5. Bölüm

13 4 0
                                    

Başıma bir ağrı saplanıyordu. Feci derecede ağrıyordu ve gözlerimi açmaya mecalim yoktu. Gözlerimi zorlukla açtığımda bir odada olduğumu fark ettim. Sade bir odaya benziyordu ve güzel döşenmişti. Fakat her tarafı elektron aletlerle doluydu ve ben bunları nasıl kullanacağıma dair hiçbir fikrim yoktu.

Yavaşça yatakta oturduğumda etrafa biraz daha göz attım ve kapıyı gördüğümde ağır adımlarla kapıya doğru çıktım. Kapıdan dışarıya çıktığında hala o evde olduğumu fark ettim. Yaman ve Barlas bir koltukta oturuyorlardı, ellerindeki telefonlarıyla.

Etrafta Karan'ı göremedim, yüksek ihtimal gitmişti. Çünkü etrafta hiçbir ses yoktu. Artık karamla bu konuyu konuşmam gerekiyordu ,çünkü bana geçmişe hatırlatacak hiçbir şeyle aynı evde kalmak istemiyordum, aynı ortamda bulunmak istemiyordum ve bu benim en doğal hakkımdı.

Yavaş adımlarla Yaman ve Barlas'ın oturduğu koltuğa doğru ilerledim ve yanlarına oturdum. Gözlerim mi Yaman'ın hapsine aldım ve o da bu beni bakışlarından rahatsız olacak olmuş olmalı ki gözlerini bana doğru dikti, yani benim yaptığım gibi.

Sonunda sözler ben başladım artık dayanamayarak.

- Karan nerede? Onunla konuşmam gereken konular var, acil.

Yaman sorduğum soru ile birlikte yarım ağız sırıtarak cevap verdi.

- Bir yere kadar gitmesi gerekti, gelir şimdi.

Ben de kendimi oyalamak adına biraz telefonumda gezindim tabii ki aklımda yardım çağırmak gibi düşünceler vardı ama telefonda öyle bir şey yapamıyordum

kilitlenmiş miydi ne olmuştur pek anlamıyorum ama girmeye çalışma hiçbir şekilde açılmıyordu sadece bir şey vardı ve o da Subway surf'tu.

Telefonunu ilgilenerek zaman öldürdüğümde bir yarım saat sonra kapı sesi duyuldu.

Karan'ın geldiğini anlayarak kafanı kaldırdığımda asla beklemediğim bir görüntüyle karşılaştım. Sarhoş olmuş bir Karan ve koluna girmiş bir kız.

Kardeşidir falan diye düşüneceğim ama emin olun bir kardeş hiçbir şekilde böyle bir temasta bulunmaz. Adeta Karan'ın gövdesine yapışmış gülüyordu.

Yine de belki bir arkadaşı, tanıdığıdır diye düşünüyordum ama taa ki Yaman ve Barlas'ın aynı anda konuşmasına kadar.

& Hoş geldin Yenge

Karan'ın kolunda ki kız gülmek ile yetindi. Karan'ı kolundan tutup sürükleyerek koltuğa oturtuğunda Karan'ın yanında ki kız gitmek için hareketlenirken Karan kızın elini tutarak gitmesini istemeyerek konuştu.

- Gitme sevgilim. Yanımda kal.

İstemeden de olsa bu görüntüye sahip olmak gözlerimin dolmasına sebep oldu.  Kadın gülümseyerek karının yanına geri oturdu ve kendi aralarında gülüşmeye başladılar sanki ben burada hiç yokmuşum gibi.

Daha fazla bu görüntüye maruz kalmak istemedim gitmek isterdim gidemeyeceğimi bildiğim halde elimden gelen hiçbir şey yoktu hani bu evden gidebilirdim ne de bu gezegenden

Gözlerimi dolmuş olduğunu saklamak için başımı eğret saçlarımı yüzümü kapattım ve herhangi bir odaya girerek kapıyı kilitledim gözyaşlarımı tutamadım.

Elimde değildi ağlamak. Sevdiğim adamın yanında sevgilisi ile görüşmelerine izleyip de ağlamamak hiç kolay değildi.

Madem sevgilisi vardı ve şu an mutluydu peki ya Neden beni buraya çağırmıştı zaten bir hayatı vardı mutluydu o zaman neden bir başkasını hayatına katmaya çalışıyordu?

Galiba Bu soruların hiçbir zaman cevabını öğrenemeyecektim.

Nesin sen dünyanın en kısa bölümü mü?

Kaybolan İnsanlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin