2.5

6K 642 266
                                    

Yine ben yine ben yine beenn🤯🤖🎃

Ehehehe

Medya;önümüzdeki bölümlerin spoisi

Tahmini hesaplamalarıma göre kitabımız 30 35 bölüm arası finalll🥳🥳

İveett bölümümüae geçelim iyi okumalar çiçekleriimmm ❀✾❁✿❃

Neyse ki bugün erken kalktım vaktim çok var (6da) 🐭🐹

Sınır; 680-700

Bunların hepsi önceye ait silmeden aticam ballarım, aslında buraya bölüm atmicakım ama isteyenler oldu vpnyle girdim atiyom çıkıcam yorumlarınıza cevap veremeyebilirim ama yine de denetim çiçeklerimm

.
.
. Biraz kısa oldu bölüm özür dilerim yeni bölünler hızlı gelicek artık

Bade'den

"Günaydın canım kızıım!"

Oturduğum sandalyede kısaca hareketlenip gözlerimi açtım. Niye gelmişti şimdi bu adam? Dün yeteri kadar konuştuğumuzu varsayıyordum.

"Uyanmadın mı hâlâ, kalksana." Dediğinde kafamı kaldırıp, Allah çarpmış peygamber tekmelemiş gibi duran suratına baktım.

"Uyanığım zaten." Dedim ters bir ses ile. Burada uyumak mümkün müydü? Tamam bir ara dalmış olabilirim ama o kadar da değildi.

Bugün burada oluşumun ikinci gününün sabahıydı. Ve ben artık buradan gitmek istiyordum. Gidecektim de, er ya da geç çıkacaktım buradan. Kimsenin beni kurtarmasını bekleyemezdim. Kendine güveni olmayan başka birisine güvenemezdi değil mi?

Sürekli aynı şekilde oturmaktan sıcak bastığı için kafamı arkaya yatırıp saçlarımı geriye atmaya çalıştım. Ellerim bağlı olduğu için kulağımın arkasına atamıyor olmak sinirlerimi bozuyordu.

Önümde, gözlerini yere sabitlemiş öylece dikilen Berzan'a baktım.

"Gitsene sen, niye buradasın?" Diye söylendim gitmesi için. Zaten başta beni kaçırması olası bir saçmalıktı!

Her hangi bir yanıt alamayınca yüzüne baktım. Yüzü düne göre solgundu. Göz altları ise fazlasıyla morarıktı. Bir şeyler mi içmişti acaba? İçse de bu kadar sakin kalacağını düşünmüyordum açıkçası.

"Berzan!" Diye sesimi yükselttim bakması için. Kısa bir an kafasını iki yana sallayıp yüzüme çevirdi harelerini.

"Ne var!" Diye çıkıştı sert bir ses ile. Derin bir nefes aldım.

"Yok bir şey." Dedim geçiştirerek. Diğer yanağıma da tokat yemeyi göze alamazdım.

Önüme gelen saçlarımı üfleyerek geriye attım. Kısa bir an saçlarımda göz gezdirip, bir şey demeden çıkıp gitti odadan. Gerçekten tuhaf bir adamdı.

Kafamı çevirip etrafı kolaçan etmeye başladım. İlk dikkatimi çeken şey yerde olan tacımdı. Taçla derin bir bakışma içerisine girdikten sonra fark ettiğim şey ile yüzümde büyük bir tebessüm oluştu.

Taç, tavşan kulaklıydı. Ve bunların içinde daha önce gördüğüm kadarıyla demir çubuk vardı. Başka türlü dik duramıyorlardı çünkü. Onun içindeki demiri alırsam kilitli olan kapı varsa açabilirdim.

O tacı almam ve içini açmam lazımdı. Nasıl olacaktı peki? Öncelikle ellerimi çözmem lazımdı. Yavaşça çıkartmaya çalıştım bileklerimi ipten.

Bileklerim artık tahriş olduğu için biraz daha yavaş olmaya çalışıyordum. Zaten fazlasıyla canım yanarken bunu da ekleyemezdim.

Bileklerimi kurtarmaya çalışırken bundan sonra ben yapacağımı düşünmeye başlamıştım. Lâkin, bir anda sertçe açılan kapı ile sıçrayıp ellerimi serbest bıraktım. Yakalanırsam iyi sonuçlar alırım gibi gelmiyordu.

Bal Bade'm (Gerçek Ailem) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin