•4•

5 1 0
                                    

(Yiğit'in anlatımından)

Umay'la pilavlarımızı yemiştik 1-2 saat sohbet etmiştik ve hakkında bir çok şey öğrenmiştim mesela en sevdiği renk kahve tonları ve beyazmış,en yakın arkadaşı Melisaymış ,son baharda yere dökülen yaprakları çok seviyormuş,bazen fotoğraf çekimine gidiyormuş, ailesine gelirsek de ailesiyle arası iyiymis fakat ablalarıyla anlaşamıyormuş zaten isteme günü Esma abladıyla aralarında bir şey olduğunu anlamıştım berna ablasıyla kötü durmuyordu ama Esma ablası sürekli tersleyip duruyordu ben bile sinirlenmiştim bu duruma.Pilav bitince birbirimizin İnstagramını aldık ve takiplestik o da benim gibi instagramda tanınan birisiymis eve gidince hesabına bakıcam

(20 dakika sonra Umay'ın anlatımından)

Melisa arıyordu aslında bugün Melisayla çıkacaktık ama Yiğit buluşmak isteyince Melisayı bi tık ekmiş oldum ama onun bundan haberi yok

"telefona bakmayacak mısın sarı civcivim diye birisi arıyor"

Dedi Yiğit.Suratımı asıp konuşmaya başladım

"ya aslında bugün Melisayla çıkacaktık ama sen buluşmak isteyince bir tık Melisayı ekmiş oldum ama onun haberi yok"

Cumlemi bitirdiğimde o anki surat ifademi süzüp gülmeye başladı

"ya kıza çok ayıp oldu en yakın arkadaşım melisa"

dedim üzüntülü çıkan sesimle, o ise sırıtıp konuşmaya başladı

"Sen Melisa'yı buraya çağır bende bugün Efe'yle buluşacaktım Efe'yi de buraya çağıralım
Hep beraber bi yemek yeriz sohbet falan ederiz hem sen Efe'yle tanışırsın en yakın arkadaşım sonuçta.Bende Melisa'yla tanışırım senin içinde uygunsa tabi"

aslında çok iyi olurdu hem biraz daa kaynaşırdık

" iyi fikir o zaman sen Efe'yi ara ben Melisa'yı" tamam dercesine kafasını salladı

(Bir saat sonra)

"Ya yenge biz iki saattir kızı bekliyoruz ama kız ölmüş falan olmasın bak"

bıkkınlıkla cevap verdim

"ya Efe ne iki saati yarım saat falan oldu abartma ayrıca sen niye derdine düştün gelir işte yer yarıldı da yerin içine girmedi ya"

Efe çağırdıktan 15 dakika falan sonra hemen kafede olmuştu tanışmıştık komik çocuktu kafa dengiydi iyi anlaşmıştık bizim iyi anlaştığımızı gören Yiğit dışlanmış gibi hissediyorum vs dedikten sonra Yiğitle konuşmaya başlamıştım o sırada da boş kalan Efe Melisa'yı beklemeye başlamıştı Yiğitle Efe Melisayla ben gibi bebeklikten arkadaşmış beraber büyümüşler.

Ve sonunda Melisa gelmişti Efe hemen öne atılıp elini uzatmıştı

"Merhaba güzel bayan ben Efe Çağdaş 22 yaşındaydım yarışmaya İstanbul'dan katılıyorum oldukça iddialıyım, yakışıklıyım,zekiyim, komiğim ve tam sizliğim evlilik düşünür müsünüz "

dedi O kadar hızlı konuşmuştu ki Melisanın kafası karışmıştı suratına bakınca ben nereye geldim amk der gibi hir ifade vardı

"mal mısın"

dedi Melisa şaşkın bir ifadeyle Efe bu dediğine gülüp

"sadece saka yapıyorum otursana"

dedi Melisa da gülüp Efe'nin karşısına oturdu ve konuşmaya başladık Efe'yle Melisa anlaşmış gibi gözüküyordu hatta instagramdan takiplesmişlerdi bile biz ise onların ışık hızında nasıl bu kadar samimi olduklarını çözmeye çalışıyorduk.

(Yarım saat sonra)

Karnımız yavaş yavaş acıkırken garson yanımıza geldi hemen siparişlerimizi verdik Efe karışık pizza Melisa peynirli pizza ben mercimek çorbası Yiğit yoğurtlu çorba sipariş etmişti biz çok fazla aç olmadığımız için çorba almıştık ama Efe'yle Melisa çok aç gibi duruyordu çünkü Efenin karşnı dakika başı gurulduyordu ve Melisanın karnı demin guruldamıştı yemekler gelince hemen yedik ve hesabı ödeyip çıktık.İyi anlaşmıştık

(1 saat sonra gece 00.27 Umay'ın anlatımından)

Saat geç olmuştu ve Melisa bu gece bizde kalacaktı Yiğit bizi arabayla eve bıraktıktan sonra Melisa bizi yalnız bırakmak adına eve çıktı ve Yiğit söze girdi

"yarın yine buluşup şu ev işlerini halledelim beyaz eşyadır şudur budur alınıp aradan çıksın bir an önce"

kafamı sallayıp

"bence de"

yiğit boğazını temizleyip

"istediğin bir şey var mı ev hakkında yani özel olarak yapılacak bir şey falan"

gülümseyip konuştum

" mutfak geniş olsun biraz bir de salona L koltuk takımı alalım bence"

yiğit sırıtıp

" mutfak geniş olur zaten yemek falan rahat rahat yaparız sıkışıklığa gerek yok koltuk takımı olarak bende L koltuk istiyodum zaten onları yarın hallederiz"

yigit etrafa baktıktan sonra bana sıkıca sarıldı ben ne olduğunu anlamadan

"çabuk sende sarıl otoparkta gazeteci var mavi arabanın arkasında"

dedi ve dediği yere baktığımda gerçekten iki tane gazeteci vardı bende hemen kollarımı boynuna doladım ve fırsattan istifade kokusunu içime çektim erkeksi bir kokusu vardı kokusunu anlatamam ama siz anlayın çok güzel yoğun ve karamelimsi bir kokusu vardı çok güzel kokuyordu onunda kokumu içine çektiğini fark ettim çünkü burnu omzuma değiyordu huylanmıştım ve gıdıklanmıştım istemsizce hafif kıkırdadım Yiğit benden biraz uzaklaşıp suratıma baktı

"Neye güldün sen bakalım"

dedi ben ise hafifçe başımı yere eğip konuştum


"Sey hani burnun omzuma değdi ya gıdıklanmıştım o yüzden güldüm senlik bir şey yok üstüne alınma"

dedim o ise parmağıyla çenemden hafifçe tutup başımı yukarıya kaldırdı

"Sakın başın yere eğilmesin sen benim karım olacaksın bana bile başını eğme ve ayrıca gülmenden rahatsız olmadım hep gül gülmek sana çok yakışıyor"

yanaklarımın kızardığından emindim çünkü çok yakındık ve kurduğu cümleler çok etkileyiciydi başımı kaldırıp suratına baktım ve gözlerinde bir parıltı gördüm ve gülümseyip sarılmaya devam ettik.Arabanın olduğu yere tekrar baktığımda gazeteciler yoktu kollarımızı ayırıp birbirimize iyi geceler diledik ve benim eve çıkmamı bekledi ben çıkınca o da gitti çok güzel bir gündü ve ben sanırım Yiğit'le evleneceğim için pişman değildim.Başka şartlar altında tanışsaydık ve konuşup buluşsaydık sevgili olabilirdik sonra evlenebilirdik belki.

_______________________________

Selam alikkim arkadassaklar nabersiniz umarım iyisinizdir kitap okunmuyor ama ben bölüm yazmaya devam edeceğim çünkü neden olmasın

Limon çiçeği🍋Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin