KEREM'DEN
Didem gittikten sonra bir süre arkasından baktım öylece. Bir şeyi vardı, belliydi. Anlatmak istemiyordu. O nasıl isterse öyle olsundu. Umarım canını sıkan şey her neyse bir an önce çözülür de o güzel yüzü yeniden gülmeye başlardı.
Derin bir nefes bırakıp çantamı omzuma alarak arabama doğru ilerlemeye başladım. Bir an önce eve gidip duş alsam çok iyi olurdu. Maça da çok az kalmıştı zaten. İnşallah bu maç hem ilk 11 de başlarım hem de galibiyetle sonuçlanır.
^^^^
Sonunda maç günü gelmişti. Az önce ilk 11 i belirleyen toplantıdan çıktık ve şükür ki ben de ilk 11 deyim. Aniden gelen rahatlamayla derin bir nefes aldım. Geçen maç ilk 11 de başlamadığım için bir nebze de olsa canım sıkkındı ve endişeliydim. Neyse ki Okan hoca endşelerimi yersiz kılmış beni tekrar 11 de başlatmıştı.
(ne kadar çok 11 demişim kslskdlsl)Maçın başlamasına daha 2 saatten fazla olmasına rağmen Samiyen hınca hınç doluyordu. Taraftarlar akın akın geliyorlardı. Bu görüntü karşısında dudaklarımda huzurlu bir gülüş peyda oldu. Bu takım, bu taraftarlar benim ailemdi. Burası benim evimdi.
Her maça çıkmadan ister istemez eskiler geliyordu aklıma. Nereden nereye diye düşünüyordu insan. Daha 2 3 yıl öncesine kadar 3.ligde top koşturan bir adamdım oysaki. Şimdiyse Türkiye'nin en büyüğü, Avrupa Fatihi anlı şanlı Galatasaray'ın sarsılmaz bir parçasıydım. İnsanların uzun süreler geçse de hatırlayacakları o adamlardan biriydim. Galatasaray'ın 7 numarasıydım.
Fakat buralara gelmek elbette kolay olmamıştı. Haksızlıklar yaşamıştım, çok büyük haksızlıklar. 4 yılı çalınan bir adamdım. Pes etmeye karar verdiğim zamanlar olmuştu. Lâkin etmemiştim işte. Çalışmaya devam etmiştim. Çok çalışmıştım, çok çabalamıştım ve tüm bunların karşılığını şu an karşımda duran manzarayla alıyordum.
Ben öylece dalmış etrafı izlerken birisi pat diye enseme vurdu. Ulan..
"Lan oğlum hayırdır? Dalmış gitmişsin."
Gözlerimi devirirken Barış'a döndüm. Yemin ediyorum bu çocuğun beyin fonksiyonları çalışmıyordu ya. Allah' ım gücüne gitsin diye değil ama bu çocuğa hiç mi biraz akıl vermedin ya!
"Keşke izin verseydin de dalsaydım bir kardeşim."
Barış haylazca gülümsedi.
"Ne düşünüyorsun ya da doğru soru kimi düşünüyorsun?"
"Barış mal mısın yavrum? Kimseyi düşünmüyorum."
Tek kaşını havaya kaldırırken hala sırıtıyordu. Şeytan diyor gel ağzının ortasına çak. Ama şeytan işte!
"Hadi ya ben de sanmıştım ki Dide-"
Hızla yaklaşıp elimi ağzına koydum. Ulan tüm takıma rezil edecekti bu salak beni.
"Bak canım, bak kardeşim, bak gerizekalı DAHA DA BAĞIR DA HERKES DUYSUN."
Barış dediklerime gülerken kafasını onaylarcasına salladı. Bir şey yapmayacağını sanıp elimi ağzından çekerken bir anda bağırmaya başladı.
"BEN DE SANMIŞTIM Kİ DİD-"
Vallahi bu kadar sabır yeterdi. Aceleyle üstüne atlayıp önce susmasını sağlayıp sonra biraz hırpaladım. Yok lan içim soğumuyor, olmuyor. Ben bunu iyice benzetecekken Yunus hızla yanımıza gelip beni Barış gerizekalısından ayırdı. O salaksa hala gülüyordu. Allah'ım bu çocuk ana karnından sırıtarak mı çıktı ya?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİMİZİN GALATASARAY'I
FanfictionDidem Dümen Galatasaray Kadın Futbol Takımının kaptanıdır. Bir gün yönetimin aldığı bir kararla kadın futbol takımı erkek futbol takımıyla beraber antrenmanlara çıkmaya başlarlar. Artık kadın futbol takımı da Florya'nın çocuklarıdır. Didem'in yolu b...