7

16 1 10
                                        

"Oğlum bak dün gitmedin diye yok yazıldın sürekli yok yazılırsan birlikte gideceğimiz oyun festivaline gidemeyiz hafta içine denk geliyor günü." Harith'in gözleri büyüdü aniden.

"NEEEE-" tekrardan somurttu. "Ama ben istemiyorum gitmek. Kimseyi de görmek istemiyorum baba." iç çekti Alucard. Şefkatle oğluna bakıp saçlarını okşadı. Onun iyi hissetmesini istiyordu. Hissettiklerini ona iletebilmek. Yavaşça saçlarını okşayıp gözlerinin içine baktı oğlunun.

"Bugün güzel geçicek oğlum. Sana söz veriyorum." Harith genelde babasının böyle hareketlerine anlam veremezdi. Ne zaman sarılsa veya sevgi sözcüklerine boğsa Harith babasının sözlerinden birini seçip komik (!) şakalar yapıp duygusal ortamı bozardı. İçgüdüsel olarak duygusallığa karşıydı. Ama şu anda babasının ona güvenle bakması kulakların aşağı inmesine sebep oldu. Stresten kasılan vücudunun rahatladığını hissetmişti. Gülümseyip babasının üstüne atladı.

"Tamam baba gidicem ama bir şartla! Granger babam arabada istediğim şarkıyı açıcak."

"E amınakoim iki dakika duygusal halinizi izliyordum. Bu çocuk max 5 saniye falan dayanıo cidden."

"Baba babam mızıkçılık yapıyooo!" Alucard tek kaşını kaldırıp Granger'a baktı.

"Tamam hadi yürü. Ama xxxx açmak yok." haince sırıttı Harith. Hiçbir şey söylemeden çantasını alıp hızlıca evden çıktı. Alucard rahatlamış bir nefes verip ayağa kalktı. Granger Alucard'ı belinden tutup kendine yaklaştırdı. "Çok güzel bir babasın.." gözlerinin içine baktı. "Sen hep güzelsin." Alucard utanıp kocasının dudağını öptü hafifçe. "Beni ben yapan da sensin." Granger derin bir öpücük daha verdi kocasına.

"Hadi geç kalmayın. Zaten yolda streslenir dikkat edersin. Görüşürüz."

"Görüşürüz.." Granger arabaya indiğinde xxx şarkısının açık olduğunu duydu. Sabır çekip şoför koltuğuna oturdu. Harith'e dönüp saçlarını karıştırdı. "Eşek herif."

-----

Harith ürkekçe sınıfa girdi. İstemsizce Harley'in sırasına yöneldi gözleri. Önündeki kitaptan bir şeyler okuyordu. Odaklanmıştı. Sınıfa birinin girdiğini farketmemişti. Harith'in vücudunu tarif edemediği bir duygu sardı. Kendisi gün boyu depresyona girmişti ama Harley normalce hayatını yaşamaya devam etmişti demekki.. Kendini daha kötü hissetti o an..

"LAN ŞEREFSİZ SEN NERELERDESİN!" Herkes duyduğu küfürle Nana'ya dönerken Nana Harith'in yanına koşarak ensesine şaplak attı. "Ya napıyorsun?" Nana şok olmuş bir şekilde bir adım geriledi. Normal Harith 'sanane lan' diyip şaplağına karşılık verirdi. Kesinlikle yorgun, bıkkın bakışlarla bu cümleleri kurmazdı..

Harith herkesin ona baktığını hissedince sınıfa gözlerini gezdirdi. Sonra gözleri birinde takıldı.. O da artık ona bakıyordu. Nana kadar olmasa da şaşkın bir şekilde ona bakıyordu. Harith göz göze geldiklerini idrak edince hemen gözlerini kaçırdı. "Geldim işte hadi oturalım." başını eğip sırasına oturdu. O bile kendisine şaşırıyordu. Ama içindeki neşeli ruh resmen götüne girmişti. Ders başlayana kadar hiçbir şey demeden başını koluna yaslayıp uyuklamaya çalıştı.

-----

"Nana o hala uyuyor mu?"

Kaşlarını çattı Harith. Harley'i duymuş gibiydi. Yavaşça kafasını kaldırmaya çalıştığı an vücudu ağrıyla doldu. "Ahh." her yerine ağrı girmişti ve kolu uyumuştu. Hızlıca kolunu aşağıya tutup tek gözü açık bir şekilde etrafa bakındı. Nana'yla Harley ona bakıyordu.

"Harith sen şaka mısın öğle arası oldu! Geç mi yattın naptın çağırdık çağırdık uyanmadın da!"

"NE?!" panikle etrafına bakındı. Sınıf neredeyse boştu. "Ben en son sabah ders başlayana kadar kafamı koymuştum.."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 11, 2024 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

"Ya Babaa!!"  [HarithxHarley] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin