3. BÖLÜM

15 4 100
                                    

Engerek

Göz yaşları içinde ağır bir baş dönmesi ile uyandığımı hatırlıyorum. Oda aşırı derece karanlıktı pencere dâhi yoktu. Peki ben gökyüzünü nasıl görecektim? Gökyüzünü isterken daha çok kayıp etmiştim. Sahi kaçırılmış mıydım? O an kafama dank etti

Dedem... Dedemin anlattığı hikaye satırları dün gibi aklımdaydı

Bir gün tatlı mı tatlı Ece adında bir kız varmış. Bu kızın babası birden bire çok zengin olmuş ama şöyle bir pürüz varmış ki herkes babasının pesindeymiş. Bir gün ece evinin bahçesinde dolaşırken onu bir katil yakalamış Ece ne yapacağını bilemeden bağırmaya çalışmış ama katil onun bağırmasını engellemiş Ece korksada ağlamamış çünkü Ece ölmekten korkmaz mış. Ama ailesi onun en değerli varlığımış..."

Resmen aynısı başıma gelmişti. Aklım almıyordu müneccim miydi? bu adam

(4 hafta sonra)

Günler sonra kaldığım odanın kapısını çaldı. Karanlığın ele geçirildi düzen kapıdan gelen ışıkla bir anda bozulmuştu.

"Patronum sizi istiyor lütfen zorluk çıkartmadan gidelim." Dedi

"Kim senin patronun?"

"Kaygısız" kanım donmuştu tüylerim diken diken olmuştu kaygısız tüm Rusya'nın aradığı azıllı bir katildi.

Koruma beni aldı kömürlük gibi eski püskü bir yere indik çok uzun ucu bucağı görünmeyen ürkütücü bir koridor vardı. Baya bir zaman sonra çok lüks bir solona girdik arkası dönük sarışın bir adam vardı. Koltukta

Güldü

"Nasılsın Işık"

"Kötü gibi hem ben niye burdayım sen kimsin?" Ondan nefret etmiştim kaç gün orda kaldığımı bile bilmiyordum o kadar zor gelmiştik karanlığın kurduğu resmiyet beni o kadar yormuştu ki gökyüzünü görmek istiyordum. Kaygısızın bu kadar acımasız olduğunu bilmiyordum

O önünü döndü dolayısıyla benimde başım döndü o kadar yakışıklıydı ki kaygısızın bu kadar yakışıklı olduğunu bilmiyordum. Gerçi tüm Rusya Zeus kadar yakışıklı olduğunu söylerdi. O da bana ona baktığım gibi bakıyordu.

"Biliyor musun? Hürlüğü kısıtlamayacak kadar güzelsin ama şansın önüne geçilmez."

"Я всегда был свободен. Беззаботен"
(Ben, her zaman özgürdüm. Kaygısız)

"У Горация есть поговорка. вы знаете? - Тот, кто живет в страхе, никогда не бывает свободен."
(Horace'ın bir sözü vardır. Biliyor musun? - Korku içinde yaşayan asla özgür olamaz.)

Güldüm

"Korku içinde yaşadığımı söyleyen kim? Kaygısız"

"Evinin bahçesine bile yıllardır çıkmıyorsun korkan ben miyim? Çirkin yaratık"

"Hem ben çirkin falan değilim."

"Evinin bahçesine çıkmak için mi bu kadar güzel hazırlandın?"

"Bak hiç bir şey bilmiyorsun burda gelmişsin dengesiz dengesiz konuşuyorsun!"

"Bişe bilmediğimi söyleyen kim? Işık"

MAVİ GÖKYÜZÜNÜN SİYAH BULUTU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin