-7. BÖLÜM-

593 56 61
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı
unutmayın olur mu ?

Keyifli okumalar!

°°°

Acı ile büyüyen bir beden alışıktır kırık kalplere...

***

" Sakin alt tarafı komutanın yanına gidecez ne tantana yaptın " yanımdaki yeni er bana dönerek her halinden belli olan stresi ile elini kalbine koymuş ve nefeslenmişti.

" Komutanım, Çakır komutanın sinirini ve disiplinini herkes bilir. Siz nasıl bu kadar sakin olabiliyorsunuz ?" sadece gülümsemiştim.

Stres olacak hiç bir şey yoktu. " Kavgamı ettin asker ?" kaşları sinir ile saniyelik çatılmıştı. Sonra sakin olmak adına düzelmişti. " Evet komutanım ama yemin ederim ki benim bir suçum yok. O başlattı !?"

" Emziğinide çaldı mı bari ?" dalga geçer sesim ile bakışları yere ilişmişti. " Haklısınız komutanım " çaresiz sesi ile ona üzülmüştüm. Burası asker ocağıydı ana kucağı değil.

Yiyeceği cezaları hesaplamak şimdiden zordu. Sonunda geldiğimiz oda ile gözlerim tekrardan yanımdaki askere ilişmişti. Derin bir nefes almış ve üzerinde ünü formayı düzeltmişti.

Önden davranarak kapıyı tıklatırken gir konumu ile sakin bir şekilde kapıyı açmış ve içeriye adımlamıştım. Arkamdaki erde peşimden gelirken yanımda ilişmiş ve ikimizde hazır olda durmuştuk.

" İlk haftadan kavga ha ?"

Gözlerim ilişmişti masada oturan heybetli komutana. " Komu- " askerin sözünü yüksek bir ses kesmişti. " Kes sesini !" demişti elini masaya sertçe vuran Çakır.

" Sana konuş dedim mi lan ben !"

Yanımdaki asker korku ile vücudu titrediğini hissederken, bakışlarımı bir an olsun Çakır'ın üzerinden ayırmıyordum.

Sonunda Çakır'ın bakışlarıda gözlerime ilişmişti. Saniyeler süren bakışlar saatler gibi hissettirmişti.

Acılar yüreklere işlemişti. İki kırık kalbe yasayan görüntülerdi sadece, ama bunu anlamak zordu. O bakışların özünde acı vardı...

Silkelendi ikiside. Her göz göze geldiklerinde yaşıyorlardı bu duyguyu. Ne vardı o kalplerde, geçmişlerinde yansıyan. Ne vardı o acı duyguları barındıran, ne vardı kırıklıkları en derinlerine gömen...

" Konuş lan !"

" Komutanım o başlattı sataştı bana " alayla dudakları kıvrıldı. " Emziğinide çaldımı. Asker kendine gel burası asker ocağı ana kucağı değil !" asker derince yutkunmuştu. Gözleri çaresizce kapanırken dudaklarından çıkan kelimeler yutkunmama yetmişti.

" Ölen anneme küfür etti komutanım "

Sadece bir cümle gibiydi. Ama içince yaşadığı çaresizlik dışınada vurmuştu. " Bir hafta nöbet cezası ve 2 hafta fazladan çöpleri toplayacaksın " bu duruma şaşırmıştım. Çakırı az tanırdım. Ama nasıl bir kişiliği olduğunu bilirdim.

Fazla disiplinli biriydi. Şimdiye kadar ikiside diş fırçası ile askeriyeyi temizlemekle meşguldü.

" Çık "

Asker selam vererek çıkarken sıra bana gelmişti. Bakışlarım yerdeydi. Ona bakmama gerektirecek bir durum yoktu. " Bu sefer bana bakmıyorsun. Ne o korkuyor musun yoksa ?" dalga geçer sesi ile gözlerimi devirmiştim. Gerizekalıydı. Ne sanıyordu bu kendini Johnny Depp falan mı ?

YARANIN İZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin