*Isabel'in anlatımıyla:
Okuldan eve döndüğümde Tony beni aradı. Bir sorun olup olmadığını sordu ve çok kısa konuştuk. Bana işlerinin yoğun olduğunu, bu yüzden bir kaç gün yüz yüze görüşemeyeceğimizi söyledi. Her ne kadar gıcık olsamda Tony'yi sevmiştim ve bu söylediğine biraz üzülmüştüm. Telefonu kapattıktan sonra bir şeyler atıştırıp odama çıktım.Konser akşam 8'de başlıyordu. Hazırlanmam için 3 saatim vardı. Biraz supernatural izledikten sonra Tina'nın mesajıyla ayaklandım. Barın konumunu atmıştı ve 7.30'da barın önünde buluşalım yazmıştı.
Hazırlanma vaktinin geldiğini anladığımda elbisemi üzerime giyindim. Siyah dar ve askılı bir elbiseydi. Hava soğuk olduğu için üstüne ceketimi atacaktım. Altına da botlarımı giyecektim.
Uzun saçlarımı maşa yaptıktan sonra makyajıma başladım. Saat 7 olmuştu. Kırmızı rujumu da sürüp hazırlığımı tamamladım. Bar arabayla 15 dakikalık uzaklıktaydı. Bende biraz erken gitmeye karar verdiğim için ceketimi ve botlarımı giyinip çıktım.
Arabam barın önünde durduğunda aşağı indim. Tina'ya geldiğimi haber veren bir mesaj attım ve içeri girdim. O da yaklaştıklarını haber veren bir mesaj attı. Konser için ayarlanmış masaların birine geçtim ve garsondan bira istedim. Bitirdiğimde Tina ve Ned'de gelmişlerdi.
Tina yaklaştık dediği zaman ben onlara Peter'da katılmıştır diye düşünmüştüm. Ama o yoktu. Konserin başlamasına 2-3 dakika kalmıştı. Ned'e dönüp sordum.
"Peter nerede?"
Ned biraz morali bozuk şekilde konuştu.
"Peter gelemiyor."
Gelemiyor mu? Ne oldu ki bir anda? Sabah okulda konuşurken baya olumlu yaklaşıyordu konsere.
"Neden? Bir şey mi oldu?"
Ned biraz duraksayıp konuşmaya devam etti.
"O kolunu kırmış."
"Ne! Nasıl?"
Korkudan biraz fazla bağırdığım için çevrede ki insanların gözleri bize dönmüştü. Sesimi biraz daha alçaltıp konuştum.
"Nasıl kırmış? İyi mi? Hastaneye gitti mi?"
Peş peşe sorduğum sorularla Tina omuzumu sıvazladı.
"Sakin ol Isabel."
Sonra Ned konuştu.
"O şey. Merdivenden düşmüş. Ama hastanede kolunu alçıya almışlar. Biz konuştuk. İyiyim dedi."
Ned'in söyledikleri beni hiç tatmin etmemişti. Tony'nin haberi var mıydı acaba. Bir anlık bir karar verdim.
"Ben ona bakmaya gidiyorum. Üzgünüm çocuklar."
Tina bana sarıldı. Ned'le de kısaca sarıldık.
"Ben bir saat kadar önce bakmıştım ama senin gitmen iyi olur Isabel. Halası bir kaç günlüğüne evde olmayacakmış."
Ned'in söylediklerine kafa salladım. Ve ikisine el sallayıp oradan ayrıldım.
Okulun ilk günü Tony ile gittiğimizden Peter'ın adresini biliyordum. Evlerimiz de yakındı zaten. 20 dakikalık mesafeyi aştıktan sonra tanıdık apartmanın önünde durdum. Ama daireyi bilmiyordum. Zillere baktıktan sonra Daire 8'in üstünde yazılı olan Parker'ı gördüm ve zile basmadan yukarı çıkmaya başladım.
Kapının önünde biraz durduktan sonra sonunda cesaret edip çaldım. Bir iki dakika bekledikten sonra kapıyı yarı çıplak Peter açtı. Altında sadece bir eşofman vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVGİLİ GÜNLÜK: PETER PARKER
Fanfiction"Anlamıyorum, nedir bu?" Kalbi karmakarışık olan kızın sorusu yanıtlandı: "Aşk..." Bir Peter Parker kurgusudur. Kendisine hayran olan bir yazar tarafından eğlencesine yazılmaktadır.