~yazardan~
"Rüya" diye bağırdı yüzbaşı, tuzlu kahve içmesine dahi kıyamadığı o kız şu an kim bilir neredeydi.
"Kimsin lan sen." Diye bağırdı genç adam.
"Çok uzakta arama yüzbaşı belki sana bütün kötülükleri yapan biriyimdir."
"Ne bilmeci gibi konuşuyorsun lan orospu çocuğu kimsin sen?" Diye bağırdı tekrardan.
"Önce baban, sonra sevdiğin kadın, çok acı olucak senin için yüzbaşı."
Genç adam beyninden vurulmuştu.
"İşlerime hep dahil oldun yüzbaşı her yerde beni aradın peki ya ben, sen beni gökte ararken ben yerde sevdiklerini elinden aldım."
Genç adam konuşamıyordu babasının ölümünden bu yana hiç ağlamamıştı. Ama şu an ağlamak için her şeyini verirdi.
"Onun kılına zarar gelirse seni göğe kendi ellerimle gönderirim." Dişlerini sıkıyordu genç adam ağlamamak için.
"Komik çocuksun yüzbaşı ama ben komik olan kimseyi sevmem."
"Ecelin olucam."
Son kelimesi bu olmuştu yüzbaşının sonra ise telefon kapanmıştı.
Albay telefon konumunu bulunmasını emir etmişti.
Korkuyordu yüzbaşı tekrar o mavi gözleri görememekten korkuyordu.
"Bulacağız onu arda." Mustafa albay bunu bir albay olarak değil bir baba yarısı olarak bir amca olarak söylemişti.
Aras karargaha gelmiş hızla albayın yanına çıkıyordu.
Kapanan telefonun ardından ise rüya'nın yanına ilerledi iğrenç adam.
"Seni sevmemekte sonuna kadar haklıydım baksana küçük beni tanımadan bile düşmanlarımla birliktesinde damarlarında benim kanım akıyor ben buna izin vermem küçük."
Hırsla konuşuyordu yüzbaşıdan nefret etmesinin sebebi babasıydı. Yüzbaşının babası onun her türlü işlerini çökertmişti ve sonunda esir düşmüş en acı şekilde işkence edilmiş sonra ise şehit olmuştu.
Yüzbaşı ise bulmak için yıllarca uğraşmış her türlü bağlantılarını bulmuştu iğrenç adamın ve hepsini çökertmişti.
İğrenç adam onu sevdikleriyle cezalandırmak istemişti.
En büyük işkence bu olurdu yüzbaşı için.
Kamerayı çıkardı iğrenç adam ve yerleştirdi sırada ise rüya'nın uyanması için üstüne su dolu kovayı boşalttı bunları kendisi değil iki adamı yapıyordu.
Kamera kayıt halindeydi.
Uyanan kadın çığlık atmıştı.
~rüya kuşumdan.~
Üstüme dökülen su ile çığlık atmıştı ellerim ve ayaklarım bağlıydı.
Etrafımda üç kişi vardı birinin yüzü kapalı diğer ikisi ise sadece ağızları.
"Kimsiniz siz." Diye bağırdım.
"Kes sesini" dedi birtanesi ve yüzüme tokat atmasıyla basım yana düştü.
Acımıştı fakat belli etmeme gerek yoktu.
Madem benimle oynuyorlardı karşılığını alırlar.
"Bu mu ne kadar hafifmiş ya sinek ısırığı gibiydi." Hırsla bir tane da tokat attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN EĞİTİMİ
Teen FictionHakkari'ye yeni atanan rüya öğretmen Hakkari'de görev yapan arda yüzbaşı.