3. Bölüm

222 19 6
                                    

Evvvet yeni bir bölümden heppinize merhabalarr.❤️❤️

Nasıl olsa kimse okumuyor diye ara ara bölüm yazıyodum. Fakat baktım ki 100 kişiden fazla kişi okumuş. Bundan sonra daha fazla yazmaya çalışacağım.

Yorum ve oyyy vermeyi unutmayın.

İyii okumalarr😁🥳

_____________________&_____________________

Evde biraz oyalanıp Öztürk ailesiyle tanışmak için hazırlanmaya başlamıştık. Şimdi onların evinin önündeydik. Arabadan inip eve baktım. 3 katlı müstakil bir evdi. Duru ile birlikte bahçeye girip zile bastık. Kapıyı Arzu Hanım açtı. Arkasında da Yiğit Bey duruyordu. Arzu Hanım güler yüzüyle "Hoşgeldiniz." dedi. " Hoşbulduk." diyip ikisiyle de el sıkıştım. Daha sonra hep birlikte salona girdik.

İki tane erkek bir tane kız oturuyordu. Erkeklerin yaşı benden büyük gözükse de kız muhtemelen küçüktü. Bizi görünce hepsi ayağa kalktı. " Çocuklar bu kardeşiniz Baran , bu da eşi Duru." Arzu Hanım erkeklerden birini göstererek " Bu büyük abin Barış , 33 yaşında , evli ve bir çocuğu var." Yiğit Bey gibi kalıplı biriydi. Diğer erkeği göstererek " Bu da küçük abin Bartu , 29 yaşında o da , kendisi bekar." Son olarak kızı tanıttı. " Bu da evimizin tek kızı Arya , 20 yaşında hukuk okuyor. Ben şimdilik hepsini genel olarak tanıttım. Siz sonra detaylı olarak tanışırsınız zaten." Yiğit Bey sıkılmış sesiyle "Artık otursak mı Arzu." dedi. Arzu Hanım ona ters bı bakış atıp bize döndü ve tebessüm etti. " Oturun lütfen , çekinmeyin." Biz Duru ile yan yana otururken Yiğit Bey ve Arzu Hanım tekli koltuğa oturdu. Diğerleri de yan yana karşımızdaki koltuğa oturdu. Abi tayfası bana sert bı şekilde bakarken kız ifadesizce bakıyordu.

Yiğit Bey'in sesi ile ona baktım. "Mesleğin ne?" Asker olduğumu onlara söyleyemezdim. İyi insanlara benzeselerde onlara henüz tam olarak güvenmiyorum. Üstelik kayıtlarda ki bütün bilgileri gizliydi. Bu yüzden kim olduklarını araştıramıyordum. " Mimarım efendim." dedim. Kimliklerini tam olarak öğrenmeden onlara mesleğimi açıklamıcaktım. " Sizlerin mesleği ne?" Yiğit Bey ile Barış birbirine bakıp bana döndü. "Ben avukatım." dedi Yiğit Bey. Barış sert sesiyle "Mühendis." dedi. Bana karşı çok sıcak bakmadığı belli oluyordu. Bartu " Ben de doktorum." diyince gözlerimi ona çevirdim. Sesi ve bakışları Barış'ın bakışlarına göre daha yumuşaktı.

Ortamda sessizlik hakimken kapı çaldı. Arzu Hanım kapıya bakmak için ayağa kalkarken Barış " Anne sen otur , ben bakarım. Aseller gelmiştir zaten." dedi ve kapıya bakmaya gitti. Bir kaç saniye sonra " Babaa!" diye bı çığlık sesi duyuldu. Duru ile birbirimize bakıp tebessüm ettik. Kafamı tekrar kapıdan tarafa çevirdiğimde Barış kucağında 3-4 yaşlarında bi kız ve yanında hamile olduğu belli olan bi kadın ile geldi. Kadın bize bakıp tebessüm ederek " Kusura bakmayın biraz geç kaldık." dedi. Arzu Hanım "Önemli değil kızım. Asel de geldiğine göre hadi yemeğe geçelim." diyerek ayaklandı. Hep birlikte yemek masasına oturduk. Başta Yiğit Bey , sağında Arzu Hanım , Barış ve Asel yanında da kızı oturuyordu. Solunda Bartu , ben ,  Duru ve Arya oturuyordu. Gözlerim sürekli Barış'a takılıyordu. Asel'in tabağına yemekler koyup ona aşkla bakıyordu. Çok sevdiği gözlerinden bile belli oluyordu.

Sessiz geçen bir yemeğin ardından çaylarımızı içmek için terasa çıkmıştık. Barış'ın kucağında oturan kız bizi işaret ederek " Baba , o abi ile abla kim?" diye sorunca tebessüm ettim. Kız çocuklarını gerçekten çok seviyordum. İleride bir kızım ve oğlum olmasını çok isterdim. Barış ilk başta biraz tereddüt etse de " O abi benim kardeşim , yanındaki abla da onun eşiymiş." diyerek bizi tanıttı. Kız ağzını kocaman açarak " Yani onlar benim amcam ve yengem mi?" diye sordu. Barış başını sallayarak " Evet bebeğim." dedi ve saçlarını öptü. Küçük kız babasının kucağından kalkarak bizim yanımıza geldi. Bana bakarak " Kucağına oturabilir miyim?" diye sordu. Gözlerimi Barış ve Asel'e çevirip onlardan onay bekledim. İkisinden de onay aldıktan sonra küçük kızı koltuk altlarından tutup yanlamasına kucağıma oturtturdum. " Adın ne bakalım senin?" Duru'nun konuşması ile ona bakıp " Miray , sizin adınız ne?" diye sordu. "Benim adım Duru , bu abinin adı da Baran." Miray bana bakıp " Sende dedem , babam ve amcam gibi kocaman ve çok yakışıklısın. Ben büyüyünce seninle evlebilir miyim?" diye sorunca herkesten bir kahkaha tufanı koptu. Bartu kahkahalarının arasında " Hani benimle evlenicektin küçük hanım!" dedi. Miray kıkırdayıp " Ama napıyım o çok yakışıklı ve kocaman." diyip kafasını göğsüme yasladı. " Ve çok güzel kokuyormuş." diye ekleyince tebessüm ettim. Duru üzüntülü bir sesle "Ama ben napacağım." diyince Miray üzülmüş olmalı ki " Tamam tamam onunla evlenmem ben üzülme sen." diyince Duru tebessüm edip Miray'ın yanaklarını sıkıştırdı. Bende burnumu saçlarına gömüp kokladım. Huzurlu bi kokusu vardı. Tebessüm edip gözlerimi kapattım ve saçlarını okşamaya başladım.

Uzun bi süre öyle durdum. Diğerleri kendi arasında sohbet ediyordu. Duru benim yanımdan kalkıp Asel'in yanına geçmişti. Benim yanımda ise Barış oturuyordu. Miray'ın uyuduğunu düzenli soluklarından anlıyordum. Gözlerimi açmadan bir kez daha kokusunu içime çekip gözlerimi açtım. Barış'a bakarak " Uyudu." diye kısık sesle konuştum. Barış Miray'a bakıp tebessüm etti ve "Ver bana odasına götüreyim." dedi. "Olmaz , uyanmasın şimdi. Sen bana odasını söyle ben yatırırım." Kafasını onaylamazsa sallayıp " Sana güvenmiyorum." dedi. Diyecek bişey bulamadığım için Miray'ı ona doğru uzattım. Ayağa kalkıp onu kucağına aldı ve terastan çıktı.

Yiğit Bey'e bakıp " Müsaadenizle biz artık kalkalım. Saat geç oldu." dedim. Başını sallayıp " Müsaade sizin." dedi. Hep birlikte kapıya doğru gittik. Hepsiyle vedalaştıktan sonra arabaya binip eve doğru sürmeye başladım. Duru neşeli sesiyle " Miray çok tatlıydı ya" dedi. Bende tebessüm edip kafamı salladım. " Bence iyi insanlar. İlk defa tanışmamıza rağmen gayet sıcak davrandılar." Sıkıntıyla iç geçirip " Kardeşlerim beni çok sevmedi galiba." dedim. " Kardeşlerim dedin kabullendin mi?" Başımı olumsuz anlamda sallayıp " Hayır ama sonuçta kardeşim. Onlara abim veya kardeşim diyemem mesela." Duru anlayışla " Olsun sevgilim. Hem daha çok erken bence ileri ki zamanlarda daha da yakınlaşırsınız."

Arabayı park edip arabadan indim. Duru da yanıma gelince binaya doğru yürümeye başladık. Daire kapısına gelince Duru anahtarla kapıyı açıp içeri girdi. Arkasından bende girip bişey demesini beklemeden sarıldım. Kafamı boynuna gömüp kokusunu derin derin soludum. " Yanımda olduğun için , bunu hissettirdiğin için çok teşekkür ederim sevgilim. Seni çok seviyorum." diye fısıldadım. " Bende seni çok seviyorum sevgilim." diyip boynumu öptü. Geri çekilip gözlerine baktım. Her zaman ki gibi çok güzel bakıyordu. Ani bir hamleyle onu kucağıma aldım. Küçük bir çığlık atıp kollarını boynuma doladı. " Baran napıyorsun ya. Korktum." diyip omzuna vurdu. " Karım değil misin. İstediğimi yaparım." Yatak odasına doğru yürümeye başladım. " Bugün iznimin son günüydü. Yarın karargaha gitmem gerekiyor. Bu yüzden karıma sarılarak huzurlu bir uyku çekmek istiyorum. Siz de bu huzurlu uykumda bana eşlik etmek ister misiniz karıcım." Gülüp " Hmm bi düşünmem gerekiyor kocacım." dedi. " Senin o kocacım diyen dilini yerim kadın." diyip yanağını öptüm. Yatak odasının kapısını açıp Duru'yu yatağa oturttum. Dolaptan kıyafetlerimizi çıkarıp yatağa attım.

Üstümüzü değiştirip yatağa yattık. Duru kafasını göğsüme yaslayıp kollarını belime sardı. Bende bir elimi beline yerleştirip diğer elimle saçlarını okşadım. Burnumu saçlarına yaslayıp onun mis gibi kokan kokusuyla uykuya daldım.

_____________________&_____________________

1017 kelime ile tekrar karşınızdayımmm.😻🤙🏻

Lütfen yorum atmayı ve oy vermeyi unutmayın. Sizleri seviyorummmm😘

BARAN | GERÇEK AİLEM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin