Isırmam Merak Etme

176 14 8
                                    

Rahat rahat uyuyordum. Niye uyandıysam... Bu orman da epey karanlık? Daha iyi gerçi sonuçta vampirim. Benim kafada bir kaç tahta eksilmiş galiba mal mal konuşuyorum da burası ne ara türklerin olmuş la? En son görüştüğümüzde asya taraflarındaydılar. Vay be duygulandım nasıl da büyümüşler. Merak ettim şimdiki Kağan'ı gideyim de bakayım.

...

Ne lüks ama inanılmaz sarayın içine giremem belki ama Kağan'nın odasına girebilirim diye içinden geçirirken sinsice gülümsedi. Ama bir saniye ben Kağan'nın kim olduğunu bilmiyorum! Ellerini çenesine getirip düşündü. Hmm ne yapsam gizlice içeriye sızsam? Tabi ya! Lan vampirim ben tabikide gizlice sızıcam! Çok uyumak bana iyi gelmiyor ya mala dönüyorum. Kadınların girip çıktığı bir kapı buldu. Gizlice içeriye girdi. Ahh her yer aydınlık, karanlık bir yer bulmalıyım. Yanından bir kaç kadın geçerken son anda saklandı. Dediklerine de kulakmisafiri oldu:

-Hadi kızlar oğlancık padişahın yanına gitmeden götürün şu yemekleri! Oğlancık hazır dimi?

Kadın arkasını döner. Utangaç ve halinden pek rahatsız duran oğlanı görür.

-Ah yavrum gelmişsin. Dön, bakayım sana. Güzel güzel, hazır mısın?

-Hatun gitmesem olmaz mı? Valla istemiyorum...

Zavallının sesi titriyordu. Üstelik bozuk türkçesi vardı, sanırım yabancıydı.

-Olmaz öyle, valide seçti hem seni. Alışırsın merak etme, tamam mı kuzum? Hadi kendine gel.

Oğlan kafasını sallayıp kaderine boyun eğiyormuş gibi sessizce tamam dedi. Ve gittiler.

...

Padişah? O ne lan? Ünvan mı değiştiler acaba? Olabilir... Zavvalı çocuk baya kötü duruyordu en iyisi takip edeyim. Hem Kağan'ı da bulurum.

Hmm kapıdan direkt giremem ki en iyisi yan odadan o odanın penceresine geçmek. Evet evet en mantıklısı bu.

Götüm çıktı ya bu ne güvenlik sanki yiycez Kağan'ı hah sonundaa! Aa balkonu varmış e daha iyi gireyim şöyle. Tabak kaşık sesleri geliyor, biraz durayım burada içeriyi gözlerim.

E yeterr artık bitirin şu yemekleri! Kırk saatir yiyorlar neyi uzatıyorlar bu kadar. Gerçi şu oğlancık yemedi, sadece kırmızı bir şey içti. Zavallı korkmuş gözüküyor. Ne yapsam acaba? diye düşünürken padişah denen adam çocukla konuşmaya başladı.

-Epey ürkmüş gibisin. Sana ne dediler?

-Paşam...

-Söyle hadi, dürüst ol. Merak etme sana istemediğin bir şey yapmam.

-Gerçekten mi!? Saygısızlık etmek istemem Paşam ben sadece... Sadece istemiyorum, yani bir erkekle beraber olmak bu şekilde hayatımı devam ettirmek. Ben hep asker olmak istemişimdir ama beni buraya attılar.

Ayy ben gerildim burada helal lan oğlancık güzel konuştu. Kağan ne diyecek acaba susmuş duruyor.

-Demek hayalin askerlik. Ruhunda ve yüreğinde asker olmak isteyen birini alıkoyamam. Seni orduya koydurucam merak etmeyesin. Gidebilirsin.

-Sağolun Paşam! Size minnettarım!

Oha Kağan'a bak sen karakterli herifmiş... Hoşuma gitti aferin aferin. Garibanım oğlancık nasıl da sevindi vın diye de çıktı gitti. Eh ben olsam ben de direkt çıkar giderdim. Eee noldu şimdi yemeği bitti galiba. Masaya geçiyor. Arkasını dönmüşken odaya girelimm!

Nereye saklansam acaba, pek saklanacak yer de yok burada. Bir tek yatağın altı var. Oraya gireyim. Daha fazla oyalanırsam çakacak-

-Fazla amatörsün.

-Ha?

-Orada olduğunu biliyorum. Deminden beri izliyorsun. Çık saklandığın yerden.

-Çıkmayacak mısın? Söz veriyorum bir şey yapmıycam sadece kendini göster.

Güvensem mi? Ya göte yarrağı yersek amann vampirim lan ben insandan mı korkacağım!

-Açıkcası bu kadar çabuk farketmen beni şaşırttı. Eh sonuçta boşa Kağan olmamışsın.

-Kağan?

-Doğru ya Padişah diyorlardı. Onun olayı ne ya daha mı gösterişli geliyor kulağa?

-Gevezilik etme. Neden buradasın ve kimsin? Açıklamazsan pek iyi şeyler olmaz.

-Ahaha sakin sakin. Nasıl desemm açıklayamam ki bunu. En iyisi göstereyim.

Yakışıklı gülümsemem ile sivri dişlerimi gösterdim ve kırmızıya dönen gözlerim kendilerini epey belli ettiler. Kağan dili tutulmuş öylece duruyordu. Lan yanlış mı yaptım acaba?

Osmanlı'da Bir VampirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin