Karanlıktaki Krallıklar

Buluşma (5)

Bölüm Müziği: G-Dragon _ Shake The World
Bölüm Müziği: GD&TOP _ Baby Good Nigth

#Sehhar

Kral ve kraliçe, uyumak için odalarına girdikten sonra ben de sessizce odama geçip kapıyı kilitledim. Yatağın ucuna oturduğumda Shadow içimden çıkıp önümde dizlerinin üzerine çöktü. Sessizce oturup söyleyeceğim şeyleri bekliyordu.
"Of... Ne yorucu gündü ama."
Shadow ifadesizce sadece başını sallayarak beni onaylamıştı. Bedenimden çıkmayalı uzun zaman olmuştu.
"Sana her zaman güveniyorum biliyorsun değil mi?"
Yine sessizce başıyla onayladı.
"Şşhh! Oğlum ot gibi başını eğmiş duruyorsun ya, he de bir şey de bu ne böyle!"

"Kusura bakmayın Efendim, alışamadım."

"İyi, alış o zaman! Şimdi sen benim yerimde burada duruyorsun. Herhangi bir bahaneyle burada yatıyorsun, dışarı çıkmıyorsun. Sabah gün doğmadan gelmeye çalışacağım zaten. Dua ette yengen fazla tutmasın beni. Mümkün olduğunca kimseye görünmemem lazım... Sen de burada kimseye görünme. Sadece bir beden ve ses olarak burada dursam yeter. Kral cin gibi vallahi, anında anlar yoksa. Kapının arkasından seslensen yeter. Ha olur da bir sorun çıkarsa bana nasıl ulaşacağını biliyorsun, anında gelirim."

"Emredersiniz..."

"Emretmiyorum sevgilim söylüyorum. Anladın mı aşkım, canım, parçam, gölgem?"

"Nasıl?.."
Yüzünde şaşkın bir ifade vardı.

"Yok bir şey salak gibi gaza geldim sadece. Anladın dimi sen?"

"Evet, tüm dediklerinizi anladım ki anlamamam mümkün değil zira ben bir yapay zekayım unuttunuz mu?"

Elimi sallayıp:
"O kadar insansısın ki insan olduğunu düşünmemem imkansız sevgilim. O yüzden sen yapay zeka olduğunu bile unut ama söylediklerimi asla unutma! Oldu mu canım?"

"Bir milyon kez söylediklerinizi harfiyen anladım ve üç milyon kez söylediklerinizi harfiyen yerine getireceğim."

"Harikasın!"
Ensesine dokunarak onu kendi fiziksel bedenime soktum.
"Şimdi daha güzel oldu. Kara kara odada dolaşman olmazdı. Kiminle nasıl konuştuğumu zaten biliyorsun."

"Aynen öyle!"
Yüzünde yaramaz bir ifade peyda oldu.
"Bundan büyük zevk alacağıma emin olabilirsiniz. Ha bu arada, ne tür bir bahane bulmamı emredersiniz?"

Biraz düşündükten sonra aklıma düşmem geldi. Dudağım hafifçe kıvrıldığında hain bir bakış attım.
"Sakatlandık tamam mı? Hatta içeri girmek isterse diye ayağımızı morartalım falan. Gerçekçi bir şeyler yaparız. İyileştirmek isterse müsait olmadığını falan söylersin. Yaparsın işte bir şeyler ben güveniyorum!"
Sarılıp sırtını sıvazladım ve hafifçe vurdum. Yüzünde sevimli bir gülümsemeyle sarılarak karşılık verdi.
"İyisin iyi, hadi ben kaçtım!"