SELAM, BALLAR! Nasılsınız, umarım hepiniz iyisinizdir. Sizden ricam yıldızımızı doldurmayı ve bol bol satır arası yorum yapmayı unutmamanız. İyi okumalar!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
♪ Cigarette After Sex-Truly ♪ ♪ Melanie Martinez-Pacify Her ♪ ♪ Taylor Swift-False God ♪
Bu hayatta sadece para ile satın alabilecek şeylere sahiptim. Ailem vardı ama yaşamıyorlardı. Sadece varlıklarını sürdürüyorlardı. Arkadaşlarım sadece aynı statüde olduğumuzdan ötürü arkadaşımdı. Onlarında benim hakkımda aynı şeyi düşündüğüne hiç şüphem yoktu.
"Talya Hanım, geldik efendim." Hasan abinin yani şöförümüzün sesiyle kapalı gözlerimi araladım. Yan koltuğa bıraktığım en az on kilo olan kol çantasını koluma taktım. Kitapları dolaba bırakacağım için hepsini çantama sokuşturmuştum. Hasan abi, araban indi ve benim kapımı araladı. Arabadan indiğim an hızlıca okulun bahçesine ilerlemeye başladım. Çantam o kadar ağırdı ki!
Okulun bahçesindeki çardaklar çok kalabalıktı. Okul bahçesine adım attığım an; on kilometre öteden "Ben yavşağım!" Diye bağıran aç bakışların bazıları direkt olarak bana dönmüştü. Kahverengi saçlarımı ensemde sımsıkı bir topuz yapmıştım. Üstümdeki beyaz okul gömleğine okulun kahverengi kravatını takmıştım. Altımdaki siyah, şort etek ve babetlerim ile iyi gözüktüğümün farkındaydım.
Erkekler beni değil; benim vücudumu, kapatıcı, fondöten bocalanmış suratımı seviyorlardı. Derin bir nefes aldım, bakışlarım ile hızlıca etrafı taradım. Sonunda İncileri gördüğümde hızlıca onlara doğru ilerlemeye başladım. Çardağın masasında karşılıklı iki bank vardı. Birine Aras ve Eymen yayılmıştı diğerinde ise İnci vardı. İnci ve Aras iyi gözüksede; Eymen, dün gece alkolün sınırını kaçırdığını oldukça belli ediyordu. "Günaydın." Diye mırıldandım yanlarına varırı varmaz. İnci beni görünce direkt yana kaydı ve bana yer açtı. "Günaydın, hayatım. Dün gece nereye kaçtın bakalım?"
Çantamı masaya bırakıp, İnci'ye döndüm. "Sana yorulduğumu söyledim. Gerçi o esmerle baya meşguldün. Neyse. Eve geçtim direkt." Dediğimde İnci, esmer lafını duyar duymaz sırıttı. "Ah, Arda." Diye mırıldanınca Eymen, "hah" diye bir ses çıkardı.
"Ne Ardası kızım! Valla şimdiden senin nasıl bir sürtük olduğun hakkında konuşmaya başlamıştır." Daha sonra yanlış anlaşılmamak adına hızlıca konuşmaya devam etti. "Sürtük olduğunu düşündüğümden değil, Arda bu şekilde konuşuyordur. Haberin olsun diye."
Eymen'in İnci hakkında öyle düşünmeyeceğini bilirdim. Bilirdik. Dördümüz ilkokuldan beri birlikte büyümüştük. Gerçek bir dostluğumuz olmasada birbirimizi tanıyorduk. İnci ise bu tarz olayları umursayan biri hiçbir zaman olmamıştı. Erkeklerle takılmayı severdi. Flört etmek onun için hobiydi. "Siki kadar konuşsun." Dediğinde Eymen ile Aras beklemediklerinden olsa gerek ikiside birer kahkaha patlattı.
