The Secret Passion/James Potter

Kavga

Valeria Alexandra'dan

"Baskın olacakmış."
Rabastan elindeki mektubu okurken ifadesizce konuşunca ona döndük.

"Nereye?" Evan'ın sorduğu soruya bilmediğini belli edercesine omuz silkti.

"Onu yazmamış, düğün gününü haber vermek için yazarken araya belli belirsiz sıkıştırmış. Zaten düğünden çok Karanlık Lord'dan bahsetmiş."
Ağabeyin'in yazdığı mektubu asasıyla yakarak konuştu.

"İşareti ne zaman alacaksın?" Barty heyecanla sorunca hepimiz pür dikkat kesildik.

"Seneye, yarıyıl tatilinde." Diye yanıtladı Rabastan.

"Sanırım ben bu yarıyıl tatilinde alacağım."

Regulus'un söylediği şeyle hızla ona döndük.

"Ne?" Dedim şaşkınca. "Neyden bahsediyorsun sen?"

"O aptal, evden siktir olup gidince bu pisliği temizlemek bana kaldı. Annemler bunun daha iyi olacağını söyledi." İfadesizce. "Ayrıca Lord'umuza bu kadar hızlı hizmet edebilecek olmak bir onurdur."

"Dostum!" Dedi Barty heyecanla.
"Bu harika! Keşke senin şansın bende olsaydı!"

"Ne?" Dedim tekrar.
Bana da bulaştırmıştı.

"Bu aralar çok fazla 'Ne?' diyorsun Val." Dedi Rabastan.

"Çünkü bu aralar çok fazla anlaşılması güç ve saçma şeyler söylüyorsunuz!" Dedim sinirle.

"Bunun neresi saçma?" Dedi Regulus kaşlarını çatarak.

Şaşkınca ona döndüm.

"Bunun neresi mi saçma?" Sesimi yükselttim. "Her yeri! 16 yaşında işaret almaktan söz ediyoruz burada Reg! Onaltı! 16 yaşında insan öldürmekten bahsediyoruz ve gelmiş bana ne soruyorsun?"

Mal mıydı bunlar?

"Bu bi' şans Valeria!"

"Sikerim şansını! Mal mısınız siz?" Diye sinirle ayağı kalktım.

Astronomi Kulesine çıkmıştık o yüzden rahattık.

"İnsan öldürmeyi bu kadar basit mi sanıyorsunuz, amına koyayım? Daha okulu bitirmeden adam öldürmeye mi başlayacaksınız?"

"Onlar Bulanık, Valeria!" Barty sinirle konuşunca ona aynı şekilde karşılık verdim.

"Bu bir insanı öldüreceğiniz gerçeğini değiştirmiyor!"

"Bize Bulanık'ları mı savunuyorsun sen?"

"Size bi' bok savunmuyorum Rabastan! Bende Bulanık fanı değilim zaten! Burada sizin için konuşuyorum! Henüz işareti almak için çok erken!"

"Yeter!"

Regulus bağırınca hepimiz ona döndük ama bir an izleniyormuş gibi hissettim.
Regulus ayağı kalktı ve önümde durdu.

"Uzatma Valeria!"

Kaşlarımı kaldırdım ve şaşkınca güldüm.

"Tam bir aptalsın! Bir de ağabeyine aptal dersin!"

"Kes sesini!" Dedi dişlerini sıkarak.

"Ne o? Gerçekleri duymak canını mı yakıyor?" Kafamı yana eğdiğimde izlenme hissi hala devam ediyordu.
"Söylesene Regulus," yüzüne baktığımda o da bana bakıyordu.
"Eğer Sirius seni yanına alsaydı ve şuan onunla beraber olsaydın yine de işareti almaya bu kadar hevesli olur muydun?"

"Kapat şu konuyu artık!" Sinirle bana bağırdığında gülümsedim.

"Bunu yapma Regulus, henüz değil."