Afram aşkı

22 bölüm- Ayrılık 2

Mert
Karavanına yaklaştığımda Neslihan'la konuşmaları duydum. Gitmeye istemiyordum, onu gerçekten anlamaya çabalayacaĝım dedim. Ağlamaklı sesle konuşuyordu.
A:Hevesim yok zaten eğlenceye.

N:Olmaz öyle, arkadaşların, ekip var, parti yapmalıyız kuzum benim.

A: Tamam, yaparız, zaten ayarladık

N:Daha fazla konuştunuz mu?

A:Yook, durumlar aynı, hiç bir şeyi anlamıyor gibi, ben suçluyum gibi davranmaya devam ediyor. Ilişkimizi bitirelim deyince, bana uyum sağladı. Hiç bir sey demedi. Bu bana o kadar acı veriyor. Ya bir ay yalnız hissediyorum dedim ona, sanki onun yerine robota söyledim. (Afra ağlıyordu sürekli). Onun dışarı çıkışlarını hiç bir zaman problem olmamış zaten, öyle biri değilim, ama o konuyu buraya getiriyor. Sana ihtiyacım var bağırıyordum resmen ama beni duymuyor. Allah aşkına bu normal mı, bir ay bir ay baş başa kalamadık doğru düzgün. Daha önce bunu yaşamıştım, kendime bu eziyet izin veremem artık. O da biliyor bunu, aklım çıkıyor artık.

(Artık onu böyle görmeye dayanamadım, ben de ağlamaya başladım, kendi karavanıma geçtım. O haklıymış, gerçekten haklıymış. Bu süreçte bu kadar kör olamazdım, sanki başka biriydi benim yerimde. Aklıma tüm olaylar gelmiş. Bu kadar soğuk, umursamaz nasıl davranabilirdim, hem de en sevdiğime karşı. Onu bu kadar zor durumda bırakamazdım! Aptal kafam. Düşüncelerimden kafam ağırmaya başlamış)
__
Akşam set bittiğinde Afra'yla konuşmayı deneyeceğim. Özürü dilerim ondan. Yanlışlık yaptığımı anladım diye bilsin. O saçma sapan sorular onun aklında kurcalamasın.

M:Afraa, karavanda biraz konuşalım mı?

A:(Şaşırdım buna) Tamam konuşalım.

M:Bak, nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Nerden başlayım bilmiyorum. Bu süreçte kör gibiydim. Sanki ben o Mert değildim. Seni ne kadar üzdüğümü, ne kadar kırdığımı anladım. Her sözünde haklıymışsın. Salakça davrandım, aptal gibi seni anlamaya, dinlemeye bilmiyordum. Senden gerçekten özür dilerim, beni affet. Günlerce bunlari düşünüyorum.

A:(Onun bunu anlamasını hoşuma gitti, ama sinirlerim, üzüntüm geçmedi, kolay kolay affedemem ona, gerçekten kırgın oldum, istesem de ona hemen affedemem)

Kusura bakma ama söylediklerine anlam veremiyorum, yani o durumda değilim. Empati kurmaya, bir şey hissetmeye durumda değilim. İçimde o kadar kırgınlık, sinir var kı söylediklerin benim için sıradan bir konuşma gibi geliyor. Bu kadar zamanın geçmesi gerekiyordu sen bunu anlaman için. Üzgünüm ama cevabım yok. (Yine ağlamaya başladım) Sen beni görmezden geliyordun ya, şimdi bak, nasıl oluyormuş?

Cantamı alıp hemen çıktım, arabada ağlamaya devam ettim.

Mert

Sustum, çünkü bir şey diyecek hakkım yoktu. Onu sadece dinledim. Sevdiğim kadını o kadar kırdım, üzdüm...ne yapacağımı bilmiyordum. Kendimi ona nasıl affetireceğim?
Eve gittim, ateşim çıkmış. Ilacı içip uyumaya denedim yine. Üşüdüm, öksürmeyi başladım. Boğazlarım da ağırmaya başlamış. Bütün gece öyle geçirdim. Sabah sette geldiğimde çok kötüydüm. Uzun zamandan beri bu kadar hasta olmadım.

Afra

Sabah sette geldiğimizde Mert çok kötü görünüyordu. Galiba hastaydı. Gözleri kıp kırımızı olmuş, burnunu çekiyordu ve öksürmekten nefesini alamıyordu. Ne kadar sinirli olsam bu haline çok üzüldüm. Ekipten nadir insanlar onunla ilgileniyordu. Çekimler ilk sıradaydı. Bu gece set erken bitiyor zaten. Ben de doğum günümü bu gece kutluyorum. Haftalar önce ayarladık. Arkadaşlarım için modumu yüksek tutmam lazım, sonuçta onları partime davet ettim.
Mola sırasında karavanıma geçip, sıcak çayı alıp, Mert'in yanına gittim.

A:Al, belki iyi gelir

M:Sağol

A:Geçmiş olsun!

M:Teşekkür ederim! Sana da iyi eğlenceler bu gece, bu senin doğum günün, en güzel şekilde gecirsin.

A:Umarım...
___

Doğum günü röportaj

Afra

Mert'in yokluğu beni çok üzüyordu, ama o kavgamızı düşündükçe yineden sinirleniyorum. Magazinciler öyle soru sorunca noktası koymak iyi olur diye düşündüm.  Öyle de cevap verdim. İki iş partneriz diye söyledim, özel ilişkimiz yok. Gerçekte öyleydi zaten. Problemimizi çözmedik. Bu cevabı verirken içimde acı hissettim, midem çoktan ağırmaya başlamıştır. Yalandan bir gülüşü attım.
__

Mert
O röportajı gördüğümde ağlamaya başladım. En mutlu gününde yanında değilim, o şimdi nasıl hissettiğini bütün gece düşündüm. Hastayım, yanında olamadım, yoksa bu halimize rağmen onu yalnız bırakamazdım.
Yasir, Ali gelmişler. Ateşim yine çıkmış. Yarin setim var. Kesinlikle çekim yapmalıyız çünkü geç kalıyoruz.

Yazardan
Afra'nın seti yokmuş. Mert'in durumu çekim sırasında kötüleşmiş, hastaneye götürmüşler, orada kalmış. Ateşi varmış, oksijensiz kalmış.
Yarın bütün ekip ödülü almaya gidecek, ama Mert hastanede yatıyor.

Afra
Beni Burcu aramış. Mert hastanede deyince o kadar korktum. Ateşi yine çıkmış, çok kötüymüş. Ne yapacağımı bilmiyorum, uyuyamadım. Ağrıları var mı, yanında biri var mı? Üşüyor mu? Sürekli düşündüm. Yarın ekipçe en iyi dizi ödülü almaya gideceğiz. Setimiz erken biter, hazırlanıp birlikte gideceğiz.
__

Sürprizzz, bir bölümü daha yazdım sizeee! Iyi okumalarr! Yeni bölüm için ben de heyecanlıyım! 🫠😍🫶🏼