•Ep 3•

179 26 6
                                    


Merhabaaaaa!!! Özleştikk!! Of bu ara hiç ilgimi kitaplarıma veremiyorum. İkisine de sürekli bölüm atmak istiyorum ama hem vaktim olmuyor hem de ilhamım. Alaimisema bir de çok yeni olduğu için sıfırdan duyguları yazmak da biraz zorlayıcı geldi. Kendimi bunların smut'ının ne kadar enfes olabileceğiyle gaza getirmeye çalışıyorum. Umarım o günleri de yakında görürüz!! Bu ara olimpiyat maçlarını izliyordum deli gibi. Madalyayı alamamamıza çok üzüldüm 😔😔😔 VE HANDE'YE DELİ GİBİ YÜKSELİYORUMM!! Kızlarrr malum soru?? 🙋‍♀️

Bölüme geçmeden önce son olarak, İstanbul Avrupa Yakasında bana gerçekten verim aldığınız ve önerebileceğiniz bir dershane var mı?? Bu sene utanmadan tekrardan sınava hazırlanmayı düşünüyorum da..

Balkonda Yalın dinleyerek yazdığım bu bölümü sizlere sevgiyle sunuyorum, görüşlerinizi de bekliyorum efendim..😝

İyi okumalaarr oy ve yorumları göreyimmm 🖐🏻🙂‍↕️

Alkım Sultanın hayatı tehlikedeydi!

(Üç aydır kaçırılmış bekleyen Alkım Sultan için saygı duruşu)

Başımı ovup hızlı düşünmeye başladım. Herkese sultanın kaçırılıyor olduğunu haykırırsam etraftaki insanlar o adamları durdurabilirlerdi. Ağzımı açıp bağırıyordum ki duraksadım. Koskoca sultanı siktiğimin muhafızlarının yanından yalnızca dört kişinin kaçırabilmesi imkansızdı. Başka yandaşları da olmalıydı. Şuan sahnenin önündeki insanların kaçının bu işin içinde olduğunu bilemezdim. Olayı daha da çıkılmaz bir hâle sokup Alkım Sultanı görüş açımdan kaybedebilir, masum insanları tehlikeye atabilirdim.

İşe yaramaz muhafızlara neredeyse tüm gözler üzerimdeyken onu sürüklediklerini gösterirsem de bu dört haydut bunu fark edip aceleyle izlerini kaybettirebilir, hatta bizi durdurmak için onun canını acıtmaya çalışabilirlerdi.

Şuurumu kaybetmemeye çalışarak ani bir kararla sahneden atlayıp insanların arasından onu götürdükleri tarafa doğru telaşla koşmaya başladım. Hiç tekin gözükmeyen ormanlık bir alana doğru gidiyorlardı. O lanet ormanda ona her türlü şeyi yapabilirlerdi. Ona zarar verebilirlerdi! Aklımdan geçen her türlü ihtimal beni daha çok korku içinde bırakıyordu. Onları takip ettiğimi belli etmemeye çalışarak sessizce ama hızla arkalarına yetiştim. Lanet herifler öyle irilerdi ki, aralarına hapsettikleri Sultanı bile göremiyordum. Ama ara sıra duraksamalarından, Alkım Sultanın gitmemek için direttiği belli oluyordu. İçim sızlar gibi oldu. Daha dün güçlü duruşuna hayran kaldığım kadını bugün güçsüz bırakmaya çalışıyorlardı. Öncekinden de hırsla dolup yumruklarımı sıktım. Bu adamlarla baş etmek için onları tek tek halletmeliydim. Tamam dövüşebiliyordum ama dört, cüsseli ve eğitimli gözüken adama karşı tek başıma hiç şansım yoktu. Şimdilik onlar durana kadar peşlerinden gitmeye karar verdim. Yürürken bir yandan da döndüğümüzde yolu rahatça bulabilmemiz adına geçtiğim yerlerde işaretler bırakıyordum.

Yarım saatlik gerginlik dolu bir yürüyüşün ardından sonunda durabilmişlerdi. İşe yaramaz muhafızların Sultan yokken ne halt ettiğini ise tanrı bilirdi. Aralarından ikisi ayrılıp sağ tarafa doğru gitmeye başladıklarında diğer ikisi de Alkım Sultanın iki yanına geçmiş kollarından sıkıca tutarak bekliyorlardı. Pes etmeyen sultan kollarını kurtarmaya çalışırken -normal bir insanı acıdan kıvrandırabilecek, ama- adamların üzerinde hiçbir etkisi olmayan sert tekmeler atıyordu. "Başınızdaki o korkak her kimse, sizi hallettikten sonra onu bulup sonunu getireceğim..." Dedi sert sesiyle. Nefesimin hızlandığını fark ettiğimde odağımı bozmamak için çaba harcadım. Şuan kesinlikle bunun sırası değildi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 21 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Alaimisema (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin