16

92 18 81
                                    


"Tamam her şeyi anladım da bu niye burada amına koyayım"

"Niye beğenemediniz mi wooyoung bey. Hem ben hongjoongun arkadaşıyım niye olmayayım"

"San bey siz istediğiniz gibi hongjoong bey ile takılabilirsiniz ama neden benim odamda takılıyorsunuz"

Hongjoong sanı alıp benim odama getirmişti. Hayır kardeş mi kalleş mi anlamıyorum? Kendi de biliyor choi sanın siki anca bana kalkıyor. Bir de benim odama getiriyor ya.

"Ya susun Allah aşkına. Konumuz o değil konumuz seonghwa ile ben"

Göz devirip telefonuma odaklandım. Resmen seonghwanın kardeşi ile seonghwanın dedikodusunu yapacaktık ya.

Hongjoong elimdeki telefonu alıp bir kenara fırlattı.

"BANA ODAKLAN LEE WOOYOUNG"

"HE BAKIYORUM HONG HONGJOONG"

San şaşırmış bir şekilde bize bakıyordu. Normalde aile buluşmalarında hongjoongun sesi çıkmazdı ona şaşırdı herhalde.

"Siz birbirinize bir soy isim ile seslenmiyor musunuz? Biz sadece choiyi kullanıyoruz"

Hongjoong benden gözlerini çekerek sana döndü.

"Aslında bizde seokmin babamın soy ismini kullanıyoruz da bu aptal woo ismimle uyuyor diye joshua babamınkini söylüyor"

Hongjoong göz devirerek attığı telefonumu yerden alarak tekrar bana verdi.

"Hee aslında güzel hong hongjoong"

San gülerek bana döndüğünde içimde ki fırtınalar ağaçları yakıyordu. NEFRET EDİYORDUM ŞU ÇOCUKTAN.
Konuşmanın hemen bitmesi için sessizce hongjoongun konuşmasını bekledim. Sanda yatağımın üzerine yanıma oturarak hongjoonga döndü.
Hong gülerek elleri ile bir dikdörtgen oluşturdu.

"Aslında tip olarak çok yakışıyorsunuz ha"

Tam bağıracakken sanın gülmesi ile daha da sinirlendim ama gözlerim gülüşünde kaldığı için bir şey diyemedim.
DUDAKLARINI YERLERİNDEN SÖKECEĞİM İĞRENÇ.

"Bak wooyoung dünya biliyor biz çok yakışıyoruz"

Gülerek sanın omzuma koymaya çalıştığı elini tuttum.

"Unut bunu choi san biz diye bir şey yok"

San gülerek kafasını yana çevirdi.
Bende hongjoonga döndüğümde gülerek bizi izliyordu.

"Şimdi az bir zamanımız var her an seokmin babam ne oluyor burada diyip odaya dalabilir sonrada konuyu öğrenmek için uyuyana kadar bizimle kalır"

"dinliyoruz"

San ikimiz adına da konuştuğunda gözlerimi devirdim ama bir şey demedim sonuçta kardeşim haklıydı babalarımız her an odaya damlayabilirdi.
Hongjoong sessizleştiğimizde ellerini birbirine çarparak konuşmaya başladı.

"Şu sıralar çok fazla seonghwa ile takılmaya başladık VE İNANABİLİYOR MUSUNUZ-"

Aniden kapının açılması ile hepimiz irkildik. Seokmin ve joshua babam kapıdan bizi izliyorlardı.
Seokmin babam bi anda hongjoongun yanına giderek sarsmaya başladı.

"NE OLDU, SANA MI DOKUNDU, BİR ŞEY Mİ DEDİ, NEYE İNANABİLİYOR MUYUZ, NAPTI OĞLUM SANA SEONGHWA"

Hongjoong gözlerini açarak bana baktı. Bende şaşkın şaşkın hongjoonga bakıyordum.
Joshua babam yavaşça seokmin babamı kendine doğru çekerek odadan çıkarmaya çalıştı.

"YA JOSHUA BIRAKSANA ÖĞRENMEM LAZIM NAPTI SEONGHWA"

Hongjoong dayanamayarak babamıza bağırdı.

"BABA SEONGHWAYI SEVİYORUM"

Bir dakika söylemesini beklediğim şey bu değildi.
Seokmin babamda beklemiyordu ki bana dönerek "ciddi mi bu" dedi.

Sessizce kafamı salladım. Hem sanki yanlış bir şey yapıyoruz neden kızacakmış gibi bakıyor ki babam.

Babam yavaşça kollarını tutan elleri indirdi ve hongjoonga doğru ilerledi. Hepimiz o kadar gerilmiştik ki san ile hareket etmeden hatta nefes almadan duruyorduk. Joshua babama baktığımda ise gülüyordu.
Gülüyor muydu???

Seokmin babam hongjoongu kavrayarak kucağına aldı.

"CANIM OĞLUM SEONGHWAYI SEVMEYECEKSİN DE KİMİ SEVECEKSİN. ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM ONU SEVDİĞİN İÇİN. WOOYOUNGDAN BİR ŞEY BEKLEMİYORDUM DA SEN BİZİ SEUNGCHEOLLER İLE DÜNÜR YAPACAKSIN YA VALLAHA DELİRECEM DUYDUN MU JOSHUA DÜNÜR OLUYORUZ SEUNGCHEOLLER İLE"

Ne.

"Duydum duydum hatta şuan jeonghana söylememek için zor duruyorum"

Hongjoong havada seokmin babamın kucağında ellerini hayır anlamında sallayarak joshua babama konuşuyordu.

"BABA SAKIN SÖYLEME JEONGHAN AMCAMA HEMEN SÖYLER O SEONGHWAYA YA"

San gülerek hongjoonga parmağını uzattı.

"Ne kadar ayıp babam öyle birisi mi hongjoong"

Hongjoong hariç herkes gülmüştü - ne yazık ki bende- hongjoong ise seokmin babama indirin beni artık diyordu.

Seokmin babam sonundan indirdiğinde yine bir sessizlik çökmüştü.

Joshua babama dönerek "Baba artık şu hongjoonga bir taktik verin kavuşsun sevdiğine" dedim.
Babam gülerek bana sarıldı.
"Ah oğlum o kavuşurda sen napacaksın... Seni kimlere vericez canım oğlum"

Babamı yavaşça iterek şakasına sinirli bir yüz ile gözlerine baktım.

"Ya baba ne alaka ben sonsuza kadar sizinle kalmayı planlıyorum. Banada yetecek sevginiz vardır herhalde"

Seokmin babam yalandan öksürerek "git" dedi ve güldü.

Bende göz devirerek güldüğümde ikiside bir anda odadan çıktı.
Bu sefer neden kolay oldu.

San her şeyi normal karşılayarak hongjoonga bir fikir verdi.

"Ya dün dino amcam diyordu birinizin evinde toplanalım aklımda bir youtube videosu var hatta özellikle çocuklar gelmesin diyordu"

Göz devirdim.
Bu gün ne kadar da çok göz deviriyorum böyle.

"Sadede gel hadi aptal"

San yüzünü bana çevirip gözlerini dudaklarıma indirdi.
İşaret parmağını çenemin altına sürerek burnumu sıktı.
Çocuk mu seviyorsun lan sen?

"Bekle wooyoungcum sadece önden açıklama yapıyorum"

Kollarımı göğsümde birleştirerek geriye yaslandım.

"Her neyse devam et"

"İşte o gün bizim ev hariç birinin evine gitsinler biz de babamların içki deposunu patlatalım zaten seonghwa çok çabuk sarhoş oluyor sorguya tutarız"

Vay be choi san ne kadar kötü birisin.
Hongjoong da bu fikri çok beğenmiş olacak ki bi anda ayağa kalkarak "KABUL" dedi.
Bir sıkıntımız var.
Hongjoong hiç içki içmedi ama hongjoong bunu düşünmüyorsa benim de pek umrumda değil her neyse.

Bende ayağa kalkarak sanı da kaldırdım. Yavaş yavaş hongjoongun yanına götürerek yan yana koydum onları. Arkalarını dönmelerini sağladım. Tam da kapıya bakıyorlar.
Allah allah işe bak.

Arkalarından iterek odadan çıkardım.

"Yeter bu kadar choi san ile sohbet yarın görüşürüz"

Diyerek kapıyı kapadım.

Fammışız? | svt,atzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin