"Neyi aşkım neyi?Sen her şeyde çok iyiysin.Onlar sende bu potansiyeli gördüğü için seni Beşiktaş'a katmak istiyorlar."dedin elini avuç içine alarak.
"Bilmiyorum yapamayacakmışım gibi geliyor.Ben hiç bir şeyi kaldıramayacakmışım gibi geliyor."
"Bunlar taraftar aşkım bir söver bir över.Bilmiyor musun taraftarlarınızı?Ama seni çok içten sevdiklerini eminim. Sen onların gözünde çok farklısın Semih,fakat sen bunu anlamıyorsun."
"Emin değilim hiç bir şeyden..." özgüvensizlik problemleriydi yine.İlk defa süper ligte ki üç büyük takımdan birine transfer olacaktı Semih ve bugün -bir saat sonra- imza töreni vardı ama beyefendinin özgüvensizliğinden dolayı gidemiyordunuz.
Kolundaki saate baktın.Bir saati kalmıştı imzaları atmak için.
"Sarışınım,ben sana güveniyorum."
'Sarışınım'
Onu manipüle edebilecek kelime...
"Seni seviyorum Y/N."diyerek sıkıca sarıldı.Son dokunuşlarınızı yaptıktan sonra evden çıktınız.
İmza töreninde Semih ve başkanlar fotoğraf çekiniyordu.Semih seni çağırınca ayıp olmasın diye elinle itiraz ettin.O ise sinirli bakışlarla sana bakıyordu.Gülümseyip yanına doğru ilerledin.
"Merhaba."diyerek başını eğdin başkanlara.Başkanlar ise gülümseyerek merhabalarını verdi.Omuzuna girerek fotoğraflarınızı çektiler.Kulağına fısıldadı:
"İmza atanların yemeği ne olucak acaba akşam?"dedi çapkın ses tonuyla. Öksürmekle yetindin.
