13-

154 21 28
                                    

Zerya, içerden gelen kavga seslerini duyduğunda ayaklanmış üstünü değiştirip sessizce evden çıkmıştı.

Çıkmadan önceyse koltukta ki Mirza ve Yeşim'i görmüştü.

Evden ayrıldığı gibi karargaha gelmiş odasına çıkmıştı. Odasında çay eşliğinde eksik dosyaları tamamlarken kapı tıkltılmış bir er gelmişti.

"Komutanım ziyaretçiniz var alalım mı içeri? "

"Ziyaretçi mi? Kimmiş? "

"Süpriz yapacağını söylediği için isim vermedi. "

"İyi gelsin buraya. Bakalım kimmiş? "

"Emredersiniz hemen. "

Zerya, dosyayı kapatıp ayaklanmış camın önüne geçmişti. Dışarıya bir göz atmış ama ziyaretçiyi görememişti.

Kapı bir anda açılıp arkadaki duvara çarparken gürültülü bir sesle içeri girmişti Merih.

"Süprayzz! "

"Merih? Ne işin var burda? "

"Ablamın yanına gelemez miyim? "

"Üvey ablanın"

"Hala mı be çiçeğim !"

"Saçma salak konuşma,noldu?"

"İlla bişey mi olması gerek ya?"

Merih,anında Zerya'ya yapışmaya çalışsada Zerta anında engel olmuştu.

"Evet?"

"Ayıp ayıp."

Diye söylenirken çantasını çıkarmış içinden siyah bi araç anahtarı çıkarmıştı.Zerya''nın kaşları çatılıp sorgularca bakarken Merih 32 diş sırıtıyordu.

"Bu ne?"

"Anahtar."

"Neyin anahtarı Merih neyin?"

"Motorunun."

"Sattım ben onu, araba aldım."

"Ben de geri aldım."

"Manyak mısın olum sen?"

"Bende seni seviyorum."

Merih,elinde ki anahtarı Zerya'ya uzatırken Zerya anında elinden kapmış anahtarı incelemişti.

"Yanına gidelim,bak bi motoruna."

Zerya, küçük bir tebessümle çıkarken Merih'te onun peşine gitmişti.

Zerya,motorunu gördüğünde bir duraksamış , bütün eklemleri sonuna kadar gevşemişti. Gerçekten motorunu görmeye ihtiyacı vardı.

Hızlıca elini cebine atmış cebindeki arabanın anahtarınıysa arkasında ki Merih'e atmıştı.

"Valla veriyon mu BMV yi! Yemin et! Harbi mi lan!"

Zerya, hızlıca motoruna ilerlemiş önünde dizi üstüne çöküp incelemişti.

Merih'se koşarak BMV nin yanına gitmişti.

Çok geçmeden karargahın çok yakınında bi drift sesi duyulmuştu .Zerya ,bi duraksayıp avcunu hızla alnına vurmuştu.

"Gerizekalı üvey kardeş."

Diye mırıldanmış motoru çalıştırıp sesin geldiği yere sürmüştü.

...

Afra, hızla elinde ki piknik sepetini masaya bırakmış. Çalan kapıya koşmuştu. Kapıyı açınca önünde bir çiçek yığını görmüştü. Çiçeğin ardında ki adam zorlukla imzalanacak yeri gösterirken şaşkınlıkla imzalamış çiçekleri almıştı.

MABAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin