LİTTLE BOY

sahte sevgili

_ufuktan_

"Ardişş lütfennn"

Ellerimi önümde birleştirmiş tatlı tatlı ona bakıyordum kabul etmesi için

Bilin bakalım ne istiyordum?

Tabiki de benimle sevgili olmasını ama sahte olanından bu yüzden gün boyu şirkette kuyruk gibi peşinde dolanıp tatlılık yapmıştım

Ama gelin görün ki bu öküz -ki Barlas kadar öküz olamaz - kabul etmiyordu.

"Lütfen ardişş, bak istediğin herşeyi yaparım, lütfen"

Resmen hayatımda bu kadar yalvarmamıştım

"Biraz daha yalvar" yüzündeki piçimsi sırıtma ile konuşunca masanın üzerindeki dosyayı kafasına geçirdim

"Lan kafam gitti"

Kafasını tutup sızlanmaya başlamıştı, birde numara yapıyor pislik

" Eğer bana yardım etmezsen sana bu şirketi dar ederim arda"

"Tamam, kabul ediyorum ama en son gelen proje ile sen ilgileneceksin"

Koyduğu şart ile beraber yüzüm asılmıştı, koskoca proje ile nasıl ilgilenebilirdim ki?

Ama Barlas'ı kıskandırmak için kabul edilebilir bir şey.

"Tamam," dedim,bunu kabul ettiğimi söyleyerek.

"Anlaştık."

"Peki nasıl yapacağız?" Arda'nın sorduğu soruyla gözlerim kısıldı.

"El ele olmamız yeter mi?" Arda dayanamayıp sordu.

"Cık,yetmez."

"Sarılmak?"

"Cık."

"Öpüşmek var mı onu söyle,bak ben öpüşürsem senden başka şeyler de isterim şirket için."

"Ne mesala?"

"Onu isteyince görürsün, öpüşme var mı?"

"Bunu bilmiyorum ama gerekirse böyle yandan,onun görebileceği şekilde öpüşür gibi yaparız." Bu Arda'nın aklına yatmış gibi başını sallarken dudaklarını büzdü.

"Barlas bizim ilişkimize inanmaz ki böyle."

Bunu ben de düşündüm ancak Barlas'a inandırıcı sahneler bırakırsak inanır ve benden uzaklaşır.

"Sen bana bırak, sadece dediğim gibi davran yeter."

"Tamam,patron sensin."

"Herhalde benim,baksana şu tatlı halime,sen mi olacaksın?" Kahkaha attım.

"Kızıyorum bak!" Arda'nın gözleri şakadan öfkeye bürünürken dudaklarındaki hafif kıvırtı bunu belli eder.

"Sen bana kıyamazsın bile Ardiş hâlâ kızıyorum ayakları,oldu mu şimdi?"

"Seni var ya,"

"Eee beni var ya," ayağa kalkmış üzerime doğru geliyordu ama ben mutfağa doğru koştum.

Arda da tam arkamdan gelip beni mutfakta sıkıştırınca güldüm. Ortamızda masa vardı.

"Dur orda bakim."

"Yok öyle Ardiş,durursam yakalarsın."

"Zaten onu yapacağım müsadanle." Yana kayınca ben de diğer tarafa kaydım.

"Müsade filan vermiyorum, Allah'ın izni peygamberin kavliyle seni kendime sahte sevgili olarak istiyorum."

"Olmaz öyle,babam kızar." Sırıttım.