KARANLIK ELLER

29 4 4
                                    

Göz bebeklerimden eklemlerime doğru akan yaşlar elimin titremesiyle üstümdeki kanlı tişörtü ıslatıyordu.  Ağlamaktan burnum akıyor ,göz kapaklarım ağırlaşıyor ve başım çatlıyordu.

İçeriden  haykırış sesleri feryat oldu.Annem acı çekiyordu. Annem o "adamın" sanki oyuncağıymış gibi yerden yere vurmasıyla , elleri günahların pasıyla kirlenmiş olanın işkencesine maruz kalıyordu.

O ADAM ANNEMİN ÜZERİNDE O LANET İZLERİNİ BIRAKIYORDU.

Ve benim o minik ellerimden hiçbir şey gelmiyordu.

Seslerin kesilmesiyle ıslak burnumu elimin tersiyle sildim ve ağlamaktan şişmiş gözlerimle duvara baktım.

Annemin kanıyla kirlenmiş duvara.

Dış kapının bir anda sert bir şekilde çarpılmasıyla minik bedenim  irkilmişti .Sonunda annemi bırakmıştı. Bugünlük.

Koşarak daha doğrusu koşmaya çalışarak annemin bulunduğu odaya gittim. Sanki üstündeki bütün acıyı duvarla paylaşmak istercesine  yaslanmıştı duvara. Göz kapakları kapalıydı .

Ah benim güzel meleğim hemen uykuya dalmıştı demek.

Yüzümde acı bir gülümseme belirmiş ,bir anda için ürpermişti. Neden böyle tedirgin olmuştum ki? Annem ne güzel uyuyordu işte. Dizlerimin üzerine düşmüştüm, bir anda sanki bacaklarımı kesmişlerdi de yürüyemez olmuştum..

Bir bebekmişçesine annemin yanına doğru emekledim. Dizlerime tahta parkedeki kıymıklar batmıştı. Tekrar ağlamaya başlamıştım . Annemin kafasının arkasındaki kanları görünce midem dışarı akacakmış gibi öğürdüm.

Annemin başı mı kanıyordu?

Annemin yanındaki kırık vazo camdan dışarı süzülen ışık huzmeleri ile parlayarak dikkatimi çekti.Bu vazo annemin en sevdiği çiçeklerine yuva olan vazoydu .

Annemin beyaz güllerinin vazosuydu. Anneme bahçemizden topladığım beyaz güllerin vazosuydu. Anneme kendi ellerimle güllerle tezat oluşturması için siyaha boyadığım vazoydu bu.

Annemin başını ellerimde tutarken başımı cama çevirdim. Yalvaran ve çaresiz gözlerle Ay'a fısıldadım.

" Lütfen Ay, lütfen . Işığını kes de buralar karanlık olsun."

Buralar karanlık olsun ki annemin benim yaptığım vazo ile yarılan kafasını, annemin milyonlara değecek kanını

Annemin kana bulanmış solgun beyaz güllerini göremeyeyim. Masum bir umutla annemin göğsüne baktım. Çenem titredi ve üşümeye başladım.

Kapının açılmasıyla arkamı döndüm.

Yoğun bir içki kokusu odayı sararken "Merak etme anneciğim oğlun senin için, ölmeyecek" diye düşünmek olmuştu.

O ADAM ANNEMİ ÖLDÜRMÜŞTÜ VE SIRA BENDEYDİ.

Son defa olduğunu bilerek annemi öptüğüm sırada arkamdan bir el uzandı.

Karanlık bir el.


BEYAZ GÜL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin