9.BÖLÜM

11 3 5
                                    

"İnsanları dinlemek ayıp bir şey bunu bilmiyor musun motorcu çocuk?"

Bunu demem sebebim ödümün bokuma karışmasıydı. Allah'ıma kavuşuyordum.

"Gidelim." Az önce ki mutlu çocuktan eser kalmamıştı bu ne ciddilik abicim. İşte insanlar böyle. İçlerinde ki o ön yargı insanları ölüme sürükleyecek derecede tehlikeli bir şeydi.

Ya bi dinle bi öğren kimmiş neymiş ve ayrıca abi sana ne sevgilim olsa da olmasa da.

Arkasını dönüp ilerlemeye başladı. Bende arkasından gittim.

Çorbacı dükkanına geri girip hala bizimkilerin oturduğu masaya doğru ileriyorduk. O önde ben arkada.

Masaya vardığımızda tüm gözler ilk Bartu'ya daha sonra bana döndü.

"Noldu lan yüzünden düşen burnun beş karış?" Ege çok şakacı çocuk. Şakayı severim ama yersiz şakaları asla.

"Bana bak bir daha burnum hakkında bir şey dersen senin kafan bile olmayacak anladın mı Egecik." Ay tövbe Egecik ne?

Ege resmen korkuyla sandalyeye sindiğinde Bartu'nun hesabı ödediğini öğrendim.

Büyük ihtimalle telefonla konuşmak için dışarıya çıktığımda hesabı ödeyip arkamdan gelmişti.

Bu sefer motorla gidemezdim çünkü Bartu bizi öldürürdü.

Arabayla gitmeye de utanıyordum. En iyi taksiyle gitmek.

"Sizinle tanıştığıma memnun oldum umarım tekrar karşılaşırız hepinize iyi geceler." Tam arkamı dönüp gidiyordum ki kolumu yine bir el tuttu.

"Ya sabır. Oğlum ben size bana dokunmayın demiyor muyum lan." Arkama dönmeden bu cümleleri kurmuştum yani kolumu kim tutuyor hala görmüş degildim.

"Nereye gideceksin? Nasıl gideceksin? Neyle gideceksin?" Anladık kimmiş.

"Yunus oğlum taramalı tüfek gibi bir dur bir sakin ol. Ayrıca size ne hadi siz kendi yolunuza ben kendi yoluma Allah'a emanet aslan parçaları." Diyerekten yavaş ve nazik bir şekilde kolumu elinden kurtardım.

Belki çok nazik değildim ama olabildiğince prensesin tırnağını incitmemeye özen gösterdim.

Dükkandan çıktığım an önüme 2 si polis arabası olmak üzere 3 araba yolumu kestiğinde Soner ve Doruk abim aynı arabadan. Yani 3.arabadan indiler.

Hiç beklemeden Soner'e doğru ilerleyip ona sarıldığımda Doruk abim bize bakıyordu.

Beni sapasağlam gördüğü için derin bir nefes vermişti.

Soner'le hiç benzemiyorduk. Bu yüzden insanlar dışarıdan bakınca sevgili bizi sevgili sanıyordu.

Rahatsız değildim lisenin ilk yılları herkes bizi sevgili sanıyordu ve bu inanılmaz bir eğlence veriyordu bana.

Kızların o kıskanç bakışları gülmeme sebep oluyordu. Hala hatırladıkça gülerdim.



















Selam kısa oldu evet biliyorum.

Kursum başladı o yüzden çok yorgunum yazamıyorum.

Zaten haftada 2 bölüm gelecek diğer bölüm uzun olur.

Allah'a emanet olun bebisler 💞

Sınır:3 oy 7 yorum

Oyu az tuttum ama sınır geçilse bile bölüm gelmeyecek. Oyu bu kadar az yani düşük vermemin sebebi kısa bölüm olması.

Aşkımın yazı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin