Karsu- Jest Oldu
İyi okumalar ✨♥️
__________________________________________Sabah gözlerimi kapının alacaklı gibi çalınmasıyla açtım. Off bu kim şimdi? Yataktan kalktım ve kapıya doğru yürüdüm. Kapıyı açmadan hemen yandaki aynaya baktım. Kendime çeki düzen verdikten sonra kapıya doğru döndüm. Kolu indirip kapıyı açtım.
Karşımda gördüğüm kişiyle şok oldum. Ada'nın burda ne işi vardı. Ada ellerini boynuma dolarken sonunda şaşkınlığımı üzerimden attım ve ben de kollarımı kaldırıp beline sardım. Biraz öylece sarıldık ve ayrılınca
"Ada! Senin ne işin var burda?" dedim şaşkın bir şekilde.
"Ne o beni gördüğüne sevinmedin mi?"
"Hayır ama sen haftaya geleceğim demiştin. Şaşırdım sadece." diye açıkladım.
"Anlatacağım ama önce bir içeriye mi girsek?" dedi. Ada'nın söyledikleriyle kapının önünde olduğumuzu yeni fark ettim. Hemen kapının önünden çekildim ve oturma odasına geçtik.
"Sen burda bekle bir elimi yüzümü yıkayıp geleyim." Ada başını sallarken ben de banyoya doğru ilerledim ve elimi yüzümü yıkadım.
Yüzümü havluyla kurularken oturma odasının kapısının önüne geldim ve tekrar konuşmaya başladım.
"2 saat sonra dersim var. Üstümü değiştirip geliyorum." dedim.
"Tamam bekliyorum." Söylediğiyle beraber odama geçtim ve dolabın önüne geldim. Dolabın kapağını açtım. Biraz ne giysem diye düşündüm. En sonunda klasik beyaz bir gömlek ve siyah bir pantolon çıkarıp üstüme geçirdim. Boy aynasının önüne geçip üstümü düzelttim. Hemen arkasından makyajımı yaptım ve çantamı da alıp Ada'nın yanına gittim.
"Ohhh çok şükür gelebildin. Ağaç oldum burda." dedi söylenerek.
"Biraz daha abart istersen."
"Abartmıyorum."
"Neyse gel bir şeyler atıştıralım." diyip mutfağa doğru yürüdüm. Mutfağa girdiğimde buzdolabına yönelip sucuk ve yumurta çıkardım. Ben bunları yaparken Ada'ya da direktif vermeyi unutmadım.
"Sen de buzdolabından kahvaltılıkları çıkar."
"Emredersiniz komutanım." dedi asker selamı verirken. Ada'nın bu işleri şakaya vurmasını çok seviyordum.
Hızlı bir şekilde sucuklu yumurtayı hazırlarken aynı zamanda çayı da ocağa koymuştum. Her şey hazır olduktan sonra masaya oturduk ve ufak sohbetler eşliğinde kahvaltımızı yaptık.
Kahvaltıdan sonra mutfağı toplaması için Ada'ya bıraktıktan sonra ben de derse gitmek için evden çıktım. Tabii arkamdan bana söven arkadaşımı bırakarak.
3 saat sonra
Çok şükür bu gün de bitmişti. Kampüsten çıkıp otobüs durağına doğru yürürken aynı zamanda kulaklığımı çantamdan çıkarmaya çalışıyordum. Büyük bir savaşın ardından kazanan ben olmuştum. Kulaklığımı telefona taktıktan sonra müzik listemden bir şarkı açıp otobüsün gelmesini bekledim.
İneceğim durağa gelince ayağa kalkıp otobüsten indim. Kulaklığımı telefondan çıkardım ve çantama koydum. Aynı zamanda da rehberimden de Ada'nın ismini bulmaya çalışıyordum. Gördüğüm isimle memnun bir şekilde gülümsedim.
Hemen Ada'yı arayıp cevap vermesini bekledim. Aramam cevaplanınca ilk konuşan o olmuştu.
"Çiçeğim."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENLE BEN
Roman d'amourAkrabalarının tüm engellemelerine rağmen konservatuar okumak için Bitlis'ten İstanbul'a giden kız, çapkın görünümlü üst komşusuna bir şeyler hissetmeye başlar. Profesyonel bir hikâye değildir kusurlarımız varsa affola.