Why Daddy | Minsung

1.2

Jisung
Gözlerimi açtığımda karanlık bir oda da tek kolum bağlı bir şekilde uyandım.

Sahi en son ne olmuştu , babacığım nerdeydi, ben neden burdaydım?

"Hey kimse var mı?"sesim güçsüz çıkmıştı.

Aslında odadan sesler geliyordu ama karanlık olduğu için hiç kimseyi göremiyordum.

Bir anda ışığın açılması gözlerimi aldığı için kapattım.

Bir süre bekleyip alışınca gözlerimi açtığımda siyah saçlı bir adam gördüm.

(Wuğağağağ fan değilim ama Lucas ve Jisung çok yakışıklıııı) (Jisung mu yapsaydım kötü adamı acaba)

24-25 yaşlarında duruyordu.

Bu adam benden ne istiyordu. Sanki beni duymuş gibi konuşmaya başladı.

"Seninle bir sorunum yok.Ama bu sana zarar vermeyeceğim anlamına gelmiyor" dedi.

Zarar mı? Ne zararı?

Hay şimdi istemsizce küçük alanıma geçiyorum.

Gözlerinin dolmaya başladığını hissetmeye başladım. Şimdi hiç sırası değildi...

"Ne o birileri ağlıycak mı?"

Adını dahi bilmediğim adam bana doğru yaklaşıyordu.

Saldıracağını düşünerek ondan uzaklaşmaya çalıştım.

"Benden kaçma."

Kaçmazsam ne olacapını gayet iyi biliyordum.

Adam geri dönüp masadan birşey aldı.

Ah olamaz artık küçük alanıma geçmiştim.

---

Minho

Gece Hyunjin'in baskısı yüzünden uyumuştum. Bana kalsa sabaha kadar onu koruyamadığım için ağlardım.

Sabah saat 7:00'a kurulu olan alarmımla uyandım.

Alarm sesi sadece benim odamdan gelmiyordu. Üst katta heryerde alarm çalıyordu.

Alarmımı kapatıp odamla birleşik olan tuvalete girdim.

Yüzümü yıkayıp geri çıktım.

Üzerimi değiştirip hemen aşağı indim. Hiç kimse yoktu. Şuan dışarı çıkıp diğerlerini beklemem gerekiyordu.

(Lee Know'un üstünde düşünün ağağağağa müqq)

Dışarı çıkıp elimde olan araba anahtarı ile siyah arabamıza atladım.

Her zaman Chan hyungun yanında yani şoför koltuğunun yanındaki koltuğa otururdum.

---
Jisung

Adam seçeneğinden vazgeçip kapının oraya gitti ve iki tane adam içeri girdi. (Jaemin ve Jeno(nct))

Siyah saçlı adam diğer iki adama birşey söyledi ve oradan çıktı.

Emziğim burda olmadığı için ağlamak üzereydim.

Normalde ageplay hastanesinde bize kendimizi savunmamızı öğretmişlerdi ama şuan küçük alanımdaydım ve mantıklı düşünemiyordum.

İki adamda bir anda karnıma vurmaya başladığında tuttuğum göz yaşlarımı bıraktım.

Adamlar hiç yapmak istemiyormuşçasına bakıyorlardı bana.

Büyük ihtimalle zorunlu olarak yapıyorlardı.

Bir süre sonra durdular ama ben hala ağlıyordum.

Ve yanıma oturdular. Büyük bir ihtimalle yapmak istemiyorlardı.

İkiside az önce vurdukları yerleri okşamaya başlayınca bir anlık duraksadım.

Bu adamlar diğeri gibi kötü değil miydi.

Dışarıdaki adam "Noldu neden sustu" Diye bağırınca yerlerinden kalktılar.

"Efendim masaya bakıyoruzda." Diye bir bahane uydurmuşlardı.

"Hee tamam"

İçlerinden biri gelip kulağıma fısıldadı. "Sana zarar vermek istemiyoruz ama bunun için zorunluyuz. Eğer yapmazsak işimizden oluruz."

Bende onun kulağına fısıldadım. "Ajusshi o zaman ayrılın" Küçük alanımda olduğum için bazı harfler kaymıştı ama o beni anlamıştı.

"Bir dakika sen ageplay bebeği misin?" Diye fısıldadı kulağıma.

Yalnızca başımı olumlu anlamda salladım.

---
Minho

Diğerleride arabaya binmişlerdi. İlk başta şirkete gidip Han'ın yerini öğrenecektik.

Han ilk geldiğinde ve uyuduğunda tüm kıyafetlerine çip takmıştık.

Bu çip sayesinde nerede olduklarını bulabilecektik.

Umarım benim bebeğime çok fazla zarar vermezler. Eğer verirlerse onun bin katı zarar veririm.