Merhaba arkadaşlar yeni bölümle geldim. Yorumlarınız ve oylarınız için teşekkür ederim şimdiden.
NİSA
Aniden yükselen silah sesiyle irkildim. Ne oluyordu? Gözlerim direkt Ceylini aradı. Kan kırmızı renginde olan elbisesinin sırt kısmı ıslanmıştı. Yutkundum.
Hemen ayağa kalktım. Onların yanına gitmek için bir adım atmıştım ki bir silah sesi daha geldi. Kurşun yine Ceylini hedef almıştı. İkinci silah sesiyle her kes bağırıp kaçmaya çalışırken Ceylin yerde Özgürün kucağındaydı.
Yeniden onların yanına gitmek istediğimde önümden koşarak geçen insanlar bu isteğime engel oluyordu. İnsanların arasından onları iterek de olsa çıka bilmiştim. Hemen Ceylinin yanına koştum ve onun yanına dizlerimin üzerine çöktüm. Yüzünü ellerimin arasına aldığımda gözleri çoktan kapanmıştı.
Yanaklarına hafif tokatlar atarak kendisine getirmeye çalışıyordum. "Ceylin aç gözlerini!" Tepki vermiyordu. Özgüre döndüm. "Ambulansı ara!" diye bağırdım.
Yeniden Ceyline döndüğümde onu kendi kucağıma çektim. Nabzını kontrol ettim. Çok zayıftı. Gözlerim dolmaya başlarken "Ceylin yalnız bırakma beni." diye fısıldadım. Sesim o kadar kısık çıkmıştı ki ben bile zar zor duymuştum.
Bu dünyada beni annemden sonra belki de tek seven oydu. Gerçekten seven. Gerçek arkadaşım oydu. Anlıyordu beni. Ya da anlıyormuş gibi yapıyordu. Bilmiyorum ama seviyordum onu. Ölmesini istemiyordum. Annem gibi o da beni bıraksın istemiyordum.
Artık gözyaşlarımı tutamıyordum. Ağlamaya başladım. "Ceylin lütfen ölme." diye fısıldadım. Yeniden nabzını kontrol ettiğimde daha da zayıf attığını fark ettim. Korkuyla büyüyen gözlerimle Özgür'e döndüm. "Nerede kaldı ambulans? Nabız atışı gittikçe zayıflıyor."
"Geç gelecekler. En iyisi hastaneye götürelim."
"Tamam." dedim ve Ceylini göstererek "Arabaya getirin onu. Çabuk olun." dedim. Ayağa kalktığımda başım döndü. Kısa bir süre duraksadıktan sonra yavaş adımlarla yürümeye başladım. Salonun yarısı boşalmıştı.
Özgürle birlikte kapıya geldiğimizde Pelin, Mert'in ve tanımadığım bir adamın kapıda dikildiğini gördüm. Pelin bizi gördüğünde "Sizi bekliyorduk!" dedi ve eliyle arabanın olduğu yeri göstererek ekledi. "Araba bu tarafta."
Özgürle ben hızlı adımlarla arabaya doğru yürürken diğerleri de arkamızdan geliyorlardı. Arabanın önüne geldiğimizde kapıyı Özgürün Ceylini arabaya bırakması için açtım. Özgür Ceylini arabanın arka koltuğuna bıraktıktan sonra ben de bindim arabaya. Kendisi de sürücü koltuğuna geçti ve diğerleri yetişemeden arabayı çalıştırdı ve gaza bastı.
•••
Hastanedeydim. Ceylini ameliyata almışlardı. Bir taraftan ameliyatın bitmesini diğer yandan da Pelini bekliyordum. Mert'le Özgür de buradaydı. Pınarla Seline buraya gelirken haber vermiştim. Büyük ihtimal yoldaydılar.
Adım sesleri duyduğumda başımı seslerin geldiği yöne çevirdim. Pelindi. Yanında biri vardı. Düğün salonundan çıktığımda kapıda gördüğüm adamdı.
Hemen ayağa kalktım ve Pelinin üzerine doğru yürümeye başladım. "Mutlu musun?" diye bağırdım. "Sen ve senin mafyacılık oyunların yüzünden Ceylin şu ameliyathanede!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAŞKA BİR EVREN 2
Teen Fictionİlk kitaba bibartusarcaasigi hesabından ulaşa bilirsiniz