"Ediz... ben Ediz."
Tanımadığım genç adama şaşkınca bakarken elindeki peçeteye uzandım ve aldım. Burnumu sildiğim esnada o da yanıma oturmuştu. Bakışlarımı ona çevirirken dikkatli bir şekilde hâlâ beni izliyordu.
"Daha önce tanışıyor muyduk?" dedim zar zor çıkan sesimle.
Başını iki yana sallarken elimi ona doğru uzattım.
"Anka, ismim Anka."
Elimi tutup sıkarken zaten biliyormuş gibi gözlerini kırpıştırdı.
"Biliyorum."
"Ne? Nasıl?" dedim daha fazla şaşırarak.
"Lastikçi olmandan kaynaklı seni tanıyorum diyelim."
Bir şey demeden bakışlarımı ellerime çevirdim. Çevrem bu işi yaptığımdan bu yana fazlasıyla genişlemişti. Çok fazla müşteri sahibi olmuştum ve genelde imdada ben koşardım, beni isterlerdi.
"Neden ağlıyordun? Yani, özel değilse anlatmak ister misin?"
Özel miydi? Bilmiyorum.
"Hiçbir zaman sevilemeyeceğim Ediz."
"Neden?" dedi sıkıntılı bir nefes verirken.
Ellerimi ona gösterirken gözlerimi kaçırdım.
"Böyle elleri kim tutmak ister? Pis ve kokan bir bedene kim sarılmak ister?"
İşaret parmağını kaldırıp avucumun içine yerleştirirken parmağını gezdirmeye başladı.
"Böyle düşünme, illa ki birisi sever seni Anka."
Omuzlarımı silkerken ofladım.
"Her neyse, ben artık gitsem iyi olur."
İnsanları rahatsız etmek istemiyorum.
"Nereye?"
"Bilmiyorum." dedim.
Cidden bilmiyordum. Yani sabaha kadar dolanır dururdum sanırım. Bir şey demeden öylece beni izliyordu. Uzun boyluydu, Bartu'dan birazıcık uzun gibiydi. Biraz yana kaydım, daha rahat oturması için. Beni anlamış gibi sessizce yanıma daha fazla yayılmıştı.
"Kalacak yerin var mı?" dedi meraklı meraklı bana bakarken.
Başımı iki yana salladım. Bu gece eve gidemezdim. Babam hayatta beni eve almazdı.
"Bende kalmak ister misin?"
Şaşkınca ona bakarken ne dediğini sanki yeni anlıyormuş gibi dudaklarını dişledi.
"Yanlış anlama, tek yaşamıyorum. Annem ve kız kardeşim de benimle birlikte yaşıyor. Seni görürlerse bir sorun olmaz yani, aksine sevinirler."
Annesi ve kız kardeşi mi?
"Ben... Kimseye rahatsızlık vermek istemiyorum. Burada uyurum sabahta dükkana geçerim zaten." dedim hızlı hızlı.
Kaşlarını çattı ve dudaklarını büzdü. Tatlı görünmüştü.
"Hadi, gel benimle."
Aniden ayağa kalkıp elini uzatırken elini tuttum ve ayağa kalktım. Elimi kendime çekerken anlayış gösterip bir şey demeden yanımda durdu ve birlikte ilerlemeye başladık. Bizim sokağın arka sokağına girdiğimizde kaşlarım çatıldı.
"Ne... aynı mahalledeydik ve ben seni ilk defa mı burada görüyorum?" dedim mutsuzca.
"Görevden yeni döndüm. Başka şehirde çalışıyorum izin aldım annemleri özlediğim için."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MOTORUNA SOKAYIM
General Fiction0531*******: Ezseydin bir de orospu çocuğu! . Bu kitap bolca argo kelime, küfür, hakaret, şiddet ve cinsellik içerir. Lütfen bunun bilincinde olarak okumaya başlayınız ve ona göre yorum yapınız. İyi okumalar dilerim.