Çığlığın Melodisi

Kırmızı

"Neler oluyor?" dedi Olivia.

"O öldü mü?" dedi Amy.

"Hayır, hayır, hayır! Melody ambulans çağır!" dedi Olivia.

"Tamam!" dedim ve hızla telefonumu çıkardım, ardından ambulans çağır-

dım. Ablamda abimin nabzına bakıyordu. Liam gerçektende kanlar içeri-

sindeydi, tamamen kırmızıydı. İnanamıyordum. Bu kadar fazla kırmızı görmek acıydı.

"Ambulans gelene kadar ilk yardım yapmalısınız. Size talimatları vereceğim, hazır olduğunuzda söyleyin." dedi konuştuğum kişi, hemen telefonu hoparlöre aldım.

"Evet hazırız." dedim.

"Tamam." dedi ve anlatmaya başladı. Ablamda kadının dediğinin aynı-

sını yapıyordu. Elleri gittikçe kana bulanıyordu. Birkaç dakika sonra am-

bulans geldi.

"İkinizde hastaneye gidin. Ben Oliver ve Arthur'u bulacağım." dedi ab-

lam.

"Hayır, Amy sen hastaneye git, bizde Arthur ve Oliver'ı bulup geleceğiz." dedim.

"Melody sen hastaneye git. Ben Liam hakkında hiçbir şey bilmiyorum." dedi Amy.

"Bir sorun olursa ararsın." dedim ve gitmesini işaret ettim.

"Tamam." dedi ve ambulansa bindi Amy. Ambulans yola çıkmıştı.

"Oliver'ı arayayım mı abla?" dedim.

"Evet." dedi. Hemen telefonumdan Oliver'ı aradım, açtı.

"Alo, abi! İyi misin?" dedim endişeyle.

"İyiyim, sen nasılsın? Olivia'yı buldun mu?" dedi Oliver.

"Evet yanımda. Peki ya sen Arthur'u buldun mu?" dedim.

"Elbette buldum, ama Liam'ı bulamadım. Siz neredesiniz?" dedim.

"Bilmiyoruz ama daha önemli bir şey var. Liam'ı bulduk ama ağır yara-

lanmıştı, ambulansı aradık, Amy onunla birlikte gitti." dedim.

"Nasıl yani? Liam iyi olacak değil mi?" dedi Arthur.

"Bilmiyoruz." dedim.

"Umarım iyi olur. Biz nerede olduğumuzu biliyoruz. Sana konum ataca-

ğım. Oraya gelin." dedi Oliver.

"Tamam abi." dedim ve telefonu kapattım. Ardından abimin attığı konu-

ma gittik. Gittiğimizde telefonum çaldı. Arayan Luke'tu, telefonu açtım.

"Melody! İyi misin?" dedi Luke.

"Evet, sen?" dedim.

"Bende iyiyim, bir sorun yok, dönüyorsunuz değil mi?" diye sordu Luke.

"Liam hastane de, onun yanına gideceğiz büyük ihtimalle, gelince anlatı-

rız." dedim.

"İyi mi? Geçmiş olsun dileklerimi ilet." dedi Luke.

"Tamam, görüşürüz." dedim.

"Görüşürüz." dedi Luke, telefonu kapattık.

"O kimdi?" diye sordu Oliver.

"Luke." dedim.

"Tamam." dedi Oliver bıkmış gibi bakarak.

"Boş yapmayı kesin, ikizime ne oldu?" dedi Arthur.