Kraliçe Elsa

42

Merhaba arkadaşlar yeni bölüme hoşgeldiniz
Bölümlerin oy ve yorum sayılarında düşüş var ve bu sadece özellikle bu kitabımda bu şekilde değil.
Bu nedenle artık tüm kitaplarıma yazdım her bölümde sınır koyma kararı aldım.
Medya:Ozan Doğulu,Ebru Gündeş-Meyhaneci kskskskjjj🧚🏻‍♀️💃🏼🕺🏻✌🏻😽

.
Oy sınırı:70 oy🤍
Yorum sınırı:30 yorum🩷
.
Finale son 3 bölüm!
.

Bora abim "Kudurmayın! Özellikle sen Berk,Enis'e de dikkat edin bir şey olursa sizden bilirim"dedi

Berk'in 'nah' anlamında işaret parmağını göz altına getirip aşağıyı doğru bir yol izletmesiyle Bora abim kaşları havalanmış şekilde ne yaptığını anlamaya çalışırcasına ona bakıyordu.

Berk "Pışıkkk tatile gelmişim birde bu bebeyle mi uğraşıcam siz ne yaparsanız yapın ben Aquapark kaydıraklarından kayıcam hadi size ciao ciao!"dedi
(Ciao ciao=Baybay)

Tam güneş gözlüklerini takıp elindeki buz dolu limonata bardağı ile gidiyorken Bora abim yerine Berk öncelikle olmak üzere hepimizin kulağında tek bir sert ses çınlamıştı.

Altuğ Abi "Oğlumu hele bir kapalı havuzda boğulurken göreyim seni havuzda değil o gitmek için götünün tutuştuğu kaydıraklarda boğarım sì mi Berk?¿ Berk size emanet çocuklar biz her ne kadar yanımızda dur desekte dinlemiyor kusura bakmayın,Enis oğlum Berk abinin yanından ayrılma tamam mı?"dedi
(Sì=Evet)

Enis kafasını sıkıldığı için hızla sallarken Berk üstüne giydiği en kötü gömlek yarışmasında birinci olacak palmiye desenli bebek mavisi bol gömleğini isyan bayraklarını çektiği gibi çekiştirmişti. Bir Berk'in bu haline kahkahalarla gülerken Eymen ve Sarp bizi beklemeden havuza atlamışlardı bile...[Aras'ın en yakın arkadaşları uzun süre hikayede bahsetmeyi unutmuşum ama onlarda Elsa'da aileleri ile kalıyordu]...

Enis "Ağla Berk ağla hüüüğğğ hüğğ"dedi

İki elini yumruk yapıp gözleri hizasında 90 derecelik bir açıda çevirerek konuştuğunda Berk'in göt oluşunun resmi yüz ifadesiydi. Kıkırdayarak Enis'e işaret parmağımı ve orta parmağımı birleştirerek uzattığımda Enis elimi benim gibi kıkırdayarak tutmuştu. Arkadan Aras'ın homurdanma sesi geldiğinde Enis durdu ve bana döndü.

Enis "Elsa abla bakkkk"dedi

"Neye bakayım ablacım?"dedim

Enis "Eğil ama biraz çok uzunsun tabi göremezsin şapşal"dedi

Ben de onu dinleyerek dizimin üzerine çöktüğümde bana doğru eğilip sağ yanağıma ufak bir öpücük bıraktı. Enis utanarak annesi Layla teyzeye koştuğunda Aras hariç herkes bayılmaya yakın vaziyette gülüyordu.

Poyraz ve Doruk abim "Bizden hızlı çıktı yaw bu"dediler

Aynı anda düşüncelerini dile getirdiklerinde gülmekten göğüs kafesime keskin bir sızı saplanmıştı. Acı hissinden gözlerim dolduğunda oturduğum yerden amatörce kalktım.

"Ben bir lavaboya gidiyorum bekleyin"dedim

Açık büfe tuvaletinin nerde olduğunu garsonların birine sorarak öğrendiğimde elim kalbime gitti. Lavaboya vardığımda ellerim musluk kısmındaki mermerlerin iki tarafına uzanmış mermerlerden ayakta durmak için güç alıyordu. Derin nefesler verdiğimde sol gözümden bir damda yaş düştü,gözlerim kahverengi rengini almıştı.

18 yıllık hayatımda kahverengi gözlerimin olduğu tek bir an olmamıştı. Anın şaşkınlığı ile sağ elimi mermerden çekip ağzıma götürdüm. Tekrardan giren keskin acıyla bedenim yeri boyladığında pis olduğundan az çok emin olduğum tuvalet zemininde boylu boyunca uzanmıştım. Göz kapaklarım hafif hafif kahverengi göz bebeklerime perde çekerken kulaklarıma ilişen adımı ardı ardına kızlar tuvaleti kapısının önünden seslenen Aras'ın uğultulu sesiydi...

-Aras-
Herkes gülerken gözlerim sevdiğim kadına ilişti,az önce kahkahalarla gülerken bir anda gülüşü kesilmişti. Gülmeyi ani bir şekilde durdurması yetmezmişçesine tuvalete gidiyorum bahanesiyle beyaz gömlekli resmî giyinimli garsonun yanına ilerlemişti. Aldığı cevapla o gideceği yerin yolunu tutarken gözlerimi ondan hiç ayırmamış ve artık onun yanına gitmekten kendimi alı koyamamıştım.

O tuvalet kapısından içeri girerken Kuzey'in ağzını pipete yaklaştırdığı alkollü kokteyli elinden çekip aldım ve elimdeki kokteyl bardağının içindeki pipeti çıkararak bir yudum aldım. Bir yudum daha alarak tuvalet kapısına doğru yürümeye başladım,bir süre bekledikten sonra en azından tuvalet kapısının önünde beklediğimi bilmesi için Elsa'nın adını bağırdım.

Aynı şeyi üç kez daha yaptığımda ses gelmemesi azda olsa orda olmadığı düşüncesine varmama sebep olmuştu. Gelen kırılma sesi ile 'Elsa' adını birkaç kez daha bağırdığımda artık ne olursa olsun kendimi içeri girmekten alıkoyamamıştım...

.

Evet bölüm sonu
647 Kelime:)
Sınır aşılana kadar yeni bölüm geleyecektir
Hepinizden bol bol yorum ve oy bekliyorum
Kusura bakmayın biraz kısa oldu fakat bir sonraki bölümlerde telafi edeceğim
Sağlıkla kalın
En yakın zamanda görüşmek dileğiyle
Hepiniz hoşçakalın😽