Hyunjinin ağzından
Dün geceki parti beni çok yormuştu.
Artık koreye döndüğüme göre, okula burdan devam edecektim. Okul işini halletmek için yeonjun un evine gelmiştim. Beraber okula gidip kaydımı yapacaktık.Modern ve şık bir apartman katında, komple cam olan duvarın yanında duran tekli koltukta oturuyordum.
Yeonjun ise Amerikan tarzı mutfakta ikimiz için kahve hazırlarken bir yandan da benimle konusuyordu ama ben onu dinleyemiyordum.
Aklımı kurcalayan şeyler vardı.Dün gece çok sarhoştum, misafirler gittikten sonra zarzor odama gitmiştim ve bir kız yatağımda uzanıyordu. Tam olarak ne oldu Hatırlamıyorum ama aklımda kesik görüntüler vardı ve sanırım ben o kızla yatmıştım.
Kafamı kurcalayan şey bir kızla yatmış olmam değil, daha öncede birileriyle yatmıştım, bu benim için ilk değildi
Sadece o kızın kim olduğunu merak ediyordum, yüzünü hiç hatırlamıyorum. Hatırladığım kadarıyla üzerinde siyah bir elbise vardı, ama zaten partide bir sürü kız siyah giyinmişti. Partideki kızlardan birkaç tanesi hariç hiçbirini tanımıyodum.
Arkadaşlarımın davet ettiği kişilerdi."Hyunjin" yenjun kahveleri orta sehpaya koyup yanımdaki ikili koltukta
Yayılarak oturdu. "Ne düşünüyordun"
Kahveden bir yudum aldı. "Dün geceki partide bir kızla yattım, ama kim olduğunu bilmiyorum."Yeonjun ağzındaki kahveyi az kalsın Üstüme püskürtüyordu."Ne demek kim olduğunu bilmiyorum, kızı unuttunmu"
Elindeki bardağı sehpaya bırakarak Kahkaha patlattı."Çok eğleniyorsun galiba" göz devirip kahvemden bir yudum aldım. "Çok sarhoştum hatırlamıyorum"
"Hiç bir şeymi hatırlamıyorsun" şimdi daha ciddi sormuştu.
"Hatırladığım şey kız siyah bir elbise giymişti" yeonjun biraz düsündü. "iyide Dün geceki kızların çoğu zaten siyah giyinmisti."
Arkama yaslanıp derin bir nefes aldım.
"Bilemiyorum, neyse şimdilik bunu Düşünmeyi bırakıcam. Daha önemli işlerimiz var, okul kaydını yapmaya gitmiyormuyuz?""Söylemeyi unuttum yaa, minji gelecek. Kız arkadaşım, dün tanıştırmıştım hatırladınmı?"
"Evet de okul ne olcak"
"Minji gelsin beraber gideriz.
"Tamam ozaman"Minji nin ağzından
Kapının tam karşısında duruyordum ama zile basmaya cesaret edemiyordum.
Kalbim hızla atıyor, tüm vücudum terliyordu. Yeonjun a herseyi nasıl anlatıcam? Dünden beri düşündüğüm halde bilmiyordum.Derin bir nefes alıp zile bastım.
Kapı açıldığında, karşımda duran kişiyi görünce, gözlerim kocaman açıldı ve bir anlık korkuyla iki adım geri gittim.Hyunjin tam karşımda duruyordu. Yoksa herseyi çoktan yeonjuna söylemişimiydi. İşte şimdi bittim ben.
Düşünmeyi bırakıp " yeonjun nerde" diye sordum telaşlı bir ses tonuyla.
"Yeonjun lavaboda, biz de seni bekliyorduk, okula gidip kaydımı yaptırıcaz"Şaşırmıştım, neden bir şey olmamış gibi davranıyordu?
"İçeri geçmicekmisin?"
Başımı olumlu anlamda sallayıp İçeri girecekken yeonjun da kapıya geldi " İçeri hiç girme, direkt çıkalım"Yanıma gelip yanağıma bir öpücük bıraktı. Anladığım kadarıyla henüz bir şey bilmiyordu.
"E tamam o zaman hadi gidelim,bir an önce bu okul işini halletmek istiyorum.
Sonunda okuldaydık. 15 dakikalık araba yolculuğu sanki 15 saatmiş gibiydi. Yeonjun sürücü koltuğunda yanıda da hyunjin oturuyordu. Ben ise arka koltukta stresten ölmek üzereydim
Yeonjun hyunjin le beraber okula girdi. Ben de bahçede onları beklerken kahve içiyordum. Bir yandan da yeonjun a söylediğimde neler olacağını ve hyunjin in neden hicbirşey olmamış gibi davrandığını düşünüyordum.
Galiba hyunjin hiçbirşey hatırlamıyordu. Ama nasıl? Ben düşüncelerde kaybolmuşken, yeonjunun sesiyle ayağa kalktım. "İşimiz bitti sonunda, hyunjin artık bizim okulda" aman ne güzel. Bi de hergün birbirimizi görücez.
"Minji, sen bana birşey söylicektin." Şu an bir şey söyleyebileceğimi sanmıyordum."önemli bişey değil, sonra konuşuruz."
"Peki, nasıl istersen." Çok yorgundum, hemen eve gidip, uyumak ve sonsuza dek uyanmamak istiyordum.
"E gidip bişeyler yiyelim ozaman, ben çok açım." Yeonjunun söylediğini başımla onayladım. Sabah kahvaltı yapmamıştım, her an açlıktan bayılabilirdim.
Okul çıkışı, arkadaşlarla hep geldiğimiz kafe de, cam kenarında bir masada oturmuştuk. Yeonjun benim yanımda, hyunjin de yeonjunun karşısında oturuyordu. Yemekler gelene kadar, hyunjin le yeonjun, Amerika'daki anılarını anlatıyordu. Gerçektende çok yakın arkadaşlarmış. Benim yüzümden arkadaşlıkları belkide düşmanlığa dönüşecekti.
Yemekler gelmişti, yeonjun, tabağındakini neredeyse bitirmişti, ben ise önümdeki makarnaları, çatalla harab etmiştim. "Makarnaldan neyin acısını çıkarıyorsun? Merak ettim"
Başımı önümdeki tabaktan kaldırıp, hyunjine baktım. Gülümsüyordu.
"Şey, ben aç değilim" açlıktan ölüyordum Ama yiyemiyordum."Sen makarnaya asla böyle davranmazsın. Bir sorun mu var?
Bakışlarım yeonjuna kaydı.
"ha hayır, bir şey yok. Sadece biraz midem bulanıyor. Ben bi lavaboya gitsem iyi olur." Ayağa kalktım."Seninle gelmemi istermisin?"
"Hayır, gerek yok, ben hemen dönerim."Musluğu sonuna kadar açıp, yüzümü yıkadım. Ellerimi ıslatıp, boynuma götürdüm. Aynadaki yansımama bakarken, telefonum çaldı.
Arayan, bayan seojin di. Açmak istemiyordum ama mecburdum.
"Efendim"
" bugün eve erken gel, babanın yeni ortağının evine davetliyiz.
"Ne, babamın yeni ortağı mı? Kim?
" gidince görürsün, geç kalma.Bir bu eksikti. Eve gidip uyumak ve kafa dinlemek istiyordum. Yeni ortak nerden çıktı şimdi. Hem ben niye gidiyordumki? Oof.
Masaya geldiğimde, yeonjun hesabı ödüyordu. Hyunjin ise orda değildi.
" hyunjin nerde?"
"Annesi aradı, eve gitmesi gerekiyormuş
"Benim de gitmem gerek, akşam babamın yeni ortaklarının evine davetliyiz.
"öyle mi ? bende bana gideriz, film falan izleriz diye düşünmüştüm. Neyse başka sefere artık.
Yeonjunu hak etmiyordum. Resmen onu kandırıyordum. Bu işi daha fazla uzatmadan gerçekleri söylemek istiyordum.Üstüme, siyah, dar ve askılı siyah bir elbise giyip, içine de kolsuz, beyaz bir badi giydim. Sade ve uygun bir kombindi. Babamın yeni ortağının kim olduğunu bilmiyordum, merak da etmiyordum açıkçası. Yol boyunca yeonjunu düşündüm.
Sonunda gelmiştik. Ev bizimkinden daha büyük tü. Kocaman bir bahçesi ve bizimkinin 2 katı genişliğinde, bir havuz vardı.Babam ve bayan seojin, el ele yürüyordu. Ben de hemen arkalarından geliyordum. Willanın kapısına geldiğimizde, 55 yaşlarında, takım elbiseli bir adam yanında da çok güzel bir kadın vardı. Karısı olmalıydı.
Bizi gülümseyerek karşılarken, içerden gelen kişiyi görünce, şok geçirdim"Sen" hyunjin tam karşımdaydı.
Yoksa, hayır hayır. Hyunjin onların oğlumuydu? Bu gerçek olamaz. Şu an rüyada olmayı diliyordum. Bu nasıl bir şanssızlık? Ölmek istiyordum.Minji'nin kombini
Yazarken bazen tıkanıyorum.
Sizce güzel yazıyormuyum? Yorumlarınız beni için çok önemli lütfen yorum yapın.
♡♡♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TASTE
FanfictionYarın ne olacağını bilmiyorum ama kimine yine canımı acıtıcağını bilmek zor