2.Bölüm

55 33 25
                                    

Sabah olmuştu saat 8 buçukdu. Kahvaltı yapıcaktık. Üstümü değiştim. Beyaz bir elbise altınada beyaz Nike ayakkabı giymiştim Nike çorapla.

Her zamanki hafif makyajımı yaptım. Dün sıktığımdan değil bu kez daha farklı ve kalıcı koku sıktım üstüme. İndim aşağı kata. Annemle babamın yüzünden öptüm bi tane. Çalışan temizlikçimiz olan kadınada "Günaydın" dedim gülerek.

Aşırı mutluydum. Dün gece bazı şeyler bana iyi gelmişti. Anladınız işte.

Babam yemeğini yerken bana döndü kafası " Ofise geleceğin içinmi bu kadar hazırlık?" dedi. Yok canım defile yapacaktım ben.

"Evet. Başka neden olsun ki?"

Babam sırıttı. Ama ben tam tersi çok ciddi duruyordum. Yemek bitti kalktık sandalyeden.

Bahçeye indim babamla. Garaja geçtik. Pahalı ve aşırı lüks duran arabalardan birini seçti. Kapıyı açtı ben oturdum geri kapatdı.

Ofise gelmiştik. Babamla onun odasına geçiyorduk. Birden ortağı karşımızda belirdi. Hemen yanındada yakışıklı kocam(!).

Çocuğa baktım oda bana baktı. Hafifce gülümsedim. Tatlı bir karşılık verdi oda. Babamlar irelide gidiyordu.

Mert'e baktım ve kısık ince sesle dedim
" Peşlerinden gitmek yerine boş odayamı geçsek?"

"Babam izin vermez asla"dedi. Rahat ol koçum baban benim gücüme karşı gelemez asla.

Babamın yanına geldim ve koluna dokunarak bir şeyler demek istediğimi belli etdim. Sonra ona dönerek konuşmağa başladım.

"Nasıl olsa iş konuşuyorsunuz. Mertle boş odada otursak sorun olmaz bence" dedim.

Babamda "İstediğini yap patron sensin zaten" dedi. Tabii babacım öyleyim.

Babamın ortağına baktım. Merti kestiğini gördüğüm gibi araya girdim ve konuştum

"Selam. Sizinle hiç tanışamadım isminiz neydi?"

"Gökhan ben memnun oldum Masal" dedi

"İsmimi önceden bilmeniz garip geldi." Sorgulamadan "İyi çalışmalar" dedim ve Mert'in yanına geçtim.

Bir şey demeden yürümeğe başladım, oda arkamdan geliyordu.

İkinci katta boş bir sürü oda vardı. Birine geçtim oturdum. Mertde aynı şekilde oturdu.

Bu kez ilk o konuştu. Akıllanıyordu beyfendi yavaş-yavaş.

"Nasılsın?" Dedi. Bu şimdi mi sorulur koçum?

"İyim." Ben hep böyleyim soğuk ama sevimli. Ona nasılsın sorusunu sormadım bile.

Bana baktı. "Çok güzel olmuşsun hee" dedi. İçim eridi ama belli etmeyelim şimdi bunları.

"Hee biliyorum" dedim gülerek

"Dün yaptığın şov için teşekkürler. Evde bizimkiler kızmadı bile. Artık nasıl manipüle etdiysen." Daha çok merak ediceksin sen yavrum.

"Rica ederim. Ben bir şey yapmadım. Ödev için yardım eden sendin zaten" dedim.  Bu onu dahada mutlu etdi. Yüksek sesle güldü.

Babam yeni mesaj yazmıştı bana

𝘕𝘦𝘳𝘥𝘦𝘴𝘪𝘯𝘪𝘻? 𝘎𝘰̈𝘬𝘩𝘢𝘯 𝘣𝘦𝘺 𝘴𝘪𝘻𝘪 𝘢𝘳𝚤𝘺𝘰𝘳 𝘩𝘦𝘳 𝘺𝘦𝘳𝘥𝘦.
     
                                62 𝘕𝘶𝘮𝘢𝘳𝘢𝘭𝚤  𝘰𝘥𝘢𝘥𝘺𝚤𝘻
                                   𝘉𝘪𝘳 𝘴̧𝘦𝘺 𝘮𝘪 𝘰𝘭𝘥𝘶?

𝘏𝘢𝘺𝚤𝘳. 𝘈𝘮𝘢 𝘰𝘨̆𝘭𝘶𝘯𝘶
𝘨𝘰̈𝘻𝘶̈𝘯𝘥𝘦𝘯 𝘢𝘺𝚤𝘳𝘮𝘢𝘨̆𝚤
𝘴𝘦𝘷𝘮𝘪𝘺𝘰𝘳𝘮𝘶𝘴̧
 
                                   𝘛𝘢𝘮𝘢𝘮.

❤️

"Mert kötü bir haberim var sana" dedim ona bakarak.

"Noldu güzelim?" 'güzelimmi?'.

"Baban bizi aramış bulamayınca sinirlenmiş."

"Aramış, telefonum sessizde olmuş duymamışım." Dedi. Ürkek sesle.

"Tamam sorun değil. Benim yanımda çok bir şey yapmaz, yapamaz zaten" hele bi yapsın.

Bu sırada kapı açıldı. Sinirli babacık odaya daldı hemen.

Mert'e kısa bakış atıp gözünü bana çevirdi. Aşırı gergindi. Calm down bu ne gerginlik adamım.

Mert babasına baktı. "Bir şey mi oldu?" dedi kısık sesle. Babası gözünü benden çekerek ona döndü. "O telefon acaba neden sende var oğlum?". Ne bilek biz deyı telefonu veren sensin aa.

Hemen bir yalan bulmalıydım bende."Mert'den su istedim odada su yoktu alt kata indi. Telefonu masada unutmuş. Aramanızı gördüm ama açmadım. Pardon bi daha olmaz."

Heyt be güzelim ne kadar mükemmel yalan bulmuşsun böyle.

Mert bana baktı sırıttı. Babasıda hemen konuşmağa başladı.

"Önemli değil kızım. Her şey için özür dilemene gerekte yok"

He he bencede gerek yok. Adam bana 'kızım' mı dedi?

Ve sessizce odadan çıktı. Mert telefonu sessizden çıkardı bana döndü.

"Sürekli kahramanım oluyorsun ya teşekkür ederim bir daha"

"Önemli değil bir şey yapmadım zaten. Bende su için teşekkür ederim" askimmm(!)

Benimle birlikte oda güldü. Numaramı istedi. Bende verdim

Şşşt sessizlik bu gün en mutlu günüm.

"Bahçeye inicem gelicekmisin?"dedim Mert'e.

"Yok,babam bir daha sinirlenirse böyle hayır olmaz sonum."dedi gülerek

"Off,hadi yaa Allah'ın hakkı üçdür. Bir şey olursa yine hall ederiz nolucak ki?"

"Zorlama kızım gelemem. Çıkmamı yasakladı ayrıca."

"Hee öyle mi. Kim kime yasak koyuyormuş görürüz."dedim yüksek sesle.

                           𝘔𝘦𝘳𝘵𝘭𝘦 𝘣𝘢𝘩𝘤̧𝘦𝘺𝘦 𝘪𝘯𝘪𝘤𝘦𝘮
                             𝘖 𝘶𝘺𝘶𝘻 𝘰𝘳𝘵𝘢𝘨̆𝚤𝘯𝘢 𝘴𝘰̈𝘺𝘭𝘦

𝘛𝘢𝘮𝘢𝘮. 𝘏𝘢𝘭𝘭 𝘦𝘥𝘦𝘳𝘪𝘮
             
                             𝘌𝘺𝘷𝘢𝘭𝘭𝘢𝘩 𝘣𝘢𝘣𝘢𝘤𝚤𝘮

❤️

Mesajlaşma bitti. Mert'e döndüm telefonu ona verdim. Okuması bittiğinde ayağa kalktı telefonu geri verdi bana.

"Sen fena bir şeysin hee. İstediğim her şeyi hall edersin o zaman" dedi ve göz kırptı.

Sapşik göz kırpma bayılacam🤭

"Tabii ne sandın. Lazım olursa söyle hall ederiz."

Bahçeye indik banka geçtik ve yan yana oturduk. Tatlı kokum onunkiyle karıştı. Aşırı güzel kokular geliyorken ona döndüm.

"Ee manitan varmı bakalım?" Dedim

"Sence? Daha odamdan bile izinsiz çıkamıyorum ne manitasından bahs ediyorsun sen?"

Güldü kafasını önüne döndürdü konuşmağa başladı.

"Ee varmı sende beyaz atlı prens?"

"Yok bee. Bu sıralar aşka ara verdim." Dedim.

"Sana düşmeyen erkeğin kafasına taş düşsün kızım." Dedi

What dedin gülüm. İltifata bende düştüm zaten ağağağağ

"Öyle mi olmuş koçum? Düş o zaman ne duruyorsun" yürek yemiş gibi konuştum.

"Zaman ver hanımefendi zamanla düşeriz belki" çapkınca güldü.

YAZ AŞKIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin