..
jeongin
hyun
nerdesinhyunjin
bizimkilerle herzamanki kafede oturuyoruz
noldu kijeongin
ya
abimle kavga ettikte
çıktım evden sinirlehyunjin
seungminle mijeongin
yok
jisung hyunglahyunjin
nejeongin
bende anlamadım
normalde ilişkilerime karışmaz diye düşünmüştüm
bu sıralar sinirleri baya bir bozuk
seni öğrenmiş
ben başka bir zaman anlatacaktım aslında ama
baya bir tepki gösterecegini tahmin etmiyordum
yanınıza geleyim
anlatırımhyunjin
tamam bekliyoruz o zaman
'bu mesaj beğenildi'...
"jisung, aç kapıyı!"
jeongin evden çıktıktan sonra jisung hızlıca lavaboya çıkmıştı, felix ve seungmin, jisungun bu halleri hakkında bir düşüncesi olmadığından onlara da değişik gelmişti hareketleri.
abilerinin içeride kan kustuğunu bilmiyorlardı tabii..
"hyung, iyi misin!"
en sonunda telaştan kırmak üzere olacakları kapı aralanmıştı.
"hyung!"
seungmin anında halsiz abisinin koluna girdiğinde felix de yardım etmişti.
"jisung iyi misin? ödümüz koptu!"
jisung hiçbir şeyi belli etmek istemedi. herzaman ki gibi. ilk defa kan kustuğundan kendisi de neler olduğunu çözemiyordu.
"iyiyim ya.. bir an midem bulandı, o kadar"
jisungun odasına geldiklerinde yatağa oturttular. biraz daha iyiydi en azından.
"jeongini arayayım mı, eve gelsi-"
"hayır, boşver"
iç çekip devam etti jisung.
"bağırıp çağırıp çıktı, en sonunda yine buraya gelecek nasıl olsa"
seungmin abisinin yanına oturdu.
"hyung, sen.. fazla tepki vermedin mi? hayır.. haklısın tamam ama felixin sevgililerine hiçbir şey demiyordun mesela"
jisung karşısındaki duvara sabitledi bakışlarını, jeonginle 10 dakika öncesine kadar aşağıda yaptıkları kavgayı hatırladı. anlık parlamıştı.
"başkasından duymak kötü hissettirdi, jeongini suçladım"
gözlerini duvardan ayırıp seungmine döndürdü.
"dediği şeyi duydunuz, sevgili değiliz olsaydık neden söylemeyeyim, benim gibi olmasını istemiyorum onun, o kadar"
..
"artık anlatsan mı şu olayı"
jeongin elindeki içecegi masaya bırakıp başladı.
"jisung hyung bir şekilde hyunjini öğrenmiş, bugün de işte odama geldi sevgilin var da niye söylemiyorsun dedi"
"sen ne dedin?"
changbine bakıp tekrar konuştu jeongin.
"sevgili olaydık söylerdim dedim, daha da çok kızdı. normalde böyle şeylere asla takmazdı. kendisi her gece birileriyle eğleniyor, bana gelince niye böyle olduğunu anlamıyorum. söyledim de bugün, sen yapınca oluyorda biz yapınca mı suça giriyor dedim. ben bağırınca o da bağırdı işte.. sonrada evden çıktım direk"
minho yerinde kıpraşıp duruyordu. bazı şeyleri söylememek için zor tutuyordu kendisini.
boğazını temizledi.
"jeongin, jisung demek ki seni korumaya çalışıyor. onun üzerine gitmek yerine dinleseydin keşk-"
"hyung eskiden böyle değildi ki, felix hyungun kaç tane sevgilisi oldu birisine dahi ağzını açmadı"
minho bu sefer susmayı seçti. sadece kafasını belli belirsiz salladı.
sonrasında chanın konuşması ile hepsi ona döndü.
"bir dakika ya, sevgilim yok derken yalan mı söyledin yani abine?"
jeongin hyunjine yan gözle bakıp tekrar chana döndü, alaycıl bir ses takındı.
"yalan söylemiş olmayı çok isterdim ama bazı odunlar yüzünden maalesef ki hala bekar olarak dolaşıyorum"
bu sefer gözler hyunjine döndüğün de yediği tabak dondurmadan kafasını kaldırıp ona bakan gözlerde gezdirdi gözünü.
"ha?"
verdiği tepkiye jeongin göz devirirken diğerleri sabır dilemeye ve gülmeye başlamıştı. jeongin ise ayağa kalktı.
"yok bir şey geri zekalı, otur dondurmanı ye sen, hadi görüşürüz"
kafeden çıkmadan önce hyunjinin kafasına vurmayı da ihmal etmemişti jeongin.
"harbi odunsun amına koyayım"
"noluyor ya, ne dedim de kızdı gitti?"
"aptall!"
..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boğ Iste | Hyunin
Humorjeongin st bogsana beni aq hyunjin ne texting+düz yazı Y.S" Minsung Changlix Chanmin