Hepinizee gunaydinn ve merhabaa. Size bölüm atabilmek için uyumadım. Umarım beğenirsiniz. İlk hikayem olduğu için bence fena değil.Bol bol yarum atmayi ve oy vermeyi unutmayinnn
Başlangıç tarihiniz??
İyii okumaalaarr🥳😁
_____________________&_____________________
Ben Baran Yıldırım.Çocukluğu aile baskısıyla ve şiddetle geçmiş büyüyünce sırf asker olup ailemin istediği mesleği olmadığım için evlatlıktan reddedilen Baran Yıldırım.
Ben kendi ayaklarımın üzerinde durmayı çok küçükken öğrenmiştim.Babamdan ilk dayağımı yediğimde sadece 12 yaşındaydım.Bir bardağı kırdığım için beni kemerle dövmüştü.Şimdi ise 27 yaşındayım.Ama hala o günlerin izini hem bedenimde hem de ruhumda taşıyorum.
Ama artık hayatımda yoklar.Onların yerine onun için canımdan bile vazgeçebileceğim bir karım var.
Bugün bir haftalık görevimden dönmüştüm.Geldiğimden haberi yoktu.Ona sürpriz yapacaktım.Hızlıca helikopterden inip albayın karşısında hazır ola geçtik.Tim komutanı tekmil verince hemen bizde tekmil verdik.
"Yüzbaşı Kerem Özdemir , Ankara , emret komutanım!"
"Kıdemli üsteğmen Baran Yıldırım , İstanbul , emret komutanım!"
"Kıdemli üsteğmen Alpaslan Kaya , İzmir ,emret komutanım!"
"Teğmen Batu Arslan , Amasya , emret komutanım! "
"Teğmen Murat Kılıç , Denizli , emret komutanım!"
"Asteğmen Kutay Çevik , Bolu , emret komutanım!"
"Asteğmen İlker Uyanık , Bitlis , emret komutanım!"
"Bozkurt timi 1 yüzbaşı , 2 kıdemli üsteğmen , 2 teğmen ve 2 asteğmen ile emir ve görüşlerinize hazırdır komutanım!""Rahat! Görevinizi başarıyla tamamladınız.Hepinizi tebrik ediyorum. Hepiniz izlisiniz şimdi dağılabilirsiniz."Albayın gitmesiyle hepimiz içeri geçip üstümüzü değiştirdik. Üstümü değiştirdikten sonra hızlı bir şekilde arabama atlayıp eve doğru sürmeye başladım. Duruyla daha yeni evli sayılırdık. Henüz evleneli 6 ay olmuştu. Bir haftadır onu görmüyordum ve gerçekten çok özlemiştim.
Eve gelince arabayı park edip arabadan indim.Binaya girip asansörü beklemeye başladım. Hızlıca bizim dairenin olduğu kata çıkıp zile bastım. Beni görmemesi için kapının deliğini parmağımla kapatıp beklemeye başladım. Kapı açılınca karşısında beni görmeyi beklemiyor olacak ki şaşırmıştı. Hatta baya şaşırmıştı çünkü hareket etmeden ağzı açık bi şekilde dolu gözleriyle bana bakıyordu.Kendine geldiğinde hızlıca yanıma gelip kollarını boynuma doladı.Bende hemen sarılmasına karşılık verip kollarımı sıkı sıkı beline sardım.
Kulağıma doğru yaklaşık "Seni çok özledim."diye fısıldadı. Ağladığı için sesi çatallı çıkıyordu. Kollarımı ona daha sıkı sarıp "Bende seni çok özledim sevgilim"diye karşılık verdim. Benden yavaşça ayrıldı. Ellerimi yanaklarına yerleştirip yanaklarındaki yaşları sildim.
Postallarımı çıkarmam için benden tamamen ayrıldı ve beklemeye başladı. Hızlıca postallarımı çıkarıp eve girdim ve kapıyı kapattım."Nasılsın , yaran var mı , karnın aç mı , yorgun musun?" diye sorularını peş peşe sıraladı.Onun bu hallerine istemsizce gülümsedim."İstediğimiz sorudan başlayabiliyor muyuz sevgili karıcım diye sordum muzip sesimle."Ya Baran , dalga geçmesene." Hızlıca yanağından öpüp "İyiyim , yaram yok , açım ve çok yorgunum." diye yanıtladım."O zaman sen hemen ellerini yıka , üstünü değiştir ben sana yiyecek bişeyler hazırlayım." diyerek mutfağa doğru adımlamaya başladı. Bende hızlıca üstümü değiştirip elimi yüzümü yıkadım ve mutfağa doğru adımladım.
O tezgahta yemek hazırlarken yavaşça gidip ona arkasından sarıldım.İlk başta irkilse de sonra sırtını göğsüme doğru yasladı.Hemen başımı boynuna gömüp o aşık olduğum kokusu içime çektim.Boğuk sesimle "Kokunu özlemişim." diye mırıldandım. Kollarımın arasında bana doğru dönüp yüz yüze gelmemizi sağladı. Bana çok güzel bakıyordu. Bakışlarına dayanamayıp belinden kavradığım gibi kendime çektim ve dudaklarına kapandım. Sanki bunu bekliyormuş gibi bana hemen karşılık verdi. Nefessiz kalana kadar öpüştükten sonra ayrılıp alınlarımızı birleştirdim.
"Seni seviyorum" diye fısıldadı.""Çok seviyorum" diye aynı şekilde karşılık verdim. Hızlıca toparlandı ve "Tamam şu yemeği yiyelim sonra bolca hasret gideririz sevgilim" dedi. Dediğine karşı çıkmayarak başımı salladım ve masayı hazırlamaya başladım.Masayı hazırlamayı bitirdiğimde Duru da yemekleri hazırlamıştı.Sohbet ede ede güzel ve huzurlu bir yemek yedik.
Duru masayı toplamaya başlarken bende ona yardım etmek için ayaklandım. Tam o sırada telefonum çaldı.
Kimin aradığına bakmak için telefonu cebimden çıkardığımda kayıtlı numara olmamasıyla kaşlarımı çattım.Duru ifademe bakarken "Kim o?" diye sordu.
"Numara kayıtlı değil sevgilim." Telefonu açıp kulağıma yerleştirdim ve "Alo" diye yanıtladım."Alo iyi günler. Ben ... Hastanesi'nden arıyorum.Baran Yıldırım siz misiniz?" dediğinde kaşlarım daha da çatıldı."Evet , buyrun benim?!" dedim sorgular bi tonda."Ben sizi 27 yıl önce yapılan bi yanlışlık için aramıştım." "Dinliyorum." dediğimde derin bir nefes aldı."27 yıl önce yaşanan karışıklık yüzünden bebeklerin karıştığını düşünüyoruz. Bu yüzden yarın saat 10.00'da ... Hastanesi'ne DNA testi için gelmeniz gerekiyor."Duyduğum şeyle donakalmıştım. Bir tepki bile veremiyordum. Böyle bir şey gerçek olabilir mi acaba?Gerçekse ben 27 yıl boyunca bir hiç uğruna mı bunca şeye dayanmıştım. Kim vericekti 27 yılın hesabını. Yine aynı şeyleri tekrar mı yaşıyacaktım.Telefondan gelen sesle daldigim düşüncelerden sıyrıldım."Beyefendi , orada mısınız?" Derin bir nefes alıp "Evet , yarın söylediğiniz saatte orada olacağım. İyi günler." diyerek telefonu kapattım.Duru hızlıca önüme gelip diz çöktü ve ellerini bacaklarıma yasladı. Endişeli ses tonuyla "Sevgilim iyi misin? Ne oldu?" diye sordu. Gözlerinin içine bakarak " Hastanede doğduğum gün karıştırılmış olma ihtimalim varmış. Onun için yarın hastaneye çağırdılar." dedim.Dehşet ifadesiyle "Ne!?" diye bağırdı. "Onlar benim gerçek ailem olmayabilirmiş."Duru hemen çöktüğü yerden kalktı ve bana sıkıca sarıldı. Bende beline sımsıkı sarılıp kafamı karnına bastırdım. O ise saçlarımı okşamaya başladı. Bir yandan da "Ben her zaman senin yanındayım , biliyorsun dimi?" diyerek bana destek olmaya çalışıyordu. Hemen kafamı salladım.O gerçekten her zaman benim yanımda olmuştu. Ailem beni evlatlıktan reddettikten sonra bana yeni bir aile olmuştu.
Ona biraz daha sarıldıktan sonra ondan ayrılıp ayağa kalktım ve alnını öptüm. "Tamam , bu kadar duygusallık yeter. Hadi sofrayı toplayalım." Birlikte sofrayı topladıktan sonra saat geç olduğu için direk yatak odasına geçtik. Birlikte yatağa girip onu hemen göğsüme çektim. Burnunu saçlarına yaslayıp bir kaç defa saçlarının tepesini öptüm. Göğsümden doğrulup dudaklarıma kısa bir öpücük konudurup kafasını göğsüme geri yasladı." Yarın bende seninle birlikte hastaneye geleceğim." dedi. Ne kadar gelme desem de geleceğini bildiğim için hiç itiraz etmeden "Tamam." dedim ve saçlarına elimi koyup okşamaya başladım.
Saçlarını okşadığım için hemen mayışıp uykuya daldı. Ben ise düşüncelerim arasında sıkışıp kaldığım için uyuyamıyordum.Her ne kadar koskoca adam olmuş olsam da aynı şeyleri yaşamaktan korkuyorum. Kendimi koruyabilirdim ama yine de eski günlerdeki gibi hiç bir şey yapamamaktan korkuyordum. Bu düşünceleri bırakıp güzel karımı seyretmeye başladım. Onu gerçekten çok seviyordum. Benim tek ailem oydu.
Onu izlemeye devam ederken ağırlaşan göz kapaklarıma daha fazla söz geçiremedim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım._____________________&_____________________
Tekrardan selamm. 928 kelime ile karşınızdayımm. Bence ilk yazmama rağmen gayet iyi.🤭🙂
Bölüm hakkındaki yorumlarınızı bekliyorumm.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BARAN | GERÇEK AİLEM
Dla nastolatkówBiraz asker genel gerçek aile kurgusudur.Eğlence amaçlı yazılmıştır.