi çıkarttım sıcak suyla duş aldım. Kendime yiyecek bişeyler hazırladım ve ilacımı açtım. Televizyonu açarak karşısına yattım.
***************************
Telefonumun sesine uyanmıştım. Sabah olmuş ve televizyon karşısında uyuyakalmıştım. Okadar halsizdimki telefona uzanacak halim yoktu. Zar zor aldım ve telefonu hoparlöre verdim. "Alo Justin bugün okulda kavga var gelmen lazım". Arayan en yakın baş belası arkadaşım Jack'tı. "Jack hastayım hiç halim yok bensiz halledin iyleşince derslerini hep beraber veririz" diyerek telefonu kapattım. Konuşacak taakatim dahi yoktu.
***************************
"Hey noldu?" diyerek Edward sordu. Justine kızmıştım. Ezeli düşmanlarımızla bizi yalnız bırakıyordu. "Hastaymış onsuz halledecekmişiz" dedim. Yine mi sattı bizi yani? Bu adamları başımıza saran oydu. Telefonum çalmıştı arayan Justin'di. Telefonu açtım ama konuşan Justin değildi. "Şey merhaba ben Alexandra Stan. Siparişi getirdiğimde müşteri bayıldı ve sizi aramamı istedi" dedi. Biranda panikleyerek ve Edward'a bişey belli etmeden arabama koştum. "Yanında kal ben gelene kadar ve ambulansa haber ver ben hemen geliyorum" dedim. Demek durumu ciddiymiş. Tam kapıdan çıkacakken Fray kardeşler önümü kesti. Lanet olsun sizle uğraşıcak zamanım yoktu. Fray kardeşlerin büyüğü David yanıma geldi ve "Biraz muhabbet etmeye geldim ağzım kaşınıyorda" diyerek sırıttı. Bende sırıtarak "Benimde elim kaşınıyor ama malesef biyere yetişmem gerek sonra ilgileneceğim sizle" diyerek sağ şerite geçtim ve ilerlemeye başladım. Arkamdan bağırarak bişeyler demişti ama aldırmamıştım. Fray kardeşler tam bir baş belasıydı. Üniversitede son senemizdi ve biz nerdeyse üniversiteye başladığımızdan beri yıldızlarımız barışmamıştı. Fray'ların en büyüğü ve aynı zamanda liderleri David, ikincisi John ve sonuncusu Robert'tı. Üniversite başlangıcında ilk günümüzdü. Justin'in peşinden Sarah adında bir kız dolanıyordu. Bu tabikide David'in sevgilisiydi. Ama ne olduysa kız Justin'in üstüne suç atmıştı. David koridorda Justin'e omuz atmıştı. Justinde sinirlenerek "Önemli değil" dedi. O anda David geldi ve karşılıklı tartışmaya başladılar ondan sonra kıyamet kopmuştu zaten. Dayak yemişlerdi. Ve hırslarını alamayarak bizle uğraşmaya başlamışlardı. Ne zaman kavga etsek dayak yiyorlardı ve hala ısrarla uğraşıyorlardı. Neymiş onlar hiç dayak yemezmiş onu benim sikime anlatın siz. Bizde Justin ben ve Edward çok yakınız. Ama Edward'a göre Justinle daha yakınız. O benim çocukluk arkadaşım. Az mı sabahlamadık içmedik ağlamadık kavga etmedik herşeyi beraber tek güç yaptık. Ama kendisi sapığın tekidir. Kızlar filan peşinde. Becermediği kız yok piçin. En sonunda Justin'in evine geldim. Ambulans çoktan gelmişti ve kız oradaydı. "Alexandra Stan?" dedim. "A evet benim. **** hastanesine götürdüler" dedi. Teşekkür ederek bir miktar para uzattım. "Bu ne için?" dedi. "Justine yardım ettiğin için" dedim. "Ben insanlık için yaptım para için değil" dedi. "Peki" diyerek hastanenin yolunu tuttum. Hastaneye geldiğimde hemen acil tarafına yönlendirildim. Justin yatıyordu kolunda serum vardı. Hemen yanına gitti uyuyordu. Doktora durumunu sordum ve iyi olduğunu sadece üşüttünü ve uyanınca eve gidebileceğimi söyledi. Teşekkür ederek koltuğa oturdum. Telefonum çalmıştı arayan Edward'dı. "Haber vermeden gittin sorun mu var?" dedi. "Justin hastaymış" diyerek olanları anlattım ve iyi olduğunu gelmesine gerek olmadığını söyledim. "Fraylar yine yanıma geldi" diyince gerilmiştim. "Ne istiyorlarmış?" diye sordum. "Herzamanki yaptıkları şey laf atmak" dedi. "Dönünce hallederiz" diyerek telefonu kapattım. Yarım saat sonra Justin uyanmaya başladı. Ayağa kalkıp başucuna giderek "İyi misin dostuk korkuttun bizi" dedim. "İyiyim. Zaten hastaydım dün yağmur yağmaya başladı ıslandım iyice tetikledi" dedi. Birsüre sessizlik oldu ve "Beni kurtaran kızın adı neymiş?" dedi. "Dostum yattığın yerden yine mi tavlama peşindesin" dedim."Siktir. Sadece hayatımı kurtardı yoksa havale geçirdiğimde geberebilirdim" dedi. Ve Justin özüne dönmüştü. "Alexandra Stan" dedim. "Dönünce teşekkür edeceğim" dedi. Gülerek "Sonrada becerirsin" dedim. Justin sırıtarak "Belki" dedi.
***********1 GÜN SONRA ********
Dün hayatımı kurtaran kızın adı Alexandra'ymış. Dükkanına gidip teşekkür ederek bir miktar para verecektim. Adresi alarak yola koyuldum. Dükkanın önüne gelerek kapıyı açtım. Orda çalışanlardan birine sordum ve daha gelmediğini okulda olduğunu söyledi. Okulunun adresini istemiştim. Birdakika bu adres, kız bizim okuldaydı. Büyük ihtimal bursluydu. Cünkü ozel bir okuldu burasi ve o garsonluk yapiyordu. Daha once hic duymamistim ama ya gizliydi yada ek olarak yapıyordu garsonlugu. Hemen bizim okula doğru sürdüm. Müdürenin odasına girer sordum sınıfını söyledi ve sınıfına gittiğimde okuldan gittiğini söylediler. Kahretsin bugün bu kızı bulamıcaktım sanırım. Neyseki yarında benim dersim vardı ve yarın ne olursa olsun bir şekilde yakalayacaktım. Umarım yarın dersi vardır. Bu kız sarışındı. İnce dudakları vardı. İş kıyafetlerinin içinde bile hoş bir havası vardı. Arabama doğru giderken baş belası Fraylar yine uğraşmaya geliyolardı. "Ne var" diyerek onlara döndüm. "Hey bizi böyle mi karşılayacaksın çok ayıp" dediler. "Espri anlayışın biraz daha gelişmeli ama bunun içinde beyin olması lazım sendede o olmadığına göre işin zor kolay gelsin" diyerek arabama bindim. Öylece göt gibi kalmıştı. Bu adamı laflarımla sikmeye bayılıyordum. Ha bide herseferinde dövmeye. Hep dayak yiyorda. Eve gidip hemen kendimi yatağa attım. Ne olursa olsun o kızı yarın bulacaktım ve gereğini yapacaktım. Tabletimi alarak gelen bildirimlerime baktım. En son 3 gün önce fotoğraf atmıştım birsürü beğeni yorum gelmişti. Popüler olmayı seviyordum. Tabletimi kapatarak uyumaya karar verdim.
***************************
Saatin sesiyle uyandım. Hemen üstümü giyinerek saçlarımı düzleştirdim. Bugün önemli derslerim vardı. Hemen dolmuşa binmiştim. Okula yakın bir yerde indim ve taksiye bindim. 5 dakika sürüyordu. Bursluydum bu okulda. Ve kimse bilmiyordu. Bilseler ezer ve kücük dusururlerdi. Bu yuzden kimse bilmiyordu. Muduremiz ve hocalar cok iyi insanlardı bu durumu onlarda dememisti. Kapıdan girer girmez yanıma Kate geldi. Koluma girerek yeni dedikodularını anlatmaya başladı. Okulun adeta ayaklı gazetesiydi. E bosuna gazetecilik bolumunde degil arkadas. Ben ise isletme bolumundeydim. Masa bası islerini seviyordum cunku. O sırada aynı sınıfta oldugumuz Jasmine geldi ve "Okulun en populeri Justin Bieber seni arıyordu" dedi. Justin mi? Bu o gun ki cocuk olabilir miydi? Justin adını duymustum ama ilgim dısı oldugu icin bilmiyordum "Neden napıcakmıs" diye sordum "Bilmiyorum ama kızlar kıskandı" diyerek gitti. Demek populer cocugumuz beni sormus. Sınıfa girdigimde kafamı sıraya koydum o sırada biri durtukledi. Kafamı kaldırdıgımda yabancı biriydl "Hey ben Justin. Biraz konusalım mı?" Dedi. Peki diyerek sınıftan cıktım. Dısarıya banklara cıkmıstık. "Ben Justin Bieber. O gun hayatımı kurtardın tesekkur ederim" diyerek para uzattı. Demekki okulun populer cocugu kızların pesinde kostugu Justin buydu. Blr muddet baktı ve "Almayacak mısın" dedi. "Ben bunu insanlık icin yaptım cebine sok o parayı dedim" Tam bisey diyecekken kafamdan asagıya biri su doktu. "A çok pardon" dedi ve gitti. Justinde sinirlenip "Tekrar teşekkurler " diyerek kızın pesinden gitti. Sanırım bu kızda Justinin pesinde dolananlardan biriydi. Yoksa sevgilisi miydi? Tanrım yanlıs anlamıstı. Hemen kızı bulup durumu duzeltmem lazımdı.