Saçını Neden Kestirdin Ki?

8 2 3
                                    

Arkaduşlar benim başka bir hesabım var. Bu hikayemi beğendiyseniz o hesabımdaki "Kanlı ok/Minsung" kitabımı da okuyabilirsiniz

İyi okumalar dileriiiim

Eczaneden ilaçları alıp çıktılar. Jisung kendini çok kasmıştı. Minho elini Jisung un omuzuna koydu ve kendine yaklaştırdı. Bu Jisung un az da olsa rahatlamasını sağlamıştı.

Jisung:Minho

Minho:Efendim?

Jisung:Ben her gece bu işgenceyi mi yaşıycam? N'olur benimle kal.

Minho derin bir iç çekti. Onlarda nasıl kalabilirdi ki? Jisung kafasını Minho nun omzuna koyup Minho ya yalvarır gibi baktı.

Minho:Hadi amaa öyle bakma nasıl her gece yanında oliyim?

Jisung:Bu gece, sadece bu gece

Minho biraz düşündü. Bir geceden ne olabilirdi ki? Belki bu erken iyileşmesini sağlardı?

Minho: Tamam

Jisung Minho dan ayrılıp zıplamaya başladı

Jisung: Saol Minho. Ben annemi ariyim söyliyim

Minho: Yok

Jisung tek kaşını kaldırıp başını yana eydi

Jisung: Ne?

Minho: Yani gidince söyleriz bende evden pijama alırım seninkiler küçük olur.

Jisung başıyla onaylayıp yürümeye başladı. Minho da peşinden gitmeye başladı. Hava soğuktu. Yavaş yavaş hava da kararmıştı.

Minho nun önünden giden sarıyla kahverengi karışımı saçları olan çocuk, altında bol bir ten rengi eşofman, üstünde beyaz yünlü kazak, üşümemek için üstüne aldığı  kahverengi palto, açık kahverengi eldiven ve atkıyla hoplaya  zıplıya gidiyordu.

Han bir anda durdu. Kafasını karanlık bir arasokağa çevirip bakmaya başladı. Minho yanına varınca Jisungun baktığı yere baktı. Han bu sefer tüm gövdesini oraya çevirdi. Hiç göz kırpmadan duygusuzca oraya bakıyordu.

Minho ürperdi. Tüm soğuk içine işlemiş gibi hissetti. Evlerin kenarlarında erimemiş karlar, asvallta bulunan çukurlar dolmuş yağmur suları, yarısının yanıp döndüğü sarı sokak lambaları...

Bunun bir korku filminden ne farkı kalmıştı şimdi?! Jisung ölümcül ve sonsuz karanlığa bakarken Minho elini tutmak istiyordu ama korkuyordu.

Neyden mi korkuyordu? Hadi ama kendinizi onun yerine koyun. Çok zor değil. Ordan sadece telefona bakarak benim yazdığım yazıları okumak kolay geldi dimi? İkilemde kalmak zor değil mi?

Ah işte... Jisung adım atmaya başladı. Yavaş ama net adımlar. Minho titreyen elleriyle Hanın bileğini tuttu

Minho:Han... gitme...

Sesi titriyordu. Arkadaşı delirmiş miydi? Yoksa ona küçük bir şaka mı yapıyordu. Hayır olamaz. Bu bir şaka olmazdı. Korkunç bir şaka olurdu.

Han bir anda arkasını dönüp Minho ya sarıldı. Minho ona sarılan titrek bedene baktı. Ne kadar korktuğu gözünden akıp ince tişörtünü ıslatan göz yaşlarından belliydi.

Parmaklarının ucuyla Hanın kafasına dokundu ve elinin tamamı Hanın kafasına değicek şekile gelene kadar büktü parmaklarını. Diğer eliyle belini sardı. O an ikisinde sıcacık olmuştu. Birbirlerine deyen sıcak nefesleri birbirlerinin vicudunda dans ediyordu.

Jisung kafasını biraz çekti ve derin nefesler ağlamaya devam etti

Han: Minho... Beni eve götür...

Cevapların Sorunu/MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin