Kalan son yudum iksiri bitirinceMattheo: sen hayattaki melek yüzlü şeytan gibisin
Kaşlarım sonuna kadar çatılınca diğerleri gülmemek için dudaklarını ısırıyorlardı
Emma: sensin şeytan pis zebani!
Mattheo: daha sonra kibirli zeki bir o kadar da egolu. Ego da Draco'yu bile geçmiş biri
Draco: kes lan! Kimse beni hiçbir konuda geçemez!
Mattheo: güzel, tatlı ve bipolar birisin
Emma: bence bu kadar yeter daha fazlasına gererk yo-
Theo: devam et sevgili matt'cim
Mattheo: seni ilk gördüğümdendir aşığım ve seviyorum. Benim hayatta ki yaşama sebebimsin. Kalp acısını öğreten kişi ayrıca sevmeyi ile sevilmeyi öğreten kişisin. Gözlerinde ki toprağa gömülmeyi istememi sağlayan birisin. Saçlarında ki kokuyla uyumak istediğim kişisin ve ayrıca yükseldiği-
Draco: yeter bu kadar bence!
Theo: bencede yeter. Baksana kız domatese döndü
Dirseğimi theo'nun karnına sertçe yapıştırdım. Ağzından kısa bir inilti çıktığında ağzından sayamayacağım çok küfür çıktı
Emma: dengesizler!
Ordan hızla ayrıldığımda bile yanaklarım hâlâ yanıyordu.
Lavaboya girip yüzüme buz gibi bir su çarptığım ama nafile. Dedikleri beynime kazınmış gibiydi.
Bana gelseler aritmasi dersi ile ilgili 1 cümle söyleseler saniyeler içinde aklımdna giderdi ama bunlar gitmiyordu.
Neyse konumuz benim aritmaside ki berbatlığım değil.
Ordan da ayrıldım ve zoe'nin odasına girdim
Zoe: hoşgeldin!
Diyerek bana sarıldı. Bende karşılık verdim. Geri çekilip yataga oturduğunda karşısında ki pansy rahatsız olduğumu sandığı için ayağıya kalktı ve
Pansy: ben gideyim artık geç oldu sonra görüşürüz zoe
Tam gidecekken kolundan tuttum durdurdum ve hiç beklemediği bir anda sıkıca sarıldım
Sarılmamla büyük bir şekilde afallamıştı. Şaşkınlığı üstünden gidince o da sarılmama karşılık vermişti
Emma: dediklerim için özür dilemiyorum çünkü haklı sebeplerim vardı ama yinede üzgünüm
Pansy: sorun değil. Gerçekleri öğrenmen çok daha güzeldi
Zoe yataktan kalktığı an üzerimize atladı ve boğacak dercede sarıldı
Zoe: siz ikiniz hayatta ki en mükemmel şeylersiniz!
Tüm gülümsememi yüzümden atarak ciddiyetimi korudum ve yüksek sesle
Emma: kes zoe kimse bana şey diyemez!
İkisi kahkaha atmaya başlayımca bende tebessüm ettim
Pansy: sizi çok seviyorum
Emma: bende
Zoe: sende?
Emma: dediğiniz şeyden işte
Son kez sarıldık ve daha sonra oturup sohbet etmeye başladık (daha doğrusu dedikodu)
Saat geç olunca onlarla vedalaştım ve ordan ayrılarak odama girdim.
Yorgunlukla ellerimi üzerimdekini çıkartmak için gömleğin uçlarına bıraktım düğmelerle uğraşmak istemiyordum.
Tam çıkartacakken duyduğum sesle korkudan kriz geçirecektim
Merhabaa💚💚💚 nasıldı sizcee💚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UYSAL YILAN
General FictionBu bir mattheo riddle kurgusudur Emma Malfoy&Mattheo Riddle