Barışla konuştuktan yarım saat kadar sonra İlayda'yı aradım.
"Öff, ne'oldu sabahın onunda Hado ya."
"Ne olmadı ki, maça gidiyoruz bugün haberin var dimi?"
"Var Hande var da,maç sabah onda başlamıyor ne bu heyecan"
"Ay sus ilayda ya."
"Tamam,tamam ne diyecektin"
"Forman var mı?"
"Ne forması?"
"Ne forması olabilir sence?"
"Hee,var var merak etme"
"Tamam mükemmel o zaman,bugun çok şık olacağız tamam mi ? O yüzden giyimine özen göster,12 gibi aldırırım seni."
"Tamaam,izin verirsen biraz daha uyuyayım"
"E iyi bari öptüm"
"Bende bende"
Arama sona erdi.
Fazla mı heyecan yapmıştım ne,farkında değildim açıkçası.
~~
O kadar çok sıkılıyordum ki koltuğun kenarına oturup, Barışa yazdım.
Barış :)
"Forma ne zaman gelir?"
Şansıma cevap verdi hemen.
(Seviyor beni çaktırmayın.)
Barış :)
"Yarım saate gelir"
"Tamam tekrar teşekkür ederim,napiyorsun nasilsin"
"İyiyim,sen nasılsın?"
"İyiyim bende :),birseye ihtiyacın olursa yazabilirsin"
"Sana ihtiyacım var,gelsene yanıma."
NE
"Nasıl yani"
"Ömere soyle yanıma getirsin seni."
"Ama rahat konuşamayız ki."
"Yüzünü göreyim, yeter."
"Ee tamam o zaman,geliyorum"
Barış :) çevrim dışı.
Telefonu kapatır kapatmaz küçük çocuklar gibi koltuğun üzerinde tepinmeye başladım.
Bugün mutluluk perilerim beni ele geçirmiş durumda.
Hemen odama çıkıp saçlarımı düzleştirdim
Düzdü zaten ama yinede tazelemek istedim.
Üstümü giymistim zaten,ufak bir makyaj yapıp Ömer abinin yanına indim.
"Ömer abi yine ben darladiysam kusura bakma ama,senden bir ricam olacak"
"Estağfurullah Hande hanim,buyrun"
"Beni Barışın yanına götürebilme imkanınız var mı?"
"Buda sorumu Allah aşkına. Buyur bin götüreyim."
"Çok sagol abi"
"Lafı olmaz"
Ömer abi..
Seviyorum seni ya
İyi adamsın valla.
Yolun kenarında bir çiçekçi dükkanı gözüme çarptı.
"Ömer abi sana zahmet bir durur musun"
"Tabii"
"Baris ne tür çiçeklerden hoşlanır biliyor musun?"
"Lale,Bayilir ona."
"Tamam çok teşekkürler,beni bekle de surdan bir çiçek alayim ona"
"Haha,tamam tamam."
