⭐Özel Bölüm⭐

4 1 0
                                    

...

  Eski kolileri bulduğum ilk gardrobun üstüne koydum ve sabitlemeye çalıştım.

"Kai, ben markete gidiyorum!"

"Dikkatli ol!"

Soobin olumlu anlamda ses çıkartınca, bulduğum her kolinin teker teker içini boşaltmaya başladım. Olaylar yaşanalı 1 sene olmuştu ama Soobin yeni yeni kendine geliyordu, bende Yeonjun'a verdiğim sözü tutmaya çalışıyordum. Onu korumaya çalışıyordum.
Teker teker eşyaları boşaltırken gördüğüm bir not dikkatimi çekti.

Taehyun...

Açmakla açmamak arasında kaldım.
Açmayı tercih ettim.

Taehyun

Kai, biliyorum şuan bu notu sen okuyorsun. Çünkü senden başka bu kadar meraklı olan çocuk görmedim ben hayatımda. Küçükkende meraklıydın. Sana bir şey açıklamam gerekiyor. Hani sana demiştim ya, beni kardeşim ile tehtid etti diye...seninle tehtid etti Kai. Bunu sana söylemeye yüzüm yok, o yüzden notta söylüyorum. Özür dilerim. Senden bunu sakladığım için. Seni korumak için yaptım her şeyi. Kardeşimi korumak için. Lütfen, şuan mutlu olmanı istiyorum. Lütfen kendine ve yanında kalanlara dikkat et. Ha bu arada... bilmiyorum o zaman ne olacak ama bir kere San ile görüşür müsün? Bir şeyin farkına vardı mı merak ediyorum :)
Kardeşim olduğun için teşekkür ederim Kai.

Sevgili abin, Taehyun...

...

  Şuan...ağlıyordum. Gözyaşlarımın akmasına izin verdim. Kağıdı aldım ve sanki oymuş gibi sarıldım ona. Keşke daha önce söyleseydi. Bacaklarım tutmadı bir süre sonra kendimi yere attım. Dizlerimin üstüne çöküp ağlıyordum.

"Kai, ne oldu!?"

Beomgyu yanıma gelip bana sarıldı. Ben ise ağlamama devam ettim. Bu notu Beomgyu görmeli miydi? O da ağlayacaktı. Onun da üzülmesini istemiyordum. Ancak öğrenmek zorundaydı. Elimdeki hafif ıslak nıtu Beomgyu'ya verdim. Ellerim titrerken. Baştan sona okudu notu ve ağlamama eşlik etti. Bir yandan da beni ve kendini sakinleştirmeye çalışmıştı.

...

   Arabayı mezarlığın yanında durdurdum ve yanımda bulunan orkide buketini aldım. Yavaş adımlarla mezarlığa doğru yürüdüm.

Choi Yeonjun
1999-2023

"Yeonjun?"

Mezarlığın yanına oturdum. Ellerim ile toprağı avuçladım.

"Şuan mutlu musun?"

Gözümden bir damla yaş düştü. Ağlamamı tutamamıştım.

"Ben mutlu değilim. Kai ve Beomgyu ile iyiyim ama...sen yoksun Yeonjun. Sen yoksun..."

"Soobin?"

Sesin geldiği yöne çevirdim kafamı. San?

"Sen hangi yüzle geldin buraya!?"

"Sakin ol."

"Sakin mi olayım!? Yeonjun'u öldürdün seni piç! Kendi kardeşini öldürdün! Şimdi sana sa-"

"Wooyoung'un öldüğünü sandım. Ölmemiş, rol yapıyorlarmış, beni kandırmışlar Soobin."

"Yine de sen kendi kardeşine zarar verdin!"

"Ne desen haklısın ama lütfen izin ver...izin ver açıklama yapayım!"

"Senden açıklama falan istemiyorum!"

"Sakin ol."

San bir adım Soobin'e yaklaştı.

"Uzak dur benden!!!"

Havadaki bulutlar birleşti. Hava karardı. Yağmur yağmaya başladı. Şimşekler havada süzülürken San ve Soobin şaşkınca havaya bakmakla yetindi sadece.

"Gücünü sana vermiş..."

...

İsmimi Söyle | Yeonbin√Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin