Çöpçatan // Changlix ✓

2.5 ✓

Sen yakın arkadaşım gibi rahatça konuşabildiğim kişi
Sen sevgilimsin en özel hissettiğim
Kısaca sen benim en rahat yerimsin

---

Soyunma odasında tek başlarına olan ikili, özlemle birbirlerini öperken Felix nefeslenmek adına geri çekildi.

Kucağında olduğu bedenin alnına kendi alnını yasladı. Göğsü hızla inip kalkarken Changbin uzanıp yanağından ve çenesinden öpmeye devam ediyordu.

"Var ya gün içinde o kadar özlüyorum ki seni Lix. Kollarımın arasına alıp bırakmak istemiyorum seni"

Felix gülüp sıkıca boynuna sarıldı, "Biraz aşıksın galiba" demesi ile "Biraz çok az güzelim, ben aşkımı artık bir kavramla açıklayamıyorum" dedi Changbin.

"Salak" diyerek omzuna vurdu Felix. Kabul Changbin'in sözleri onu çok mutlu ediyordu.

Siyah saçlının yanaklarını avuçları arasına almış, "Bende çok aşığım sana" diyerek burunlarını sürtmüştü.

İkiside gülerken birbirlerine minik kelebek öpücükleri vermeye devam ettiler.

En son ortamı Changbin'in guruldayan karnı dahil olurken ikiside durup birbirlerine baktılar.
Felix kahkaha atarken Changbin hafif kızaran yanakları ile "Lanet ya" diyerek gözlerini kapattı sıkıca.

Felix gülüşünü durdurup Changbin'in kucağından kalktı, "Hadi gel yemek yemeye gidelim" diyerek elini uzattı.

"Keşke önce yemek yeseydik sonra tatlı diye seni yerdim" diyen Changbin ile Felix kahkaha attı. "Şapşal mısın sevgilim, flört şekillerini geliştir"

Soyunma odasında çıkarken Changbin omuz silkti, "Bizde her türlüsü var güzelim" dedi.

İkisi kantine inmiş, yemeği kaçırdıkları için tost alıp boş bir yere oturmuşlardı.

"Acaba Minho ve Jisung ne yaptı?" diye sordu Felix. "Bilmiyorum o sıra seninle ilgileniyordum, daha önemli bu üzgünüm minsung"

Felix tekrar güldü. Bu çocuğun yanında sürekli gülmek geliyordu.

Az kalan vakitlerinde hızlıca yemeklerini yemişler, zilin çalması ile sınıflarına geçmişlerdi.

Felix sırasına geçerken bir kaç dakikaya yüzü kızarık bir şekilde Hyunjin gelmişti.

Sarışın kaşlarını çatıp "Hyunum? Ne oldu?" diye sordu ilgiyle. Hyunjin ona dönmüş, dudağını ısırarak "Felix biz flört olduk galiba" demişti.

Felix minik bir çığlık atıp ellerini ağzıyla kapattı, "Ne diyorsun! Baştan anlatsana!" dedi hızlıca.

Hyunjin tutamadığı gülüşü ile yerinde kıpırdanıp durdu, "Bak ne oldu şimdi, bu her zaman ki gibi atölyeye geldi tamam mı? Biz gene konuşuyoruz ben bir yandan resim çiziyorum. Neyse bir anda benim ilgimi çekiyorsun dedi"

"Oha" diyen Felix ile güldü, devam etti. "Bende şaşırarak ona döndüm, nasıl yani dedim. O da her seyinle ilgi mi çekiyorsun Hyunjin, belki erken ama bana çok farklı şeyler hissettiriyorsun en azından birbirimizi daha farklı şekilde tanımaya çalışabilir miyiz?"

Felix ellerini yelpaze yapıp bayılıyor gibi yaparken Hyunjin kahkaha attı. Hoca girdiği için konuşmaları yarım kalırken Felix hızla ona eğildi.

"Ben sizde gelecek gördüm, aşırı iyisiniz" dedi. Hyunjin ise gülüşünü dudağını ısırarak saklamış, arkadaşının omzuna vurmuştu.

Sıkıcı okul saati son bulurken Felix hızla çantasını toplamış, "Bugün Changbin ileyim" diyerek arkadaşına öpücük atarak hızla sınıftan çıktı. Koridor da onu bekleyen sevgilisine ilerleyip "Geldim!" dedi neşeli sesiyle.