☆3☆

11 1 14
                                    

Kapıdan çıkıp gitmişti arkasından takip edip güzel bir yumruğu kafasına geçirmeliydim ama müdürü yakalamalı ve siktiğimin boynumdaki şeyleri kapatmalıydım.

Çöp kutusuna attığı gazlı beze bakarak lanet ettim ve giydiğim boğazlı body çekiştirdim ve saçlarımı boynumu kapatacak şekilde indirmeye çalıştım. En azından şimdi daha iyi ve görünmüyordu.

Siktiğimin pisliği yüzünden bu sıcakta böyle dolaşıyordum cidden. Bu bir işkenceden farksızdı. Kendime son kez baktım ve emin olunca tuvaletten çıktım. Yavaş yavaş koridor kalabalıklaşıyordu.

Müdürün odasını bulmuştum. Kapıyı içimde ne kadar sinir olsada nazikçe çaldım ve gel sesiyle içeri girdim. Mutlu ve ellili yaşlarına dayanmış biri masasında oturuyordu, bana önümdeki sandalyeyi gösterdi ve oturmamı işaret edince oturdum ve konuşmaya başlamasını bekledim.

"Evet evladım söy- ah Suzuki" bir kız bir anda bilgisayar masasının arkasından çıktı ve yanıma geldi. Bana parlak yeşil gözleriyle bakıyordu.

"Merhabaa ben Suzuki!" baya heycanlı olan kız kollarını bağladı ve bacaklarıma yaslandı çenesini kollarına koydu.

"Merhaba Suzuki ne güzel bir kızsın sen böyle. " kız güldü ve yanakları çabuk kızarmıştı. O kadar tatlı bir gülüşü vardıki insanın içi yumuşuyordu.

"Onun adına kusura bakmayın ben okulun müdürü Hoshi adınız neydi? " kafamı sorun yok dercesine salladım.

"Sorun değil efendim Suzuki çok şirin bir kız ben resim bölümünden kazanmıştım İnui Seishu. " müdür kafasını salladı ve bilgisayarıyla uğraştı.
Suzuki ise bana hayran gözlerle bakmaya devam ediyordu.

"Şey kızınız mı? " diye sordum

"Hayır şey-" Hoshi konuşucakken küçük kız konuşmayı böldü.

"Babam ile annem cennete gitti İnuii! Dedem eğer iyi biri olup kocaman bir kız olursam onları görebiliceğimi söyledii" diye heycanlı heycanlı bana anlatınca yüzüm düşmemesi için uğraştım ve müdüre baktım o ise biraz hüzünlenmişti.

"Ah kusuruma bakmayın lütfen-" derken sözümü kesti.

"Sorun değil çocuklar işte biz işimize geri dönelim lütfen. " dedi  ve bişgisayarına geri döndü. Ben Suzuki'nin saçını okşarken müdür buranın nasıl bir okul olduğunu nasıl işlediğini ve bana neler gerekli olduğunu anlattı kısa bir sohbetin ardından sürekli bileğim deki siyah iple oynayan Suzuki'ye tekrar baktım.

"Ben gidiyorum Suzuki. " dedim ve gülümsedim. Ayağa kalkıcakken bileğimi tutup beni çekiştirdi güçsüzce.

"Hayıır gitmee lütfen ben çok yanlız kalıyorum" çarpık bir gülüş oluştu yüzüme. Eğildim ve yüzünü sevdim. Sonra bileğimdemi ipi çıkarıp onun bileğine bağladım.

"Merak etme artık burada okuyacağım Suzuki sen ne zaman istersen burdayım bunu çıkarma olur mu? " gülümsedim Suzuki'nin yanakları daha fazla kızarmış ve hızlı bir şekilde kafasını olumlu sallayarak konuştu.

"Tamamdırr İnuii ağabey! " gülümsedim ve ayağa kalkıp kapıya yöneldim.

"Görüşürüz iyi günler efendim. " müdür bana kafasını olumlu şekilde salladı ve bende odadan çıktım.

Hızlı adımlarla odama gitmeye çalışıyordum ki boynumdakini hemen kapatmalıydım. Cidden aşırı utanç vericiydi nasıl Ulu orta yerde böyle sikik bir şeyi yaparki. SAPIK MI O?

Sonunda odama varmış kendimi içeri hızla atmıştım. Eve göz gezdirince Chifuyu'nun evde olmadığı belliyledi.
Hemen banyoda sağlık kitini almış bu sefer öncekinden biraz daha büyük bir gazlı bez yapıştırdım. Cidden o ahmağa nasıl gününü göstermeliydim gram fikrim yoktu.

Odama geçtim ve çizim tableti mi çıkarıp bir şeyler karalamaya başladım. Chifuyu'nun gelmesi uzun süreceği belliydi. 1 saat boyunca çizdikleri sonra kafamın içindeki bunaltıcı fikirler sayesinde hiç beğenmediğim resme baktım ve tableti yatağımın üstüne atıp mutfağa geçtim.

Cidden kafam doluyken hiç bir şey çizememek kadar iğrenç bir şey yoktu. Mutfağa göz gezdirdim ve yiyecek bana göre bişey bulamadığım için telefonumu alıp bir şeyler sipariş ettim ve sabırla gelmesini bekledim. Kapı çalınca gidip açtım ve Chifuyu ile karşılaştım.

"Hoşgeldin Chifuyu" dedim ve içeri geçmesi için kenara geçtim. Chifuyu içeri geçti ve ayakkabısını, ayakkabılığa yerleştirdi.

"İnui yemek yedin mi ben Baji-san ile yedim de açsan sipariş edelim kafeterya da yemek saati geçeli çok oldu" dedi Chifuyu üstündeki ceketi fortmantoya koydu.

"Sipariş verdim gelir birazdan" Chifuyu tamamdır anlamında kafasını salladı ve kendi odasına geçti.

Bense mutfak masasına oturdum ve telefondan iş bakmaya başladım. Paramı kafama göre harcayacamam sonuçta yarın ne kadar istemesem de o yemeklerden yemeye alışmalıydım. En fazla yemek yemezdim zaten. Telefonuma bakarken bilinmeyen numara aradı açtım ve siparişi teslim etmek için beni aşağı çağırdılar.

"Chifuyu yemeği alıp geliyorum! " Chifuyu tamamdır diye bağırdı bende cüzdanımı aldım ve terliklerimi giyip aşağı indim.

Parayı ödedim yemeği aldım ve geri odama çıktım eve girip pizzamı mutfakta yemeğe başladım bir yandan da telefonla iş ilanlarına bakıyordum.
O sırada Chifuyu içeri girdi ve telefonda baktığım ilanları gördü.

"Hah bu da ne işe mi gidiceksin İnui" kafamı salladım.

"Yapacak bişey yok elimdeki para 2 ay sonra biter en iyisi çalışıp biraz daha biriktirmek." Chifuyu nun yüzü düşmüştü ve karşımdaki sandalyeye oturdu.

"Ama hem okuyup hemde nasıl çalılıcaksın aşırı yorulursun İnui" İnui hüzünlü bir şekilde bakan Chifuyu ya baktı ve pizzasından bir dilimi daha yedi.

"Sorun değil hep böyleydi zaten fazla sorun olmaz. " telefonda bakınmaya devam ettim.

Chifuyu somurttu ama o da bişey diyemezdi sonuçta. İkiside telefonla ilgilenmeye başladı haftaya pazartesi ilk ders başlıyordu cidden uzun bir ara kafa dinleyemeyecektim. Ama içmeye gitmek iyi giderdi Chifuyu'ya gitmek ister mi diye sorsam acaba gelir miydi?

"Hey Chifuyu okullar başlayacak ben son kez içmeye gideceğim bu pazar istersen sende Baji'ye sor gelsin" dedim Chifuyu gülümsemişti.

"Tamamdır ben gelirim Baji'ye de sorarım" tamam anlamında kafamı salladım. Pizzayı yedikten sonra Chifuyu'ya iyi geceler dedim ve odama gidip yattım.

Sabah alarm sesini duyunca kalktım saat 09.00'du gözümü ovuşturdum ve gelen bildirimlere baktım. Cevap yazdığım bir ilanda benimle görüşmek istiyordu bu harikaydı ilanın sahibine olumlu dönüş yaptıktan sonra bugün gelebileceğimi söyledim.

Ayağa kalktım ve lavaboya gidip kişisel işlerimi hallettik ten sonra üstümü değiştirdim ve Chifuyu bana seslendi.

"İnui hadi gel kafeterya da Baji bizi bekliyor beraber yiyelim ama Baji'nin bir arkadaşı varmış bizimle yicek sorun olur mu? " telefonumu elime aldım.

"Hayır sorun olmaz hadi anahtarını alda yanlarına gidelim. " kafa salladı gereken şeyleri aldık ve kafetarya ya doğru gittik. Yemeğimizi aldık ve Baji'ye bakındığımızda orada onu gördüm ama bir tuhaflık vardı. Tanıdığım biri siktir bu Koko'ydu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

𝐀𝐡𝐦𝐚𝐤 // 𝐊𝐨𝐤𝐨𝐧𝐮𝐢Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin