Bölüm 6 Sırlar!

6.5K 295 59
                                    

Arkadaşlar merhaba.Yeni bölüm ile tekrardan sizinleyim.Umarım hikayemin gidişatından memnunsunuzdur.Yani öyle umuyorum :)
Oy,yorum ve voteler için çok teşekkürler.Keyifli okumalar arkadaşlar.
Yorumlarınızı bekliyorum:)


CANER'DEN...

Tam bir haftadır İstanbul'dayız.
Artık Azra ile tek başımızaydık ve yanında olmak her zamankinden daha da zor geliyordu bana.Elimden geldiğince,ona yaşadığı şeyleri atlatma şansı veriyordum.Ama ne yazık ki beni bile yanında istemiyordu.Boynuma atlamasını ben de beklemiyordum zaten.Ama olanlar onun kadar beni de etkilemişti.Tabi ki Azra'nın bundan haberi yoktu.Ben varolduğum sürece de olmayacaktı.Buna mecburdum.
Azra'nın hayatını karartmak istemiyordum.Ona karşı hiç bir zaman boş değildim.Azra'ya en başından beri aşıktım ama ona hislerimi söyleme cesaretini asla gösteremeyecektim.Ölene kadar bunun için vicdan azabı ceksem de ona karşı hislerimi görmezden gelmeye devam edecektim.Sanırım bana biçilen kötü kader buydu.Bir kıza aşıksınız ve o kız da size aynı şekilde aşık...Her ne kadar hisleriniz karşılıklı olsa da bazı şeyler bu hislerin önüne geçebiliyor.Bir anda çaresiz hissediyorsunuz kendinizi.Yine de düşünüyorsunuz.
İkiniz için de en iyi olan yolu seçiyorsunuz.Bende bir yol seçtim istemeyerek.İkimiz de mutlu değildik sonuç olarak.
Fakat elimden gelen tek şey buydu ne yazık ki...

AZRA'DAN...

Her şey neden bu kadar ters gitmek zorunda?Ailemden kimse yanımda yoktu artık.Caner bile bana bir yabancıymışım gibi davranıyordu.Onu bu kadar değiştiren ne olabilirdi?Bir haftadır beş yıldızlı bir otelde kalıyorduk ve yanıma neredeyse hiç gelmiyordu.
Odalarımız yan yanaydı ve yanına gitmek istiyordum.Fakat cesaretim yoktu.Benden uzaklaşıyordu.Beni yanında istemiyordu.Ona zorla bir şey yaptırmak istemiyordum.Bu yüzden kabullenmekle yetiniyordum sadece.
Anlamadığım,Caner ne ara bu kadar paraya sahip olabilmişti?Çok tuhaftı.

CANER'DEN...

Canım çok sıkılmıştı.Biraz hava alsam iyi olacaktı.Siyah deri ceketimi omzuma atarak odadan çıktım.Azra'nın odasının önünde durdum.
Acaba daha iyi miydi?Nasıl hissediyordu?Yanına gitmek istiyordum ama yapamazdım.
Derin bir iç çektim ve oradan uzaklaştım.Kafamı az da olsa dağıtmak istiyordum.Otelin lobisine doğru ilerledim.Ortam baya kalabalıktı.Sakin bir yer bulup oturdum.Karşıdan bana bakarak bir şeyler fısıldayan 4 kişilik kadın grubu gözlerimden kaçmamıştı.Tam bir iğrençlik abidesi!Yakışıklı olabilirim fakat oldum olası kadınların sırf bu özelliğimden dolayı karşımda kendilerini aciz bir yaratık olarak göstermelerinden nefret ederdim.Ne yani,dünyada erkek mi kalmadı!?

Şuan ki sinir bozucu manzarayı görmezden gelerek,oturduğum koltuğun hemen önündeki masanın üzerindeki gazete dikkatimi cekti.Gazeteyi elime alarak,sayfaları çevirmeye başladım.Birkaç saniyenin ardından yanımdaki hareketliliği fark etmem uzun sürmedi.Elimdeki gazeteyi görüş açımdan çekerek,geri masaya bıraktım.

"Yalnız mısınız?"

Midemi bulandıran soru karsıdaki 4 kişilik kadın grubudan gelmişti.Tabi ki birtanesi yanıma gelebilmiş ve bu soruyu sorabilmişti.Hiç oralı bile olmadım ve kadının yarım ağızla sorduğu soruyu yanıtsız bıraktım.Kadının amacı belliydi.Sol dizimin az daha yukarısındaki baskıyla irkildim.Yok artık,bu kadarına da pes!Kadının eli resmen bacağımı okşuyordu.İyice bana sokuldu ve ardından igrenç yüz ifadesini takındı.

"O elinizi güzellikle çekmezseniz eğer,canınızı yakmak zorunda kalacağım!"
dedim en kararlı ses tonumla.
Sinirlenmiştim.Kadın ise söylediğimi takmayarak sırıtmıştı.Hemen ardından cinsel organıma hafif dokunuşu ile neye ugradığımı şaşırdım.O sırada lobinin hemen girişinde ağlamaklı yüz ifadesiyle göz göze gelmiştim.Lanet olsun...Azra...

GÜNAH KEÇİSİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin