Başlangış
Almanya
08.30
Kadın,üzerindeki uzun,siyah paltonun yakalarını kaldırıp taksiden indi. Yağmur yağıyordu.Hemen iner inmez yağmurdan ıslanmamak için şemsiyesini açtı.Gökyüzündeki siyah bulutlardan dolayı hava karanlıktı.Yağmur herşeyi temizleyip yıkayacaktı.Kadın bir avukattı.Yağmurun daha da fazla şiddetlenmesinden dolayı daha fazla devam edemeyecekti.Elindeki dosyalar ıslanmasın diye bir kafe bulup oturmak istemişti.Hemen az ileride olan dışı mor boyalı içerisi ihtişamlı olan bir kafe'den içeriye adım atıp içeriye girmişti.İçeri girip boş bir masaya bulup oturmuştu.Kadın oturduktan hemen sonra garson yanına gelip ne alırsınız hanımefendi diye sormuştu.kadın biraz soluklanıp hemen sipariş vermek için başını kaldırıp ayakata duran garsona bakmıştı.Bir tane sade Türk kahvesi alabilirmiyim lütfen demişti.Avukat olmasına rağmen insanlara sinirli yada sert davranmayıp gayet yumuşak bir ses tonu ve iyi niyetli bir kişilikle davranıyordu.Garson tekrardan kadına dönüp tabi efendim hemen geliyor kahveniz diye bir yanıt vermişti.kafın hemen kafasını kaldırıp teşekürler demişti
(Bu arada avukatın adı mavi adı masmavi olan gözlerinden geliyor)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi
RomanceAşk nedir deseler bu sorunun cevabını yıllar önce sevdiğim adamın gözünün içine bakarak verebilirdim.tâki ben onu kaybedene kadar... Şimdi ise aşk benim için üç harf bir heceden oluşan sıradan bir sözcük gibiydi tâki o hayatıma girene kadar. Emre SA...