Final

158 17 14
                                    

Minhonun kollarında uyanmayı beklediğim bir sabahtı. En azından kollarında gözlerimi kapattığım zaman öyle düşünmüştüm. Ama gözlerimi açtığım zaman bu yatakta tek başımaydım..

Dünyam başıma yıkıldı sanki. Gece o kadar şeyi yaşadıktan sonra beni bırakıp yaşadığı yere dönebilmiş miydi gerçekten?

Gözyaşlarım gözlerime hücum ediyordu ve kendimi tutacak gücüm yoktu. Koca evde tek başıma, başımı ellerimin arasına alarak bağıra çağıra ağlamaya başladım.

O anda kapı açıldı ve içeri endişeyle Minho girdi. Onu görünce tüm dünyam yeniden aydınlandı sanki..

Hemen yanıma gelerek yüzümü avuçları arasına aldı.

-Hyunjin ne oldu? Niye ağlıyorsun güzelim?

-Minho... Minho...

Güzelim demişti ve burnumu çekerek kurmaya çalıştığım cümleyi bitiremeden ağlamam iyice şiddetlenmişti.

-Hyunjin korkmaya başlıyorum. Ne oldu güzelim? Bir şey mi gördün? Sana bi şey mi yaptı birisi?

Hızla kollarımı beline doladım. Boynuna gömdüm başımı. Ve doya doya çektim kokusunu içime..

-Minho.. Seni göremeyince..Gittin sandım.. Beni bırakıp gittin sandım yine..

Beni kendinden yavaşça ayırıp şefkatle baktı gözlerime.

-Seni bir kere bulduktan sonra bir daha bırakır mıyım Hyunjin? Kahvaltı hazırlıyordum ikimize. Uyanıp yatakta ağlamaya başlamak yerine aşağı gelsen görürdün zaten

Bunu dedikten sonra gülmeye başladı. Çok tatlıydı. Onu çok seviyordum. Bunu onunla geçirdiğim şu 3 günde çok daha iyi anlamıştım..

-Beni hiç bırakma olur mu Minho? Sensizliğe bir daha dayananileceğimi sanmıyorum..

-Biliyor musun uyandığım zaman uçağın kalkmasına bir saat vardı. Yetişebilirdim. Sonra sana baktım. Huzurla uyuyordun yanımda. Burnuna bir öpücük bırakıp, geçirdiğimiz geceyi düşündüm. Ve sensiz olduğum şehrin bir anlamı olmayacağına karar verdiğim için gitmedim..

Bu bir aşk itirafı mıydı? Bu neydi bilmiyordum ama kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. Ben hala gözlerine aşkla bakarken gülümsedi ve konuşmaya devam etti.

-Demek gitseydim uyandığımda böyle olacaktın? İyi ki de gitmemişim o zaman. Ağlamana dayanamıyorum Hyunjin..

Tam dudaklarımızı birleştirmişti ki kapı çaldı. Bu saatte kim ki acaba diye düşünürken birlikte açmaya gittik.

Kapıyı araladığımda görebileceğim en güzel manzarayla karşılaştım. 6 tane aptal çocuk..

-SÜRPRİİİİZ! Bize ihtiyacınız olabileceğini düşündük!

Gözlerim dolmuştu. Şuan benden daha mutlu birisi yoktu galiba dünya üzerinde..

Jeongin:
-Yanınıza geleceklerini söylediklerinde dünya turumu yarıda bıraktım bakın. Kıymet bilin ha!

Yanına gidip saçlarını karıştırıp yüzünü yoğurmaya başladım geçmişte olduğu gibi. Şuan 30 yaşında bir adam olması umrumda bile değildi.

Seungmin:
-Sabahın köründe Minho hyung burada olduğuna göre gece bir video daha çekilmiş diye yorumladım

Seungminin söylediği şeyle kulaklarıma kadar kızarırken Minhonun verdiği aptalca cevap iyice yerin dibine geçmene neden oldu..

-Yo video çekmedik

-MİNHO!

Benim bağırmamla hepsi kahkaha attılar.

Felix:
-Sonunda kavuştunuz demek aşkım. Senin adına çok mutluyum

Jisung:
-Hemen de Hyung demeyi bırakmışsın

Minho:
-Sevgilisine Hyung mu diyecek lan?

Sevgilim.. Duyduğum şey gerçek miydi acaba? Bir anlığına kalbim atmayı bıraktı sanki..

-Minho sevgilim misin sen?

-Değil miyim?

Seungmin:
-Bunlar gerizekalı amınakoyim!

-Seungmin sussana ya. Henüz adını koymadık. Sevgilim diyince çok heyecanlandım sadece..

-Gece sevişmişsiniz amk! Götten verdiğin adama da sevgilim derken tereddüt etmezsin!

-Seungmin sus!

Herkes gülmeye başladı. Yeterince utanmıştım ve komik gözüktüğümü biliyordum ama her şey çok yeniydi benim için..

Chan:
-Hyunjin senin hislerin olduğunu biliyordum ama Minho sürpriz oldu.

Minho:
-Sürpriz mi oldu? Ben Hyunjinin yanında olmadığım her saniye somurtuyordum lan

-Minho o zaman niye söylemedin!

-Çünkü kendim de yeni yeni fark ediyorum. O zamanlar diğerlerine verdiğim değerle farklı olduğunu fark edemiyordum..

Changbin:
-Mal olduğun için amk! Beni Hyunjine yaklaştırmıyordun bile!

-Sen de bokunu çıkarıyordun amk!

Changbin:
-Diğerlerine yapınca niye umrunda olmuyordu?

-Şey.. Ulan dedik ya farkında değilmişim diye!

-Tamam tamam gitmeyin sevgilimin üzerine

Bakışlarını hemen üzerimde hissettim.

-Bir daha de bakim?

-Bir daha

-Hyunjiiiin onu kastetmediğimi biliyorsun

Nazlanarak kurduğu cümle beni güldürürken Seungmini iğrendirmişti.

Seungmin:
- Hyunjin çok iyiymiş gelmese miydik ya

-Off sus iyi ki geldiniz. Çok özlemişim..

Felix yerinden kalkarak kollarını boynuma doladı.

-İyi ki geldik Jinnie. Biz de seni çok özlemiştik

Minho:
-Ben orospu çocuğuyum zaten

Seungmin:
-Ha şunu bileydin!

-Lan şunu biriniz bi dışarı çıkarın Bi hava alsın amk!

Chan Hyung gülmeye başladı:
-Kaç yıl geçerse geçsin siz hiç değişmeyeceksiniz..

Seungmin:
-Hava civa yapma babalık, yeğenimizi getir

Chan:
-Karnından mı çekip getircem amk! Az bekleyin doğacak 2 Ay sonra

Minho:
-Hyunjin biz de mi yapsak bi veled?

-Evet Minho ben de öyle düşünmüştüm. Artık götümden çıkartırım çocuğu

Herkes eğlenmişti cevabımla. Günün kalanında oyunlar oynayıp sohbet ettik. Akşam üzeri olunca bizimkileri yolcu ettikten sonra Minho ile başbaşa kalmıştık nihayet..

-Hadi gidelim!

-Nereye Minho?

-Alışverişe! Benim her şeyim evde kaldı. Bana yeni şeyler alalım. Bundan sonra ihtiyacım olacak

-Evinden gidip alıp gelebilirsin. Bu da bir fikir hani aklında bulunsun

-Hyunjin sevgilimle alışveriş yapmak istiyorum

-O zaman yürü bakalım!

Üzerimize bir şeyler geçirir geçirmez el ele çıktık. Bana hesap sormak için geldiği bu evden benimle el ele çıkıyordu. Aradan geçen 2 yıla rağmen ben onu kazanmıştım..

Son

Ay bebeklerim ya bu minificti zaten. Olay örgüsü kısa. Şuan polis suçlu temalı bir fice hazırlanıyorum. Yeni skz code videosu ilham oldu. 🤭

Yeni bir ficte görüşene dek hoşçakalııın 😘

Yıllar Sonra /Hyunho Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin