9. Bölüm. Tek başına

226 25 112
                                    

Üstümde bir ağırlık vardı ve ben bu ağırlığın nedenini bilmiyorum. Gördüğüm haber beni tam kalbimin orta yerinden bıçakladı. Ben bu hissi bilmiyorum. Fakat Yoongi hyung'un bahsettiği farklı duygular bu olmalı.

Onu başkasıyla göreceksiniz, o başkasıyla mutlu olacak ve siz sadece onları izleyeceksiniz. O benden gitmişti. 

"Ona aşık falan değilim!" derken kendimle çeliştiğimi düşündüm. Fakat hayır ben ona aşık değildim. Belki ufak bir etkilenmeydi ama bunun adı aşk değildi.

"Linçleri fazlasıyla artmış," dedi Jin hyung. Tahmin ettiğim gibi.

"Taehyung, senin cidden haberin yok muydu?" diye bir soru yöneltti Hoseok hyung.

"Hayır, hayır kime bir şey demedi," dedim bıkkınca. Jennie'nin haberinin olduğuna yemin edebilirim am kanıtlayamam. O yüzden aramalarıma cevap  vermiyordu, o yüzden mesajlarıma dönmüyordu.

Gözlerimi kapatıp geriye yaslandım. Bir eli omuzumda hissettiğimde açtım. "Kırgın hissediyor musun?" diye sordu üzgünce bakan Jungkook. Bir şey demedim. Eğer kırılsaydım ona bir şey hissetmem gerekirdi ama hissetmiyordum. Değilim desem, neden kızgınım o zaman?

Bana haber vermediği için olabilir. "Bana haber vermeliydi. Kaç gündür nasıl endişelendiğimi kendiniz gördünüz. Böyle aptal bir şey yüzünden beni merakta bırakması...sinir bozucu," dedim.

Herkes ne diyeceğini bilmiyordu. Buna bende dahildim. Bir yanım yanına gitmek istiyordu fakat diğer yanım onu istemiyordu. Bu bilinmemezlik yüzünden kafam oldukça karışıktı ve ben ne yapacağımı bilmiyordum.

"Tamam, bu aptal konuyu kapatalım artık." dedim ve gülümsedim. Olması gereken buydu. Daha fazla kurcalamamak lazımdı. Onlarda kafa sallayıp işlerine döndüler. Onlarda kızgındı Jennie'ye çünkü ben o kadar endişeli görünüyordum ki onlar bir şey yapmamdan korkuyorlardı.

Her neyse, artık Kim Jennie ile görüşmeme bile gerek kalmayacak. Oyuna girdik ve o oyunda bitti. Bundan sonra o kendi yoluna ben kendi yoluma. 

Ödül töreni vardı birkaç gün sonra ve Blackpink de gelecekti. Kendimi neden bu kadar sıkıyorum bilmiyorum ama henüz onunla karşılaşmaya hazır değilim.

Mesela baksaydı telefonlarıma, en azından yalan söyleyerek cevaplasaydı mesajlarımı, işim var deyip oyalasaydı beni.

İlişkileri açıklanmadan bir gün önce mesaj atmak nedir? 'Benimle bir oyuna girdin, izin vermiyorum bu ilişkiye,' mi diyecektim?

Söylemişti, bana söylemişti Jongin ile eskiden beraber olduklarını, onu mahvedenin o olduğunu söylemişti.

İşin komik yanı, ona el kaldıran, isteklerini göz ardı eden, onu mutsuz eden, onu ağlatan bir adamla yeniden bir olmak.

Aptalsın Kim Jennie, koca bir aptal.

"Taehyung!" seslenen Jin hyung'tu. "Odamdayım!" kapının açılma sesine baktığımda onun geldiğini duydum.

"Konuşalım mı biraz?" dedi. "Ne hakkında hyung?" yatağa oturdu. "Siz hakkında," kafamı olumsuzca salladım. "Biz diye bir şey yok hyung, hiç bir zaman olmadı, olmayacak." sesli nefes verdi. "Neden böyle davrandığını anlayabiliyorum. Sana haber vermedi, sevgilisiyle uğraşıyor diye sana cevap vermedi ve sende buna kızdın," onaylamak için kafamı salladım ve gözlerimi kaçırdım.

"Anlayabiliyorum Taehyung ama ya sandığın gibi değilse? Ya o da mecbur bırakıldıysa?" burnumdan alayla güldüm. "Saçmalama hyung, hangi şirket yapar böyle bir şeyi?" elini omzuma koydu. "Bilemeyiz, şirketlerin ne mal olduğunu biliyoruz. Öyle değil mi?" kafamı salladım ve devam etmesini bekledim. "Kendini bu kadar kasma, en sonunda neden böyle bir şey yaptığını sor ve konuyu kapat. Bir daha sayılı yerler dışında birbirinizin yüzünü görmezsiniz zaten." onayladığımı belli eden bir şekilde mırıldandım.

"Sence...şirket oyunu mu? Değil mi?" dedim gözlerine bakarak. "En doğrusu neyse o olsun Taehyung." dedi. Gülümsedim ve yatağa uzandım. Ellerimi başımın altına yerleştirerek tavana baktım. O da yanıma uzandı. "Ödül töreninde illaki göreceksin. Saçma sapan tavırlar sergileme." diye uyarı da bulundu. mırıldandım ve gözlerimi kapattım.

-

( 5 gün sonra: Ödül töreni...)

Takımlarımı giydim ve pembe saçlarımı düzelterek aşağıya, üyelerin yanına gittim. Bangtan Pd uyarılarını yaptıktan sonra yola çıktık. Olayların üzerinden beş gün geçmesine rağmen hala kızgındım.

Salona geldiğimizde koltuklara oturduk. Arkamıza da Blackpink geçmişti fakat Jennie'yi görememiştim. Acaba sahne arkasında mı diye merak ederken merakıma yenik düşüp Yoongi hyung'a tuvalete gideceğimi ve benimle gelmesini söyledim. O da 'kendin tuvalete gidemiyor musun?' diye sordu. Göz devirdim ve benimle gelmesi için ikna ettim.

Sahne arkasına doğru ilerlerken etrafa da göz atıyordum. Yoongi hyung yanıma gelip "Sağ tarafa bak," dedi yavaşça baktığımda, kuğu gibi bembeyaz elbisesiyle karşımda duran kadına baktım ve gözlerimi ayıramadım. Hyung yalandan öksürünce kendime geldim ve ilerlemeye devam ettim. Gözleri yorgundu ve stresli görünüyordu. Aldığı linçlerden sonra fanların ona kötü bakacağını düşünüyordu muhtemelen. Aynı fikirdeydim.

İlerlemeye devam ederken "Lan velet ben anlamadım mı sanıyorsun? Boşu boşuna yürüdüm buraya kadar. Daha fazla ilerlemeye gerek yok, yürü," dedi Yoongi hyung. Hafif kıkırdadım ve geri döndük. Sahi, geçen neden ona o kadar ters davrandım ki? Ne kadar aptalım.

"Hyung," dedim ve onu durdurdum Bana doğru döndü. "Özür dilerim, öyle davranmamalıydım." eliyle omzumu pat patladı. "Bak Tae senin o gün neden ters davrandığını biliyorum Jennie anlattı," eğik kafamı suratına çıkardım. "O benim kız kardeşim sayılır, anlıyor musun? Ona karşı bir şey hissetmedim. Hem düşünsene aynı evde iki swag, korkunç değil mi?" dediğine ikimiz de güldük ve ilerledik. Kolumu omzuna attım ve tekrar özür diledim. 'Seni dövmeme az kaldı." cinsinden şeyler söyleyince güldüm ve sustum.

Diğerlerinin yanına geldiğimizde gruplar sahneye çıkmıştı bile. Onları izlemeye dalmışken şarkı değişti. Karşıma güzeller güzeli Kim Jennie çıkınca gülümsemek istedim ama yapamadım. 'Solo' performansını gerçekleştiriyordu. Bütün üyeler pür dikkat onu izliyorduk. 

Ve evet, tek başına parlıyorsun!

Dansı, rapi, vocali çok güzeldi. Tam bir it girl! Sahneden kaçarken bu tatlı ifadesine gülmeden geçemedim. Yandan Yoongi hyung'un kıkırdama sesini de duydum. 

Herkes performanslarını sergilemişti ve biz gidiyorduk. Jennie ile konuşamamıştım ama gelecek hafta tekrar bir ödül töreni daha vardı ayrıca gizli bir idol partisi vardı. İkisinden birinde mutlaka konuşacaktım.

--

Sınırın dolduğuna inanamıyorum. Çok hızlı olduu

4 günde 3 bölüm paylaştım WOAAA

Ayrıca 500 görüntülenme olmuşuz çok çok çok teşekkür ederimm 🤍🤍🤍🤍

Her neyse seviliyorsunuz muahh 🧡

Sınır: 30 görüntülenme 70 yorum 5 oy

KİM TAENNİE

THE İDOL~TAENNIE~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin