4.4*

579 44 51
                                    


sevisiyolar sadece hani okumasanız da olur bir olay yok.


><><><

Nagi, Reo'nun üzerine eğildi ve ateşli bir öpücükle onu tamamen kendine çekti. Reo'nun eli, Nagi'nin saçlarında dolaşıyor, onu kendine daha da yakınlaştırıyordu. Odada sadece tutkulu nefesler ve hızlanan kalp atışları duyuluyordu.

...

Nagi, Reo'nun alt dudağını yalıyor, emiyor... daha fazlasını istiyordu. Nefes almak için duraksadığında her şey Reo gibi kokuyordu.

Nagi, Reo'nun güzel yüzünü inceledi. Dudakları kırmızı ve şişmiş durumdaydı, Nagi belki o kadar sert emmemesi gerektiğini düşündü ama Reo bundan keyif alıyordu, değil mi? Gözleri parlıyor, sanki bir yerlerde kaybolmuş ve Nagi onu buraya geri getiren kahramanıymış gibi bakıyordu.

Nagi, Reo'yu tekrar yatağa itti ve Reo kafasını geriye atıp boynunu ortaya çıkardığında, önceki izlerinin rengini kaybettiğini farketti, Nagi'ye onları yeniden boyaması için yalvarıyordu sanki.

Nagi, zarif boyna öpücükler kondurarak eski izleri yeniden canlandırdı. Her bir öpücük, Reo'nun bedeninde tatlı bir ürperti yaratıyordu.

Çıplak ereksiyonları da birbirine bastırıldığında Reo'nun dudaklarından sürpriz bir inilti kaçtı. Ancak Nagi, boynuna ıslak öpücükler kondururken toparlanacak zaman yoktu. 

"Nagi..." Reo geri çekilmeye çalıştı ama beyaz saçlı dahi mesafeyi hızla tekrar kapattı.

Reo'nun sesi alçaktı ve arzudan sersemlemiş görünüyordu, ellerini yumruk yapmış çarşafları sıkıca kavramıştı.

Reo'nun kendini sıktığını fark eden Nagi, işine ara verip mor saçlının narin ellerine uzandı. Önce kelebek öpücükleri kondurdu, daha sonra omzuna koyup, "Tutma kendini, dokunuşumdan ne kadar zevk aldığını göster bana." dedi.

Reo, Nagi'nin şefkatli öpücükleri ve yumuşak sözleriyle biraz rahatladı. Derin bir nefes aldı ve ellerini Nagi'nin yapılı omuzlarına sardı.

Nagi, Reo'nun bu haline karşılık gülümseyerek,  "İşte böyle," diye mırıldandı. Ellerini yavaşça Reo'nun omuzlarından aşağıya, kollarına doğru kaydırdı. Parmak uçları, Reo'nun teninde hafif bir titreme bırakarak ilerliyordu.

Reo'nun nefesi hızlanmaya başlamıştı. Nagi, bu tepkinin tadını çıkararak, Reo'nun boynuna küçük öpücükler kondurdu. Reo, istemsizce başını geriye yaslayarak daha fazla temas arzuladı. Nagi, bu hareketi fark ederek, boynundaki öpücükleri biraz daha derinleştirdi. Reonu'nun dudaklarından bir inleme kaçtı.

"İşte bu," diye fısıldadı Nagi, dudaklarını Reo'nun kulağına yaklaştırarak. "Bana bırak kendini. Hissettiğin her şeyi benimle paylaş."

Nagi'nin dokunuşları, Reo'nun bedeninde dalgalar halinde yayılan bir sıcaklık yaratıyordu. Reo, Nagi'nin bu hünerli dokunuşlarına tamamen teslim olmuştu.

Bir süre sonra, Nagi, Reo'nun yüzüne baktı. "Sana kendini harika hissettireceğim," diye söz verdi.

Reo, gözlerini açarak Nagi'ye baktı. "Biliyorum," diye fısıldadı.

i can see you // nagireoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin