Takıntılı Mafya

Aşkın çiçekleri

Başım ağrıyordu artık herşeye yetişemiyordum gece saat 3-4 gibiydi evet sessizdi ki büyük bir kırılma sesi gelip olduğum yerden sıçrıyana kadar

_Mattias'tan_

"patron vurulmuşsun doktor var yaranı sarsın eve varmadan "

"benim sevgilim doktor zaten bırak o sarsın size ne oluyor"

(Roger arkadan bağırdı)

"sevgili olduğunuzdan haberi var mı"

Herkes bıyık altından gülmeye başladı elim fırlatıcak bir şey aradı arka tarafta duran silahı üzerine fırlattım

"belkı var belki yok sana ne mesela"

Araba da birbirimiz ile çatışmaya başlamadan söför daha hızlı sürdü eve vardık herkes yorgun argın odalarına gidiyordu ben aksamın körü bu yarayı ne yapıcam derken yorgunluktan önümdeki vazo ya omuz attım ve büyük ve antik vazo yerle buluşunca büyük bir ses çıktı

"hay seni yapan kişiyi sikeyim"

Derken evin ışıkları hızla açıldı ve üzerime silâhlar doğrultuldu

"sakın sadece vazo kırıldı birini gönderin de temizlesinler"

Silahlar inince elsin'in kapısının önünden geçerken kapı hızla açıldı galiba ses nerden geldi oraya bakmaya gidiyordu

"Matias"
"elsin sorun yok sadece-"

"Nasıl sorun yok kolun neden kanıyor "

Hassiktir kolum vazoyu devirirken yaramı derin kesmiştim ama ilk defa yara aldım diye seviçliydim

"Ben bir doktor çağırırım gelir bakar"

"Yok canım ben burda varken neden başka doktor arıyorsun"

Bıyık altından gülmeye başladım Roger burda olucaktı ki arabadaki laflarını ona sokucaktım ki bu romantik anı mahveder diye hemen bundan vazgeçtim ben bunları düşünürken

"Odamada yaran için gerekli herşey var gel yaranı saralım"

Arkasından odasına gittim yatagın üzerine oturdum ve koluma bakması için kolumu uzattım

"Yaran nasıl oldu"

"Hani az önce büyük bir ses geldiya ordaki bir vazoyu kırdım ve kolumu yardım"

"Hıı anladım peki elindeki yara bu kesik değil çünkü"

Tabi kız tıp okıyor yalan söylemek o kadar kolay mı kolumu tuttum ve ve acı çekiyormuş gibi ona bakmaya başladım ki onu dağılsın
"Canını mı yaktım"

"Evet"

"Az kaldı biter şimdi haa bide konuyu dagıtmak için numara yapmana gerek yok sonra sana üzülüyorum"

"Benim zeki sevgilim"bunu çok kısık sesle söylemiştim

" Hıı ne dedin inliyor musun anlamdım"

"Acıyor sadece boş ver "

Yaramı sarması bitti ama yatak kan oldu ve bu gece burda uyuyamazdı çünkü o kan kokusunu asla zorunlu olmadıkça koklamayı sevmezdi
İşini bitirince iğrenerek yatağına baktı

"Aaa benim odamda uyuyabilirsin"

Tek kaşını kaldırıp bana baktı

"Tabi ben misafir odasında kalıcam "

"Olur o zaman üstümü değiştirip geçiyorum"

Bende misafir odasında mı kalıcaktım tabiki hayır elisinin odasında kalıcaktım ama ona söylersem takıntılı bir manyak gibi görüneceğimi biliyordum o odadan çıktıktan sonra odaya geri döndüm ve çarşafı değiştirme zahmeti göstermeden uyumaya çalıştım kan kokusunu bastıran bir kokusu vardı sabah olunca hala uyumak istedim